Ahmet Türk Silivri’ye kaçırıldı


Dört gün boyunca gözaltında tutulan Türk, önceki gün çıkarıldığı Mardin 2. Sulh Hakimliği tarafından ‘örgüt üyesi’ suçlamasıyla tutuklandı. Uçakla İstanbul’a kaçırılan Türk, Silivri Cezaevi’ne konuldu. Rehin alınan Türk’ün avukatlarından Hüseyin Cangir, kararın siyasi olduğunun altını çizdi. Müvekkilleri Ahmet Türk’ün gözaltında ifade vermediğini hatırlatan Av. Cangir, gözaltı sürecinin uzatılmasının hiçbir hukuki gerekçesi olmadığını, tamamen cezalandırma ve işkence yaşatmaya yönelik olduğunu kaydetti.
‘Çocuklar bavulumu hazırlasın’
Av. Cangir, savcılık ifadesi sırasında uyduruk gerekçelerle tutuklama kararı çıkarılacağının anlayan Türk’ün kendilerine “Çocuklar bavulumu hazırlasın, renkli gömleklerim olsun, beyaz gömlek koymasınlar, artık sonuç bellidir” dediğini aktardı.
Neyle suçlandı?
Türk’e yöneltilen suçlamaların “tek kelimeyle absürt” olduğunun olduğunun altını çizen Av. Cangir, şunları aktardı: “Ahmet Bey’e, işçi maaşlarından yapılan kesintiler soruldu. Öyle bir şey yok. Belediye araçlarının bombalı eylemlerde kullanıldığı soruldu. Bu da doğru değil.”
Bagok Dağı’na 2013 yılında yapılan mezarlığın da suçlamalar arasında gösterildiğini ifade eden Av. Cangir, “Ahmet Bey, bu mezarlık yapılırken Mardin’de henüz Büyükşehir Belediyesi olmadığını hatırlattı” dedi.
Av. Cangir, son suçlamanın ise Mardin ve ilçelerinde Büyükşehir Belediyesi’nin desteği ile açılan ve Kürtçe de eğitim veren çocuk kreşi olduğunu söyledi. Müvekkili Türk’ün bunun suç olmadığını ifade ettiğini aktardı.
Av. Cangir, “Bu suçlamalara karşı herhangi bir hukuki savunma yapmak da imkansız, çünkü ortada mantıklı, hukuki bir iddia, belge yada bilgi yok. Tamamen saçma ve uyduruk gerekçeler ile tutuklama yapıldı. Tutuklama tamamen siyasi bir karardır” dedi.
‘Ölüme davetiye çıkarıyor’
Av. Cangir, Türk’ün tutuklanması dışında ceza yasasında alternatifler bulunduğunu, adli kontrol şartı, yurtdışı yasağı verilebileceğini ancak mahkemenin rehin alma yoluna gittiğine işaret etti. Müvekkillerinin Silivri Cezaevi’ne sürgün edilmesinin de iktidar ve yargının ne kadar pervasızlaştığının kanıtı olduğunu dile getiren Av. Hüseyin Cangir, “Cezaevine atmak ve sürgün etmek, bizce ölümüne davetiye çıkartmaktır. Ahmet Bey’in sağlığı ile ilgili ciddi kaygılarımız var” diye konuştu.
Halkının gönlünü kazandı
75 yaşında rehin alınan Mardin Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Ahmet Türk’ün eşi Mülkiye Türk, eşinin yıllarca barış, demokrasi ve halkın geleceği için mücadele ettiğini hatırlattı.
Türk, “Milletine, halkına hizmet vermek için bunca yıl çalışan bir insanın cezaevine konulması önce hukuka sonra mantığa aykırıdır” diye konuştu. “Ahmet Bey Mardin halkının yalnızca oylarını değil, gönlünü de kazanmış bir insandır” diyen Türk, kararın sadece kendilerini değil binlerce insanı üzdüğünü söyledi. 75 yaşında olan eşinin sağlık durumunun kötü olduğunu ve bu konudaki kaygılarını dile getiren Türk, “Ahmet Bey hasta ve yaşlı bir insandır. Sağlık durumu cezaevi koşullarını kaldıramaz” diye belirtti.
Eşinin 12 Eylül 1980 Darbesi’nde Diyarbakır Cezaevi’nde yoğun işkencelerden geçirildiğini hatırlatan Türk, şöyle konuştu: “Diyarbakır’da çektirdikleri işkenceyi hâlâ unutmadık. Görüşmeye gittiğimizde gözümüzün önünde onlarca asker sırtına basıyordu. Ama hiçbir zaman demokrasiden, eşitlikten, barıştan ödün vermedi. Zulme, zalimliğe hiçbir zaman boyun eğmedi.”
Barış dört duvar arasında kilitli
Verilen karardan dönülmesi çağrısında bulunan Türk, “Devlet bu zulmünü durdursun. Vurmakla, kırmakla, tutuklamakla kimse bir yere varamaz. Sirke küpüne zarardır. Devletin bu kadar zulme baskıya başvurması, Türkiye’yi kaosa götürür. Barışı dört duvar arasına alıp kilitlediler” şeklinde tepki gösterdi.
SEDAT SUR / ANF / MARDİN
