Umut hakkı uygulanmalı

• Kürt halkının dostu parlementerler, bir basın açıklaması ile Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın ‘umut hakkından’ mahrum bırakılmasını kabul etmediklerini duyurdu.

BARIŞ BALSEÇER/STRASBOURG

Avrupa Parlamentosu’nda “Avrupa İnsan Hakların Mahkemesi kararlarına uyulmaması ve Kürt siyasi tutsakların tecridi” başlıklı basın toplantısı düzenlendi. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik tecride dikkat çekilen açıklamaya Avrupa Parlamentosu'ndaki Sol Grup Bask ülkesi parlamenteri Pernando Barrena Arza, Sosyalistler ve Demokratlar İlerici İttifakı Grubu Avusturya parlamenteri Andreas Schieder, Yeşiller Grubu/Avrupa Özgür İttifakı İtalyan Parlamenteri ve eski Palermo Belediye Başkanı Leoluca Orlando ile DEM Parti Avrupa Temsilcisi Eyüp Doru katıldı.

Herkes bu hakka sahiptir

Avusturya Parlamenteri Andreas Schieder, 2019 yılından bu yana Avrupa Parlamentosu içindeki Kürt Dostluk Grubu platformunda yer alıyor. 9 Ekim’de Kürt Halk Önderi Öcalan’ın Suriye’den çıktığını belirten Schieder, “Kürt sorununa barışçıl bir çözüm arayışı için gelmişti. Ancak daha sonra tutuklandı ve hapsedildi. 25 yıldır tutsak, 4 yıla yakındır da kendisinden tek bir haber alınamıyor. Ne avukatlarıyla ne de ailesiyle görüşebiliyor. Telefon görüşmesi dahi yapamıyor. Hiçbir ziyaret gerçekleştirilmiyor. Dış dünyayla iletişimi tamamen kesilmiş durumda. Bu sadece Kürtleri ilgilendiren bir durum değil” dedi. Türkiye’ye birçok kez uluslararası hukuka saygı göstermesi için çağrı yapıldığını kaydeden Schieder, “Herkes umut hakkına sahiptir. Umut hakkı, Öcalan için uygulanmıyor. Bu da uluslararası hukukun ihlalidir” diye ekledi.

AP’li vekiller sorumluluk almalı

İtalyan Parlamenter Leoluca Orlando, Kürt Halk Önderi Öcalan’a Palermo Belediyesi olarak “onursal vatandaşlık” verdiklerini hatırlatarak, “Çünkü o Kürt halkının dört parçadaki mücadelesinin temsilcisidir. Kürt halkı ezilen bir halktır. Bu nedenle Avrupa Parlamentosu’nda sesini duyurmamız gerekiyor. Kürt halkı ve Abdullah Öcalan ile dayanışma içerisinde olmamız gerekiyor” dedi. Tecrit altındaki Öcalan’ın barış çabalarını hatırlatan Orlando, “Kürt sorununun çözümü için birçok defa barışçıl yöntemler için çaba gösterdi. Kürt halkının haklarının tanınması için bu mücadeleyi yürüttü. Bu nedenle Avrupa Parlamentosu ve diğer parlamenter arkadaşlarıma buradan seslenmek istiyorum: Bu dialog sürecinin yeniden başlaması için Avrupa Parlamentosu Kürdistan’a gidip oradaki STÖ’lerle görüşmeler gerçekleştirmeli. Dialog süreci Türkiye’nin tarihine girmeli” diye konuştu. AB’ye girmek isteyen Türkiye’yi açılım yapmaya zorlamak gerektiğini kaydeden Orlando, “Biz Kürt halkının yanındayız. Bir kez daha Avrupa Parlamentosu, insan haklarının garantisi olduğunu göstermelidir. Silah üreticileri için banka olmaktan çıkmalıdır” diye ekledi.

Kendi kaderini belirleme hakkı var

“Bask ülkesi ve Avrupa Parlamenteri olarak bir kez daha Kürt halkıyla dayanışmamızı ifade ediyoruz” diyen Milletvekili Pernando Barrena Arza ise şöyle dedi: “Kürt halkı kendi kaderini tayin etme, kendi statüsünü belirleme hakkına sahiptir. Kürt halkının mücadelesini desteklediğimizi belirtmek istiyorum. Kürt halkının kendi kaderini belirleme hakkı var. Kendi geleceklerini özgürce belirleyebilirler.”

Çözüm masasına dönülmeli

Türk devletinin uluslararası sözleşmeleri ve uluslararası kurumların aldığı kararları tanımadığını belirten Eyüp Doru ise şöyle konuştu: “Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan hala İmralı’da iletişimsizlik altında tutuluyor. Uluslararası hukuk kararlarına rağmen bu iletişimsizlik sürdürülüyor. Türk devleti ailesi ve avukatlarının kendisiyle herhangi bir iletişim sağlamasını engelliyor. Adaya gidemiyorlar. Kürt sorunu siyasi bir sorundur. Türk devletinin tek çözümü, çözüm masasına dönmektir.”