'Kürt müziği Öcalan paradigmasıyla direniyor'
Kürt müziğinin önemli seslerinden Hozan Cömert, popüler kültürün Kürt müziğine olan etkisini değerlendirdi. Kürt kültürüne ve özellikle de Kürt müziğine aşık olduğunu ifade eden Hozan Cömert, yüzyıllardır edebiyat ve müzik alanında oluşturulan ürünlerle Kürt kültürünün bir derya haline geldiğini söyledi. Edebiyatın ve müziğin özünde her zaman ezilen halkın sesi olduğunun altını çizen Cömert, Mevlana’yı, Ehmedê Xanî’yi, Pir Sultan Abdal’ı örnek göstererek edebiyatın ve müziğin karakterinde, iktidara muhalifliğinin olduğunu söyledi. Cömert, “Ehmedê Xanî, İran ve Osmanlı’nın Kürdistan’ı ikiye böldükleri dönemde yazdıkları ve düşünceleriyle hep muhalif oldu. Düşüncesi ile kültürün misyonunu yerine getirdi” diye belirtti.
“Sanatçı toplumların ronakı, yani aydınlığıdır” diyen Cömert, sanatçıların ürettikleri ile topluma her zaman öncü olduklarını, yollarına ışık tuttuklarını, sanatçının her zaman kendi zamanlarının toplumlarının öncüsü olduğunu söyledi. Cömert, son yüzyılda hayatımıza giren popüler kültür sebebiyle, kültürün meta haline geldiğini ve bu nedenle müziğin mazlumun sesi olmaktan uzaklaştığını, sanatçının öncü misyonunu kaybettiğini, müziğin ve edebiyatın doğasının bozulduğunu dile getirdi.
‘Popülerizme yenik düştü’
Cömert, dünyada sanatın, kapitalist sistem ve ulus devletin inşasıyla bir meta haline geldiğini, ancak toplumun ruhu olan kültürü korumak için demokratik modernite savunucularının amansız bir mücadele içinde olduğunu söyledi. Kürt kültürü ve müziğinin uzun yıllardır özünü korumak için mücadele ettiğini belirten Cömert, son zamanlarda Kürt müziğinin popüler kültüre yenik düştüğü, siteminde bulundu.
‘Müzik, Öcalan’ın paradigmasıyla direniyor’
Kürt müziği ve edebiyatının zengin bir geçmişi olduğunu hatırlatan Cömert, halkların Sümer rahip devletlerinden günümüze kadar her zaman soykırım kıskacında olduğuna dikkat çekerken, soykırımın en çok kültürel boyutta yaşandığını söyledi. Kürt müziğinin kültürel soykırıma karşı, Kürt Özgürlük Hareketi ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın paradigması ile direndiğine vurgu yapan Cömert, “Kürtler, müzik ve edebiyat açısından bir deryaya sahiplerdir. Yüzbinlerce hikayeleri vardır. Ve bu hikayelerin hepsi yaşam ve doğa ile iç içedir. Yüzyıllardır, tüm kültürel soykırım politikalarına rağmen kendini korumayı başarmıştır” şeklinde konuştu.
Değerleri bilmek gerek
Asimilasyon ile Kürt müziğinin nefessiz bırakıldığını söyleyen Cömert, Kürt müziğini korumak için ''Kürt dilinin iyi kullanılmasını ve geçmişin değerleri olan Ehmedê Xanî’nin, Baba Tahirê Uryan’ın, Delila’nın ve daha birçok değerin bilinmesi, tanınması gerekiyor” dedi. Cömert, Kürt müziğinin özünü koruması halinde, Kürt müziğinin Ortadoğu’da model haline geleceğini de sözlerine ekledi.
SELMAN ÇİÇEK/DİHA/WAN
