Öcalan’a küskün anne!
Kürt halkının tarihini değiştiren PKK’nin kurulduğu evin sahiplerinden olan İffet Zuğurli (65), yıllardır Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a küs. Öcalan’ın “kendisini grubun lideri ve önderi olarak tanıtmamasına” kızgınlığı olan ve “İnşallah Önder Apo bir gün özgürleşir. Özgürleşirse O’na ‘Neden bana Önder olduğunu söylemedin’ diye kızacağım” diyen Zuğurli, uğradığı onca baskıya rağmen de bu tarihi ana ev sahipliği yaptığı için gururlu olduğunu söyledi.
Dünya tarihi, her bir halkın kaderini değiştiren önemli anları içinde barındır. Tarihi soykırımlara varan katliamlarla geçen Kürt halkı için 27 Kasım 1978 tarihi suyun akşını değiştiren gün olarak tarih sayfalarına yazıldı. Amed’in Lice ilçesine bağlı Fis Köyü’nde 23 öncü kadronun katılımıyla gerçekleştirilen ve iki gün süren 1. Kongre’de Partiya Karkerên Kurdistanê’nin (PKK) kuruluşu gerçekleştirildi. Diriliş, yeniden doğuş olarak da kabul edilen bu tarih ile Kürt halkının direnişi dalga dalga büyüyerek bugün Ortadoğu’nun içinde bulunduğu karanlığa ışık tutan noktaya taşındı.
Fis Köyü’nde bulunan Zuğurli ailesine ait iki odalı evde gerçekleşen kongreden geriye çok az tanık kalırken, kongre gerçekleştirmek için gelen 23 öncü kadroyu gören ve yaşananlara tanık olan İffet Zuğurli (65), o güne dair hafızasına kazınan anları anlattı.
Gizemi çözülemeyen misafirler
Zuğurli 23 öncü kadrodan biri olan ve aynı zamanda ev sahipliğini yapan Seyfettin Zuğurli’nin annesine “Anne misafirlerim gelecek. Sen bize yemek hazırlayabilir misin” dediğini ve annesinin de “Başım gözüm üstüne” dediğini söyledi. Ardından Seyfettin Zuğurli’nin arkadaşları ile birlikte 27 Kasım günü havanın kararmaya başladığı bir saatte araçlarla birer birer geldiğini ve sırayla araçtan inerek eve girdiklerini anlatan Zuğurli, onların gelmesi ile birlikte hazırlıklara başladıklarını belirtti.
‘Önder Apo olduğunu bilmiyordum’
Kongrenin gerçekleştirileceği gece kendilerinin bir kongre olacağından haberleri olmadığını ifade eden Zuğurli, “22-23 kişi hızlıca geldi ve kimseye görünmeden eve girdiler. O gece onlara yemek hazırladık. Daha sonra yemekleri götürdük ama onların yüzlerini görmedik bile. Kongrenin yapıldığı odaya yemekleri verirken, odanın küçük bir bölmesinden verdik. Yüzleri görünmüyordu. Kimse o zaman bize bir şey söylemiyordu. Her şey büyük bir gizlilik içerisindeydi. Uzun bir süre kaldıktan sonra gecenin geç saatlerinde hızlıca araçlara binerek geri gittiler. Herkes gitti ancak Önder Apo ve Seyfettin kongreden sonra 3 gün o evde kaldılar. Kaldıkları 3 gün boyunca her sabah birlikte spor yapıyorlardı. Önder Apo uzun boylu ve eşofmanlıydı. Köy yolunda eşofmanlarıyla koşuyorlardı ve spor yapıyorlardı. Tabi o zaman spor yapanın Önder Apo olduğunu bilmiyordum” dedi.
Kürt Halk Önderi Öcalan’a küstüğünü ifade eden Zuğurli, kendisinin onu gördüğünü ancak bir lider olduğunu bilmediğini söyledi. Zuğurli, “PKK kurulduktan sonra Önder Apo olduğunu anladım. İnşallah Önder Apo bir gün özgürleşir. Eğer o özgürleşirse ben ona ‘neden bana Önder olduğunu söylemedin’ diye kızacağım” diyerek küskünlüğünü ifade etti.
Kongrenin ardından PKK’nin kurulduğunu, Kürdistan ve dünyanın dört bir yanına yayıldığını ifade eden Zuğurli, “Herşey gizliydi. Eşim Alaattin Zuğurli ve kardeşi Seyfettin Zuğurli de bize PKK’nin kuruluşu hakkında bir şey anlatmadı. Bugün Önder Apo’yu görmüş olmanın mutluluğu içerisindeyim” dedi.
‘Eşim de PKK’ye katıldı’
Kongre için gelenlerin ve eşinin sürekli nöbet tuttuğunu belirten Zuğurli, kendisinin de güvenlik için nöbet tuttuğunu söyledi. Zuğurli, “Bize burada durun ve asker gelirse haber verin dediler. Biz ne olduğunu bilmiyorduk ama nöbet tutup bir şey olunca haber veriyorduk. Daha sonra PKK kuruldu. Önder Apo’da 3’üncü günden sonra gitti. Eşim de çocukları olmasına rağmen PKK’ye katıldı. O da özgürlük mücadelesinde yerini aldı ve yıllarca dönmedi. Yıllar boyu yaşadığından bile haberimiz olmadı. Ancak bir gün haber aldık ve PKK’nin çalışmaları içinde yer aldığını öğrendik” diye konuştu.
‘Diyarbakır’da onlara ev tuttum’
Kongreden sonra Kürdistan’da PKK hareketinin giderek büyüdüğünü dile getiren Zuğurli, PKK için öncü kadroların çalışmalar yaptığını ve bu çalışmalar için Diyarbakır merkezinde eve ihtiyaçları olduğunu belirtti. Kadroların bekar olmalarından kaynaklı kendilerine ev verilmediğini söyleyen Zuğurli, “Bekar oldukları için kimse evini vermiyordu. Eşim Alaattin Zuğurli beni Diyarbakır’a ev tutmam için gönderdi. Bana sadece ‘Bir ev tut. Ev herhangi bir durumda rahat kaçılabilecek bir ev olsun’ dedi. Bende Diyarbakır’a gittim ve Şehitlik semtinde kendim için ev kiraladım ve onlar kiraladığım evde kalmaya başladı” şeklinde ifade etti.
‘Sürekli tehdit ediyorlardı’
PKK’nin kuruluşu ardından evlerine sürekli baskın düzenlendiğini de ifade eden Zuğurli, PKK’nin kuruluşunun evlerinde gerçekleşmesinden dolayı devlet tarafından sürekli tehdit edildiğini ifade etti. Defalarca evlerine baskın olduğunu dile getiren Zuğurli, “Baskın sırasında askerler, ‘Burayı terk edeceksiniz, eğer gitmezseniz sizi öldüreceğiz’ şeklinde bizi tehdit ediyorlardı. Yıllar boyu devletin baskıları altında yaşamımızı sürdürdük” dedi.
Bir gün askerlerin kendisini bulabilmek için evde bulunan büyük çocuğu olan Hamdullah’a işkence yaptıklarını da anlatan Zuğurli, “Yapılanlar ardından oğlum Hamdullah da özgürlük mücadelesindeki yerini aldı. Bundan onur duyuyoruz, bu herkese kısmet olmayan bir durumdur. Bu anlamda kendimi çok şanslı hissediyorum” dedi.
MELTEM OKTAY/ÖZGÜR PAKSOY/DİHA/AMED
