Behçet Cantürk

Haberleri —

Kürt işadamı, Ülkem Press şirketinin çıkardığı “Özgür Gündem” gazetesinin ortağı, Kürt yurtseveri Behçet Cantürk’ün Kadıköy Bağdat caddesindeki işyerinden çıkıp evine giderken arama yapan polis yelekli kontra elemanları tarafından kaçırılarak, 14 Ocak 1994 tarihinde Sakarya’nın Sapanca İlçesi Kırkpınar kasabası yakınındakı inşaat halindeki dinlenme tesislerinin yanında şakağına bir kurşun sıkılarak şehit edildi. Patron’unun öldürüldüğünü gören özel şöförü Recep Kuzucu polislerin ellerinden kurtulup kaçmaya başlayınca arkasından ateş edilerek oda vuruldu. Zaten polislerin ellerinden can havliyle kurtulup kaçmasa idi yine geride delil bırakmamak için onu öldüreceklerdi.
Aradan onyedi yıl geçmiş. Sürgünlüğüm ondokuzuncu yılına girdi.
Mekkareci (yük taşıyıcısı) Reşit Cantürk’ün Ermeni kökenli ikinci hanımı Hatun’dan olma Behçet Cantürk, 1950 yılında Lice’de dünya’ya gözlerini açtı. Annesi’nin etnik kökeni daha ilkokul sıralarından başlayarak yaşamı boyunca başının tatlı belası oldu. Daha iki yaşında iken merdivenlerden düşerek ölen annesini kaybetti. İlkokula kardeşlerinin de okuduğu Gazi İlkokulu’nda 1959 yılında başladı. Türkçe’yi ilkokulda öğrendi. Babası Behçet’in okumasını istiyordu. Ortaokula 1965 yılında başladı. Kendisine annesinden dolayı “dönme” denmesine hep içerlemişti. Ortaokul birinci sınıfta iken kendisinden beş sınıf yukarıdaki Nevzat Yorgancıoğlu’nu öldürüyor. Bir yıl hapiste yattıktan sonra 1966 af’ından istifade ederek tahliye oluyor.
Lise’ye güvenlik açısından Bingöl lisesinde başlar. 1969 yılında Behçet akrabaları ile birlikte dağlarda firar gezmektedir. Yıllarca sürecek olan kan davasının nedeni 1969 genel seçimleri idi. Halit Mısırlıoğlu kontenjandan CHP Diyarbekir adayı olmuştu. Liste belirlemesine kızanlar arasında Cantürk’ler de vardı. Mısırlıoğlu’nu destekleyen Körtükler dönemin Enerji bakanı aslen Kürt kökenli olan Refet Sezgin’in Lice’yi ziyaret  etmelerin içerlemişlerdi. Silahlar konuştu, Körtükler’den Halim Aydın yaşamını kaybetmiş, iki kişide yaralanmıştı. Mahkeme kırk yedi kişi hakkında tutuklama kararı çıkartmış, Behçet dahil dokuz kişi teslim olmayıp, dağa çıkmışlardı. 1971 yılına kadar dağda gezdi. İşleri yoluna koymuştu. İyi para kazanıyordu. 1971 yılında teslim oldu. Yargılandığı davalardan birisinden delil yetersizliğinden dolayı beraat etmişti. 1973 yılında Diyarbekir Cezaevinden kefaletle tahliye olurken Akan otobüs işletmesinin işlerini yüklenerek firmanın üçüncü ortağı olur. Otobüs işletmeciliği Lice’de makkereciliğin yerini alır.
1975 yılının 6 Eylül’ünde Lice’de meydan gelen deprem nedeni ile eşini, oğlunu ve onbeş akrabasını kaybeder. Depremin ilk günlerinde gelen yardım kesilmeye başlamıştı. Aynen bugün Wan’da olduğu gibi o zamanda iktidarda bulunan 1.MC hükümeti Lice solcudur diye gelen dış yardımları kısıtlıyordu. Sömürgeci sistem değişmiyor. 1975 Lice’de solcu, Kürt’tür, diye yardımları kesen kafa ile 2011’de Wan’lılar BDP’yi desteklediler, teröristirler diyen kafa aynı kafadır.
Deprem yardımlarının kısıntıya uğraması nedeni ile Lice’den, Diyarbekir’e bir miting düzenlenmişti. İGD, DDKD, PSK, Rizgari, Kawa, KUK, UKO (Apo’cular) yürüyüşe katılım sağladılar.
Behçet Cantürk, İGD’yi temsilen yürüyüş tertip komitesindedir. Ben yürüyüşe Silvan yolunda katılmıştım. Temel sloganlarımız “Kahrolsun Sömürgecilik”, “Kurdara Azadi” idi. Ordu evinin önüne geldiğimizde askerler yoğun tedbir almışlardı. 1971 muhtırasından sonra Kürdistanlılar sömürgeciliğe karşı ilk defa yürüyorlar, “Kurdara Azadi” diye haykırıyorlardı. Dağkapı meydanında M. Kemal’in put’unun olduğu meydanda miting yaptık. Gorbêhişt Edip Karahan yaptığı konuşma ile kitleyi daha bir coşturmuştu. Behçet’in DDKD ile ilişkisi 1978 yılında olmuştu. İGD temsilcisi olarak tertip komitesinde bulunması şaşırtıcıydı. Gerçi İGD ile DDKD kan kardeşi idiler! Her neyse. Lice yürüyüşünü tertip edenler hakkında Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesinde “hükümetin manevi şahsiyetini alenen tahkir” etmekten “dava açıldı. Galiba yürüyüşün önünde taşınan “Deprem’de ölenlerin katili hükümettir” pankartı bugün olduğu gibi o dönemdede MC savcılarının hoşuna gitmemişti. Mahkeme on yıl sonra 17 Ocak 1985’te kararını vemişti: Beraat.
Tıpkı bugünkü gibi mahkemeler kararlarını gecikmeli olarak veriyorlardı. (Yerim kalmadı haftaya devam edelim.)
***
KÜRDİSTAN TARİHİNDE BU HAFTA:
* 16 Ocak 1996 tarihinde Şırnax’a bağlı Basa’ta (Güçlükonak) minibüs askerler tarafından taranıp sonrada içindekilerle birlikte yakıldı.
* 17 Ocak 1922 tarihinde Koçgiri’de Sakallı Nurettin Paşa komutasındaki askerler ve Topal Osman denetimindeki paramiliter güçlerce katliam başlatıldı.
* 17 Ocak 1947 yılında Malta paylaşımı gereğince Sovyet ordularının İran’dan çekilmesi üzerine İngiltere desteğindeki İran ordusu tarafından Mahabbat Kürt Cumhuriyeti yıkıldı.
* 21 Ocak 1996 tarihinde Azadiya Welat gazetesi İstanbul’da yayınlanmaya başlandı.
*  22 Ocak 1946 tarihinde Kürdistan’ın doğusunda Mahabbat Kürt Cumhuriyeti kuruldu. İlk Cumhurbaşkanı Qazi Mıhammed, G. Kurmay Başkanı ise Mela Mıstefa Barzani idi.

paylaş

Haberler


   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.