Tahammül
Biz Kürtler çok tahammüllü bir milletiz. İkiyüz yıldan beridir her türlü hakkımız, hukukumuz ayaklar altına alınmasına, ülkemiz dört parçaya bölünüp, her bir parçası bir sömürgecinin eğemenliğine bırakılmasına rağmen halen tahammül gösteriyoruz.
Kürtler sömürgeciler tahammül sınırını aştıklarında her zaman başkaldırdılar, çeşitli iç ve dış nedenlerden dolayı bu başkaldırıları hep zorla, zulümle bastırıldı. Bu zor ve zulüme de tahammül gösterdiler. Ancak bıçak gelip kemiğe dayanınca her türlü olumsuz koşullara rağmen direnmeyi bırakmadılar.
Sömürgeciler tahammülsüzdür. Kürdün varlığına, diline, kültürüne, tarihine, kendi kaderini tayin etme iradesine karşı tahamülleri yoktur. O kadar ki Kürtler Arjantin’de ya da Grönland adasında bir çadır kurmaya kalksalar hemen sömürgecilerin müdahalesine, serzenişlerine muhatap olurlar.
Sömürgeci sistem Kürt çocuklarının kendi anadilleri ile eğitim almasınada tahammülsüzdürler. Çözüm süreci içerisinde Kürtçe’nin seçimlik ders olarak alınmasını karar altına aldılar. Ancak bunu da devlet okullarında ve devletin denetimi altında olmasına karar verdiler.
Mardin Artuklu Üniversitesi’nde “Doğu Dilleri” diye bir bölüm açıldı. Bu bölüme bağlı olarak Kürdoloji bölümüde açıldı. Kürt dillinin yaşatılması, geliştirilmesi için çaba harcıyorlar. En azından Kürtçe ders verecek öğretmenleri yetiştiriyorlar.
Ancak Kürt çocuklarının evrensel hukuktan kaynaklı kendi anadilleri ile eğitim görme hakkı da vardır. Bu hak uluslararası sözleşmelerle kayıt altına alınmıştır. Sömürgeciler bu sözleşmeleri imzalamalarına rağmen anadilde eğitim konusunda şerh koydular.
Bu yıl Küdistan’ın kuzeyinde okulların açılışı yine protesto ve boykotlarla başladı. Devletten umudunu kesen Kürtler pilot bölge olarak Diyarbekir’in Bağlar, Şirnex’in Cizre ve Colemerg’in Gever ilçelerinde “Kürtçe Eğitim Destek Okulları” açtılar. Bağlar’daki okula 9 Mayıs 2010 tarihinde arkadaşları Ferhad Weili, Eliheyderiyan, Şirin Elem Hulu ile birlikte İran zindanlarında idam edilen Ferzad Kamenger öğretmenin ismini, Cizre’deki okula şehit Kürt kızı Berivan’ın ismini, Gever’deki okulada Üveyş Öcalan’ın ismini verdiler.
Sömürgeci sistem bu okullara, onlara verilen isimlere tahammül edemedi. Bağlar’daki Ferzad Kamenger okulunu akşamleyin mühürlediler. Diğerleri ise sıradadır. Oysa ki Kürt çocukları babalarını, dedelerini idama gönderen katleden Türk büyüklerinin isimlerini taşıyan okullarda kendisine yabancı bir dilde eğitim görürken aynı tahammülsüzlüğü göstermediler.
Başbakan yardımcısı, hükümet sözcüsü Bülent Arınç basın toplantısında Türkiye’de Kürtçe eğitim yapılamıyacağını açıkladı. Türkiye’de İngilizce, Fransızca, Almanca, İtalyanca, Japonca, Çince v.s. dillerde eğitim yapılır, ama kendi vatandaşının anadili ile eğitim yapılmasına tahammül edilemez.
Siz bu kafa ile mi Kürt vatandaşlarınızla barışacaksınız? Kürt sorununu demokratik yollardan çözeceksiniz? Kürt fobisi, Kürde, Kürt diline tahammülsüzlük sizi ancak IŞİD’in yanına oturtur.
KÜRDİSTAN TARİHİNDE BU HAFTA:
* 16 Eylül 1967 tarihinde Doğu mitinglerinin ikincisi Diyabekir’de yapıldı. Konuşmacılar arasında rahmetli Edip Karahan ve şehit Sait Elçi de vardı.
* 16 Eylül 1969 günü Beşiktaş Işık Mühendislik Okulu önünde meydan gelen olayda FKF Orman Fakültesi başkanı, Ermeni asıllı sosyalist, yurtsever Mehmet Cantekin faşistlerin açtığı ateş sonucunda şehit oldu.
* 14 Temmuz ölüm orucu eylemcilerinden Akif Yılmaz, 16 Eylül 1982 tarihinde Diyarbekir E-Tipi Cezaevi’nde şehit düştü.
* 14 Temmuz ölüm orucu eylemcilerinden, gençlik önderi Ali Çiçek, 17 Eylül 1982 tarihinde Diyarbekir E-tipi Cezaevi’nde şehit düştü.
* 17 Eylül 1992 tarihinde İ-KDP Genel sekreteri Şerefkendi ve iki arkadaşı İran ajanlarının saldırısı sonucunda Berlin’de şehit düştüler.
* Kürt bilgesi, yazarı, siaysetçisi, Dicle Talebe Yurdu kurucusu ve Kürtleri koruma Komitesi Üyesi, 49’lar, 23’ler ve DDKO davası sanıklarından Apê Musa 20 Eylül 1992 tarihinde Diyarbekir Seyrantepe’de uğradığı kontrgerilla saldırısı sonucunda şehit düştü.
