Besê Hozat'tan Türkiye'ye: Kürtler ile oturup anlaş!

• Türkiye'nin NATO üyesi olduğunu ve İsrail'in Türkiye'ye saldırısının söz konusu olmayacağını belirten KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Besê Hozat, şunları söyledi:
• "Türkiye'nin bütün korkusu Kürtlerdir. Kürtlerin Ortadoğu'da derinleşen bu kriz, kaos ve savaş ortamından yararlanmasını istemiyor. Bunun için de panik atak bir biçimde arayıştadır.
• Kürt düşmanlığı, soykırım politikaları, Türkiye'yi bitirecek. Türkiye'ye diyoruz ki; bundan vazgeç. Bu seni bitirecek. Kürtler ile müzakereye otur, uzlaş ve anlaş. 
• Kürtlerin haklarını, hukuklarını, özgürlüklerini, dillerini, kültürlerini, siyasi haklarını tanı. Türkiye'yi kurtaracak tek şey; Kürdistan'da demokratik çözümdür."

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Besê Hozat, Türk devletine Kürt düşmanlığından ve soykırım politikalarından vazgeçmesini ve artık Türkiye'yi kurtaracak tek şeyin Kürtler ile müzakereye oturup uzlaşması ve anlaşması olduğunu söyledi. 

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Besê Hozat, Medya Haber TV'nin sorularını yanıtladı. Eşbaşkan Besê Hozat, şu anda 3. Dünya Savaşı'nın tüm yoğunluğuyla Ortadoğu'da yaşandığını; giderek derinleşip yayıldığını belirterek, "İsrail'in arkasında Amerika, İngiltere ve Avrupa var. Bir strateji uygulanıyor, İsrail bunun vurucu gücüdür mevcut durumda. Hedefinde İran var. Bölge, yeniden bir dizayna tabi tutulmaya çalışılıyor" dedi. 

Türk hükümeti paniktedir

Mevcut durumda İran'ın hedef olduğunu fakat aynı zamanda Türkiye'nin de çok büyük bir darbe yediğini kaydeden Hozat,  "Türkiye, giderek kan kaybediyor. İran ciddi zayıflıyor. Zaten Suriye'nin, Irak'ın durumu ortadadır. Amerika'nın, İngiltere'nin, Batı'nın desteğiyle de İsrail giderek etkisini, gücünü artırıyor. İsrail ekseninde giderek bölgeyi dizayn durumu ortaya çıkıyor. Bütün bunlar, AKP-MHP faşizmini çok ciddi anlamda büyük bir paniğe koymuş durumdadır" diye konuştu. 

Kürtler yararlanmasın diye

Türkiye'nin NATO üyesi olduğunu ve elbette İsrail'in Türkiye'ye saldırısının söz konusu olmayacağını söyleyen Hozat, özetle şöyle devam etti: "Türkiye'nin bütün korkusu Kürtlerdir. Kürtlere karşı soykırım politikasının zayıflamasını istemiyor. Engelsiz bir biçimde, sorunsuz bir biçimde bu soykırım savaşını sonuca götürmek istiyor. Kürtlerin Ortadoğu'da derinleşen bu kriz, kaos ve savaş ortamından yararlanmasını istemiyor. Böyle bir durumun olmaması için de içeride, dışarıda panik atak bir biçimde arayış içerisine girmiş. 

Kürtler ile müzakereye otur

Kürt düşmanlığı, soykırım politikaları, Türkiye'yi bitirecek. Türkiye'ye diyoruz ki; bundan vazgeç. Bu sana bir şey kazandırmayacak. Bu seni bitirecek. Kürtler ile müzakereye otur, uzlaş ve anlaş. Kürtlerin haklarını, hukuklarını, özgürlüklerini, dillerini, kültürlerini, siyasi haklarını tanı. Türkiye'yi kurtaracak tek şey; Kürdistan'da demokratik çözüm, Türkiye'nin demokratikleşmesi. Bu, Türkiye'yi kurtarır.

Kürtlere karşı Kudüs İttifakı

Kürtler bu gelişmelerden yararlanmasın diye 'Kudüs İttifakı' öneriyorlar. Suriye, Irak ve İran'ı da yanlarına alıp Kürt karşıtı ittifakı kurarak her yerde Kürtlerin üzerine gidip soykırımı tamamlamak istiyorlar. Kuzey ve Doğu Suriye'ye, Rojava'ya saldırıda Suriye rejiminin, İran'ın, Irak'ın desteğini almak için bu politikayı yürütüyor. Başûr’da yürüttüğü ilhak-işgal politikalarında destek almak için daha fazla böyle bir söylem geliştiriyor. 

İmralı'ya gidip görüşsünler

AKP-MHP rejimi, iç cepheyi güçlendirme adı altında 'İsrail Türkiye'ye saldıracak lafı çerçevesinde' muhalefeti de dizayn etmeye çalışıyor. Yeni bir oyun kuruyorlar. Devlet Bahçeli, DEM Parti ile selamlaştıktan sonra 'Dışarıda biz barış isterken elbette içeride barış gerekiyor. İçeride de barış isteyeceğiz. MHP bir Türkiye partisidir. MHP böyle bir adım atmadan diğer partiler böyle bir adım atamaz' diyor. Devlet Bahçeli'ye çağrı yapıyorum. Devlet Bahçeli çözüm istesin, kimse bir şey diyemez. Alsın Erdoğan'ı da Özgür Özel'i de, İmralı'ya gitsin. Devlet Bahçeli'nin, AKP'nin, Erdoğan'ın böyle bir niyeti, yaklaşımı varsa buyursun İmralı oradadır. Sizin denetiminizdedir, işkence, tecrit sistemini kendiniz kurmuşsunuz, mutlak bir tecrit uyguluyorsunuz. Yıllardır Önderlik'ten haber alınamıyor. Şimdi Devlet Bahçeli de istese oradaki tecridi bir saat içerisinde bitirebilir. Eğer bir normalleşme olacaksa her şeyden önce İmralı'daki işkence-tecrit sisteminin ortadan kaldırılması lazım. Devlet Bahçeli'nin, Erdoğan'ın, Özgür Özel'in İmralı'ya gidip Önder Apo'yla oturması lazım, görüşmesi lazım. Normalleşme İmralı'dan başlar." BEHDÎNAN