Mücadele edersek yıkılmayacak duvar yok


Hapishanede yakalandığı kanser hastalığının tedavisi engellenerek ilerlemesi sağlanan ve ölümün eşiğindeyken serbest bırakıldıktan sonra hayatını kaybeden Güler Zere için verilen mücadele “Damında Şahan: Güler Zere” belgeseliyle beyazperdeye taşındı. Avukat Oya Aslan’ın hazırladığı “belgeselin müzikleri ise Grup Yorum’a ait. Belgesel, Zere’nin serbest bırakılması için verilen mücadelenin zorlu 121 gününü kapsıyor. Belgesel, hapishanelerin bu kanayan yarasına yeniden dikkat çekiliyor.
Mücadele mesajı
Avukat Oya Aslan, belgesel çalışmasında Güler Zere’nin serbest bırakılması için verilen mücadeleyi anlattıklarını ancak aynı zamanda hapishanelerdeki diğer hasta tutsakların durumuna da değindiklerini söyledi. İzleyiciye Güler Zere’yi daha yakından tanıma fırsatı verdiklerini belirten Aslan, şöyle devam ediyor: “Ama aynı zamanda belgesel filmimiz F tipi cezaevlerindeki tecridin insan üzerindeki etkisini, bu hapishanelerin nasıl hastalıklara neden olduğunu ve devletin hastalığın iyileşmesi önünde nasıl barikatlar ördüğünü anlatıyor. Bunun dışında Güler’in serbest bırakılması için oluşan kararlı birlikteliğe değinerek, eğer biz birlikte olabilirsek, bütün güçlerimizi birleştirebilirsek, iyi bir kampanya yürütebilirsek, önümüzde yıkılmayacak duvar yoktur, yeter ki duyarlılığı, kararlılığı olan bir mücadele sürdürelim mesajını verdik.”
Zere’nin vasiyeti
Aslan, Zere’nin zamanında tahliye edilmemesi nedeniyle yaşamını yitirdiğini belirterek, “Ağız kanseri kolay tedavi edilebilen bir kanser türü. Eğer hastane süreci o kadar zor olmasaydı ve onu birkaç ay erken alabilseydik bugün yaşıyor olacaktı. Bilerek geciktirildi” diye konuşuyor. Aslan, “hasta tutsaklara sahip çıkılması ve yaşatılmaları için mücadele edilmesi” şeklinde Zere’nin vasiyetini hatırlatarak, bu vasiyeti yerine getirme çabasında olduğunu ifade etti.
Aslan, 2000- 2010 yılı arasında hapishanelerde 2 bine yakın hasta tutsağın hayatını kaybettiğini belirterek Türkiye hapishanelerinde çoğu ağır olmak üzere hala onlarca hasta bulunduğuna dikkat çekti. Aslan, örgütlü olmadıklarından seslerini duyuramadıkları için adli tutukluların durumunun daha kötü olduğunu söyledi.
„...
Dağına şahan, damında hapis
darında deniz olduğum
canım memleket,
şahidimsin;
yek kere eğilmedi başım
bahtiyarım...“
Şair ve devrimci Ümit İlter’in bu dizeleriyle başlıyor, “Damında Şahan: Güler Zere” adlı belgesel. Oya Aslan, ilk önce arşivleme amaçlı konuyla ilgili görüntüler çeker. Ancak daha sonra belgesel yapmaya karar verirler. Aslan, bunun için elinde kamerayla gezer, duruşma aralarında çekim yapar. Belgeselde Zere için verilen mücadelenin yanısıra Zere’nin çocukluk fotoğrafları, şiirleri, ona gelen destek mektupları da yer alıyor.
ZEYNEP KURAY - ANF/İSTANBUL
