Bilûra Nişo’nun hikayesi
Kültür/Sanat Haberleri —
- Ermeni Soykırımı'ndan kurtulan Nişyan ailesinin hikayesine odaklanan "Bilûra Nişo" belgeseli, Los Angeles Film Festivalinde gösterilecek.
Ermeni Soykırımı sırasında kurtulan Nişyan ailesinden kaval ustası Digran Nişyan’ın (Nîşo) hikayesinden yola çıkılarak çekilen Bilûra Nîşo (Nişo’nun Kavalı) belgeseli, Los Angeles Film Festivali'nde gösterime girecek. Yapımcılığını ve yönetmenliğini Sedat Kıran’ın yaptığı belgeselin çekimleri Amed, İzmir, Bursa ve İstanbul’da yapıldı. Belgesele konu olan Nişyan ailesi, Amedîn Gêl (Eğil) ilçesinde yaşayan bir Ermeni aile ve 1915 yılında başlayan soykırımdan kurtulmayı başarır.
Ailenin marangozu ve aynı zamanda kaval ustası Digran Nişyan (Nişo), Amed ve çevresinde nam salmış bir kaval çalgıcısıdır. Hikaye, Kıran’ın Qerejdax çevresinde sıkça methini duyduğu Nişo’nun ve onun hikayesinin peşine düşmesiyle başlar. Kıran arayış sürecinde "Bilûrvan", "Bozkırda bir Vivaldi" gibi lakaplarla anılan Hafız Zülfü Yokuş’un ismi ile tanışır. Nişyan’ın hikayesine benzerlikleriyle dikkat çeken Zülfü Yokuş’un hikayesi de 1915’te başlar. Nişyan’ın ailesinden farklı olarak Kürt bir ailenin çocuğu olan Yokuş’un babası, 1915 yılında Kurtuluş Savaşına katılır, ancak bir daha geri dönemez. Yokuş, bu süreçte üzüntüden çocukluk döneminde gözlerini kaybeder. İlerleyen yaşında Yokuş, onu Kurdistan’ın pek çok ilinde üne kavuşturacak billur (kaval) serüvenine, bir tüfeğin borusunu kaval yapıp çalmasıyla başlar.
İyi bir kaval ustası olmaya söz vermiş Yokuş, nitekim bu idealini yerine getirir ve özellikle Amed ve çevresinde nam yapar. Ancak son yıllarında yaşlılığı nedeniyle kavalı çalamamaya başlayan Yokuş, çaresizlikten dolayı kavalını bir eskiciye satar. Yokuş’un sattığı ve bugün Amed Kent Müzesi’nde sergilenen kaval, yakın dostu Nişyan’ın elleriyle yaptığı kavalıdır.
Riha’nın Sêwereg ilçesi Qerejdax eteklerine kurulu Otîlî (Otlu) Mahallesi’nde doğup büyüyen Sedat Kıran çekimlerine 4 yıl önce başladığı Bilûra Nişo’yu geçtiğimiz yıl Eylül ayında tamamladı. Belgesel, Duhok film festivalinde en iyi 5 yapım arasına girdi.
Çekimler 4 yıl sürdü
Sedat Kıran, “Bîlura Nişo” belgeselinin öyküsünü şöyle anlattı: “Nişyan ailesi marangozlukla yaşamlarını sürdüren bir aile. Amed’in Eğil ilçesinde yaşayan 3 çocuk ve anne, 1915’te katliam sürecinde Suriye’ye göçmek zorunda kalıyor. Suriye'ye giden kafilelerle Amed’den Riha’ya gelirler. Burada yolda ölen 2 çocuğundan birini Fırat'a, diğerini toprağa veren anne, kalan çocuğunu yanına alarak Amed’e geri döner. Anne çocuğunu marangozun yanına çırak olarak verir. O da zanaat öğrenerek bilûr/kaval, düdük, ney, mey yapmaya başlar. Ünü Ermenistan’a kadar ulaşır. Qerejdax’da koyun sürülerini güden çobanlar, gidip ondan kaval almaya başlar. Onun bilûrunun sesi çok konuşulurdu. Ben de bunun peşine düşerek onun ailesi ve bu zanaati üzerine bir belgesel yaptım. Ben de o bilûrun peşine düşerek başladım belgesele. 4 yıl sürdü. Önce aileyi buldum. Aile İstanbul’daydı. Orada çekimleri yaptım. Oradan İzmir ve Bursa’da çekimleri gerçekleştirdik. Şimdi yaptığım belgesel film festivallerinde gösterime veriliyor. 6 ay önce gösterime girdi. 25-28 Nisan arasında Almanya Düsseldorf Kürt Film Festivalinde (DKFF) gösterime girdi. 10-12 Mayıs’ta Hollanda Amsterdam Kürt Film Festivalinde gösterime girecek” diyerek billûr ustasını anlattı.
Çiftçilikten belgeselliğe
Diasporadaki Ermenilerin belgesele yoğun ilgi gösterdiğini ifade eden Kıran, Kanada’da da belgeselin gösteriminin yapılacağını söyledi. Son olarak filmin Los Angeles (LA) Film Festivalinde gösterilecek belgeseller arasında yer alacağını kaydeden Kıran, “Bu belgesel ile bu topraklar üzerinde Ermenilerin de yaşadığını, onların izlerinin, tarihlerinin bu topraklar üzerinde yer aldığını göstermeye çalıştım. Bu çalışmadan sonra dünyanın dört bir tarafından birçok Ermeni'den geri dönüş aldım. Bu benim için çok değerliydi. Çiftçilikten kazandığım parayla da belgesel çekiyorum. Yarınlara güzel bir miras bırakmaya çalışıyorum” diye konuştu.
CEYLAN ŞAHİNLİ - MA/URFA