Barış umuduna sabotaj

• Türk ordusu, önceki gece Kobanê'nin Berxbotan ile Qumç köyleri arasında yaşayan bir aileyi hedef alarak, yeni bir katliama imza attı. Saldırıda anne ve baba ile 7 çocuklarını katletti. Aileden sadece bir genç ile bir çocuk yaralı kurtulabildi. 
• Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), katliamı duyurarak, bu iğrenç suçu şiddetle kınadığını belirtti. SOHR, "Türk hükümetini Suriyeli sivilleri öldürmeyi derhal durdurmaya ve askeri operasyonları askıya almaya çağırıyoruz" diye seslendi.
• Uluslararası hukuku ihlal ederek çocukların, kadınların ve masum ailelerin hedef alınmasını, insanlık dışı zihniyetin göstergesi olarak gören DEM Parti, "Barış umutlarını hedef almaya yönelik kasıtlı bir eylemdir, sabotaj çabasıdır" dedi.

Türk ordusunun Kobanê'nin güneyindeki Berxbotan ile Qumç köylerini hedef alan SİHA saldırısında, aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 9 aile üyesi katledildi; genç bir kadın ve bir kız çocuğu yaralı kurtuldu. QSD katliamı duyururken Türk ordusunun acizliğine işaret etti. Fırat Kantonu'nda eylem ve etkinlikler, katliamdan dolayı iptal edildi. SOHR, katliamı kınadı. DEM Parti, zamanlamasına ve amacına dikkat çekti. 

QSD Medya Merkezi tarafından yapılan yazılı açıklamada, işgalci Türk devleti ve çetelerinin savaş alanlarında sonuç alamaması üzerine sivillere saldırdığını ve katliam gerçekleştirdiğini belirtti. Açıklamaya göre; bu çerçevede işgalci Türk devleti, Pazar gecesi Kobanê’nin güneyindeki Qumç ve Berxbotan köyleri arasıdaki bölgeye hava saldırısı düzenledi; bir aileye yönelik büyük bir katliam gerçekleştirdi. Saldırıda 7’si çocuk biri kadın 9 sivil şehit oldu, ikisi de yaralandı. 

Bir aile yok edildi

ANHA ve North Press'e göre; saldırı, yerel saatle 00.40’ta yapıldı. Aslen Kirk köyünden olan aile, Qumç ve Berxbotan arasındaki bir çiftlikte kalıyordu, çünkü baba bu çiftliğin bekçisiydi. Baba Osman Berkel Ebdo (42) ve eşi Xezal Osman Ebdo'nun (39) yanı sıra çocukları Axîn (15), Dîjlê (14), Dilovan (13), Yasir (6), Ezîz Fawaz (2), Saliha (4) ve Avesta (8 aylık) katledildi. 18 yaşındaki Ronîda ile 9 yaşındaki Narîn de ağır yaralandı. Ağır yaralı Ronîda, Kobanê'deki hastanenin yoğun bakım ünitesinde tedavi görüyor.

Sessizliğe son verin

Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi de katliamla ilgili yazılı bir açıklama yaptı. İşgalci Türk devletinin Kuzey ve Doğu Suriye halkına karşı savaş suçu ve insanlık dışı uygulamaları ile düşmanca politikalarına devam ettiği belirtilen açıklamada, bu saldırılarla tüm uluslararası antlaşmaların ihlal edildiği vurgulandı. “Berxbotan katliamı, savaş makinesi Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye karşı yaptığı ilk katliam değil” denilen açıklamada, saldırıların uluslararası toplumun ve ilgili örgütlerin gözleri önünde gerçekleştiğine dikkat çekilerek, “Saldırılara karşı sessizlik, Türk devletinin daha fazla savaş suçu işlemesine destek sunuyor” ifadelerine yer verildi. 

Uluslararası toplum, ilgili kurum ve kuruluşlar ile Uluslararası Koalisyon’a saldırı ve katliamlara karşı tutum gösterme çağrısı yapılan açıklamada, “Sessizliğe son verin” denildi. Türk devletinin katliam ve savaş suçlarına karşı uluslararası soruşturma başlatılması çağrısı yapılarak, ortaya çıkacak sonuçların da dosya şeklinde Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne sunulması talep edildi.

Açıklamanın sonunda, hiçbir saldırının demokratik, özgür, ademi merkeziyetçi bir Suriye’nin inşasının önünde engel olmayacağına vurgu yapıldı.

Yüreğimizi yaktılar

ANHA’ya konuşan akrabalarından Cihan Mistefa, “Katledilenler sivildi. Çocuklar, anne babaları ile katledildi. Soykırımcı Türk devleti yine vahşice bir katliam gerçekleştirdi. Aile geçimini sağlamak amacıyla orada çalışıyordu. Türk devletine, artık bu vahşi katliamlarına yeter diyoruz. Bir de bu haliyle Türk devleti barıştan bahsediyor. Nerede barış?” diye sordu. Edlê Hecî de şunları belirtti: “Ramazan ayında yüreğimizi yaktılar. Türk devleti sivil halka karşı vahşi bir katliam yaptı. Sivillerden ne istiyor? Nerede insan hakları kurumları? Gözünüzün önünde yaşanan katliamları göremiyor musunuz? Niye bu vahşetlere sessiz kalıyorlar?  Türk devleti kesinlikle bu katliamların hesabını vermelidir.”

DAİŞ de saldırmıştı

Kobanê'nin 27 kilometre güneybatısındaki köyde yaşayan 120 aile tarım ve hayvancılıkla geçimini sağlıyor. Köy, 2014’te DAİŞ’in bölgedeki hareketliliğiyle birlikte saldırıların hedefi olan yerlerin başında geldi. DAİŞ, 2014’te Irak’ın Musul kentini işgal etmiş, 15 Eylül 2014’te Türkiye'nin teşviki ve desteğiyle Kobanê bölgesine saldırıya geçmişti. DAİŞ, Berxbotan köyü de dahil kente bağlı 350 köyü işgal etmiş, Kobanê kent merkezine yönelmişti. YPG ve YPJ savaşçılarının DAİŞ’e karşı verdiği direnişle kent merkezi 26 Ocak 2015’te DAİŞ’ten temizlendi. Bu zafer, özellikle Kobanê kent merkezinin ardından köylerinin de kurtarılmasıyla DAİŞ ve destekçileri için sonun başlangıcı oldu.

Kobanê kentiyle köylerini DAİŞ’ten kurtaran YPG ve YPJ savaşçıları, Minbic’de DAİŞ'e yönelik operasyonlarını sürdürdü. Bu arada DAİŞ, yenilgiyi hazmetmeyerek 25 Haziran 2015'te bir kez daha en vahşi yöntemlerle Kobanê merkezine saldırdı. DAİŞ ilk önce Berxbotan köyünü hedef aldı ve köyde 23 kişiyi katletti. Ayrıca Kobanê’nin Zerik ve Girê Sêvê köylerinde de katliam gerçekleşti. Kobanê İç Güvenlik Güçleri’nin kıyafetleri ile şehir merkezine girerek saldırı gerçekleştiren DAİŞ'liler, saldırılarda toplam 272 kişiyi katletti, yüzlerce kişi de yaralandı. YPG ve YPJ güçlerinin müdahalesiyle kente saldıran DAİŞ'liler temizlendi. 10 yıl sonra bu kez Türkiye, Berxbotan köyüne saldırarak yeni bir katliama imza attı. 

Etkinlikler iptal edildi

Fırat Kantonu Eylem ve Etkinlikler Komitesi, Berxbotan köyündeki katliam nedeniyel Newroz kutlamaları ve Efrîn işgalinin yıl dönümüne ilişkin yapılacak eylemleri iptal etti. Fırat Kantonu Özerk Yönetimi'nin Kobanê'deki binası önünde açıklama yapan Fırat Kantonu Yürütme Meclisi Eşbaşkan Yardımcısı Mizgîn Xelîl, Türk devletinin, Newroz Bayramı’nın arifesinde katliam gerçekleştirdiğini hatırlatarak, katliam nedeniyle 2025 Newroz planının durdurduklarını beyan etti. Mizgîn Xelîl, "Kanton genelinde yalnızca iki yerde kutlamalar yapılacaktır. Newroz programımız, 'Önder Apo’nun Fiziki Özgürlüğü Demokratik Suriye’nin Teminatıdır' sloganıyla 19 Mart’ta Eyn Îsa, 21 Mart’ta Kobanê’deki Miştenûr Tepesi’nde düzenlenen kutlamalarla yerine getirilecektir” dedi. 

SOHR: Durdurun

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) Türk ordusunun katliamını teyit ederek, bu iğrenç suçu şiddetle kınadığını bildirdi. Türk hükümetini Suriyeli sivilleri öldürmeyi derhal durdurmaya, Kuzey ve Doğu Suriye'deki askeri saldırılarını askıya almaya çağıran SOHR'un verilerine göre; 12 Aralık 2024'ten beri aralarında 8 kadın ve 9 çocuğun da bulunduğu 65 sivil katledildi. Demokratik Özerk Yönetim'e göre ise katledilenlerin sayısı 80'ni buldu, 300'e yakın kişi de yaralandı.  

İnsanlık dışı zihniyet

DEM Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) da yazılı açıklamasında, bu katliamın, insanlık vicdanını derinden yaralayan bir savaş suçu olduğunun altını çizdi. Bölgedeki sivillerin yaşam hakkını hiçe sayan ve uluslararası hukuku açıkça ihlal eden saldırıda, çocukların, kadınların ve masum ailelerin hedef alınmasının, insanlık dışı bir zihniyetin göstergesi olduğu vurgulanan açıklamada, faillerinin mutlaka hesap vermesi gerektiği belirtildi. 

Tesadüf değil, kasıtlı

QSD'nin Şam'daki geçici yönetim ile Mutubakat Zaptı imzaladığı ve her türlü saldırıya karşı resmi karar aldığı bir süreçte gerçekleşen bu katliamın tesadüf olmadığına işaret edilen açıklamada, şunlar ifade edildi: "Bölgede gerilimi tırmandırmaya ve barış umutlarını hedef almaya yönelik kasıtlı bir eylemdir. Sayın Öcalan’ın da daha önce işaret ettiği üzere, bir sabotaj çabasıdır.

Çocuklar tehdit miydi?

Devamlı olarak sınır ötesinden saldırı ve tehdit algısı varmış gibi yapanlara soruyoruz: Katledilen çocuklar sizin için güvenlik tehdidi midir? Güvenlik bahanesiyle çocukların ve sivillerin katledilmesini asla kabul etmiyoruz!

Bilinçli bir mesajdır

Barış ihtimalinin konuşulduğu bir süreçte, 7’si çocuk 9 kişilik bir aile hunharca katledildi. Bu, sıradan bir saldırı değildir; aynı zamanda barış umutlarını yok etmeye dönük bilinçli bir mesajdır. AKP iktidarını, çocukların da içerisinde olduğu sivillerin katledilmesiyle ilgili derhal bir açıklama yapmaya ve bu alçakça suçu işleyenleri açığa çıkarmaya çağırıyoruz.

Hesap vermeleri için

DEM Parti olarak bu aleni vahşeti ulusal ve uluslararası tüm platformlarda gündeme taşıyacağız. Sorumluların tespit edilmesi ve adalet önünde hesap vermesi için mücadelemizi bütün gücümüzle sürdüreceğiz. Bağımsız uluslararası kurumların derhal soruşturma başlatmasını, saldırının arka planını aydınlatmasını ve sorumluları ortaya çıkarmasını talep ediyoruz." HABER MERKEZİ