MİT gazetecilerin katledilmesini üstlendi
- Kürt gazeteciler Hêro Bahadîn ve Gulistan Tara'nın SİHA saldırısıyla katledilmesini üstlenmeyen Türk Savunma Bakanlığını yalanlayan MİT, katliamı üstlendi.
Türk devlet ajansı AA, gazeteci Gulistan Tara'nın "terörist" olduğunu ileri sürerek, MİT tarafından katledildiğini duyurdu, gazetecilerin bulunduğu aracın SİHA ile hedef alındığını, başka şehit ve yaralılar olduğunu ise yazmadı.
Türk devletine ait SİHA, Cuma günü saat 11.00 sıralarında Silêmanî'nin Seyîdsadiq ilçesi yolunun Tepereş köyü mıntıkasında Chatr Production'un aracını hedef aldı. Binek otomobilde bulunan gazetecilerden Hêro Bahadîn ve Gulistan Tara şehit düştü, Chatr Production Sorumlusu Rêbîn Bekir de yaralandı. Bakurê Kurdistan'ın Êlih kentinden olan Gulistan Tara, uzun yıllardır yazılı ve görsel Kürt medyasında çalışıyordu. Silêmanî'nin Tîmarin köyünden olan Hêro Bahadîn de Chatr Production bünyesinde Kürt medyasına içerik üretiyordu. Silêmanîli olan Rêbîn Bekir ise Chatr Production'un sorumlularındandı. Yaralanan Bekir'in Silêmanî'deki tedavisi sürüyor.
Önce üstlenmediler, sonra 'MİT' dediler
Türk Savunma Bakanlığı, Agence France-Press’e (AFP) yaptığı açıklamada, saldırının Türk ordusu tarafından gerçekleştirilmediğini öne sürdü. 5 gün sonra Türk devlet ajansı, cinayetin MİT tarafından işlendiğini servis etti. AA, "MİT, PKK/KCK'nın sözde sorumlularından terörist Gülistan Tekik'i Irak'ta etkisiz hale getirdi" başlığıyla sunduğu metni, "Güvenlik kaynaklarından alınan bilgiye" dayandırdı. AA'nın paylaştığı manipülatif metinde, şunlar yer aldı: "MİT, terör örgütüne 1998'de katılan ve 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan aranma/yakalama kaydı bulunan terörist Tekik'in, Irak'ın Süleymaniye kentinde olduğu istihbaratını aldı. Bölücü terör örgütü PKK/KCK elebaşlarından Murat Karayılan'ın özel talimatıyla adına sahte kimlik düzenlendiği belirlenen Tekik, MİT tarafından takibe alındıktan sonra nokta operasyonla etkisiz hale getirildi. Tekik'in, Süleymaniye'de Kürdistan Yurtseverler Birliğinin (KYB) de desteğiyle terör örgütünün propaganda ve dezenformasyon çalışmalarını yürüttüğü, örgüt ideolojisini yaymak ve örgüte katılımı artırmakla ilgili faaliyette bulunduğu tespit edildi." ANKARA
* * *
Qamişlo'da SİHA'lı saldırı
Cizîrê Kantonu'nun Qamişlo kentinin Enteriye Mahallesi'nde, bir araç Silahlı İnsansız Hava Aracı (SİHA) tarafından hedef alındı.
Rojava merkezli ANHA'nın haberine göre; saldırı Qamişlo'nun doğusunda yer alan Enteriye Mahallesi'ndeki Postane ve İletişim Merkezi ile otobüs garajı yakınında gerçekleşti. Araç, işgalci Türk devletine ait bir SİHA tarafından vuruldu. Araçta bulunan Xalide Mihemed Şerif (40) ve oğlu Ednan Silêman (24) şehit düştü. Saldırının ardından Qamişlo semalarında yoğun hava hareketliliği devam etti.
* * *
Türk tankları Dêreluk Barajı’nda
Türk devleti, tanklarını KDP’nin kontrolü altında bulunan Dêreluk Barajı’na konuşlandırdı.
Yerel kaynaklardan edinilen bilgilere göre; Türk ordusu, 2 TIR’a yüklenen tanklarını 27-28 Ağustos gecesi saat 01.00-02.00 arasında KDP’nin kontrolü altındaki Serzer Sınır Kapısı’ndan geçirdi. Tanklar, asfalt yoldan Dihok kentine bağlı Amediyê ilçesine geçirilerek Dêreluk Barajı’nda konuşlandırıldı.
Zê Nehri üzerinde kurulan Dêreluk Barajı, Bahar ve Kurojahro bölgeleri ile Zap’ın doğu ve batı kesimlerinin ortasında yer alıyor. Tankların, gerillanın tünel ve siperlerine karşı kullanılacağı ifade edildi.
Geçen yıl Dêreluk Barajı’na yerleşen KDP, Türk askerlerini de barajın üst bölümüne konuşlandırmıştı.
Sevkiyatı arttı
Irak Parlamentosu Güvenlik ve Savunma Komisyonu Üyesi Talib Yesari, Irak medyasına yaptığı açıklamada, Irak’taki Türk devlet güçlerinin sayısının her geçen gün arttığını vurgulayarak, “Türkiye, Irak ve Kurdistan Bölgesi’ne ağır silahlar, zırhlı araçlar ve çok sayıda asker sevk etti. Türkiye’nin bu askeri sevkiyatı kabul edilemez. Bu durum ülkemizde istikrarın olmadığını gösteriyor” dedi. Türk devletinin Irak’ın egemenliğini ihlal ettiğini bildiren Talib Yesari, birçok bölgenin Türk devleti tarafından hedef alındığını ve bunun bölge halkında korku ve endişeye yol açtığını söyledi.
* * *
Köylerin yakılıp yıkıldığı saklanamıyor
Türk ordusunun işgal saldırılarını, yerleşim yerlerine yayarak köyleri yakıp yıkması, sivilleri katletmesi, Federe Kurdistan Başbakanı Mesrur Barzani'ye bağlı K24 tarafından ya görmezden gelinip ya da meşrulaştırılırken Federe Kurdistan Başkanı Neçirvan Barzani'ye bağlı Rûdaw, utangaç bir şekilde de olsa yer alıyor.
Toplumsal Barış Timleri (Community Peacemaker Teams-CPT) Sorumlusu Kamaran Osman, Türk işgal saldırıları sonuçu 170 köyün boşaltıldığını belirterek, 15 Haziran’dan bu yana ise en az 380 havadan bombardımanın yapıldığını söyledi. Son 7 aylık süreçte en az 9 sivilin katledildiğini, bir o kadar da yaralı olduğu belirten Osman, “602 köy, boşaltma tehdidiyle karşı karşıyadır. Türkiye’nin düzenlediği operasyonlar nedeniyle 50 ailenin yaşadığı bazı köylerde de bir-iki aile kalmış durumdadır” dedi. Son saldırılarda 9 köyden 184 ailenin evini boşalttığını, 19 evin yıkıldığını, iki su üretme tesisinin, iki ilkokulun, bir kilise ve Berêgare köyünün trafosunun bombalandığını; yaklaşık 68 bin dönüm arazi yakıldığı bilgisini veren Osman, Türk devletinin katledip “terörist” olarak nitelendirdikleri arasında üç aylık bebeklerin yanı sıra bir ila 17 yaş arasında 194 çocuk olduğunu söyledi. Osman, Türk güçlerinin şu anda 32 kilometreden 40 kilometre Federe Kurdistan sınırından derine ilerlediğini söyledi. Son olarak üç gün önce Türk devletine ait SİHA ve savaş uçağı saldırısı ve yapılan ağır bombardımanlar nedeniyle Dihok’un Amêdiyê ilçesine bağlı Berwarî Bala bölgesinde yangın çıktı; Mêrga Qesrê, Girê Sor, Elkîşkê, Cembelkê ve Bêlîzanê köylerine yayıldı. Elkîşkê köyünde yangın, evlerin etrafına, bağlara, bahçelere ve mezarlığa yayıldı. Ayı sabah Silêmanî kentinin Şarbajêr ilçesine bağlı Sînkê köyü de bombalandı.
Çimbilkê köyünün görüntüleri
Türk devletinin artan saldırıları, zaman Başûrê Kurdistan'daki medyaya da yansıyor. Mesrur Barzani'nin kontrol ettiği yayın organlarının aksine Neçirvan Barzani'nin yayın organları, bazen faili saklasa, bazen de 'çatışma' diyerek perdelese de halkın mağduriyetini yansıtmaya başlıyor.
Türk saldırısı sonrası göç eden Dihok'un Zaxo ilçesine bağlı Kanîmaû'nin Çimbilkê köyündeki görüntüleri paylaşan Rûdaw, bir kısmı Duhok kent merkezine, bir kısmı ise civar köylere dağılan köylülerden bazılarına mikrofon uzattı. Köyde yangın sonrası bazı evlerle birlikte tüm bahçeler ve bağların da yandığı görülüyor. Tahir Emin’in ailesi şu anda Mêrga Qesrê köyünde kalıyor, ailesinden 9 kişi de Dihok’a gitti. Çimbilkê köyünden çiftçi Tahir Emin, duruma dair Rûdaw muhabiri Xerib Mecid'e yaptığı açıklamada “Bağ ve bahçelerimizin tamamı yandı, bir şey kalmadı. İnsanın yeniden hepsini yapması çok zor” dedi.
Çimbilkê köyü muhtarı Nizar Ebas da şunları söyledi: “50-60 dönüm arazinin tamamı yandı. Halk ne yapacak? Yıllarca birikim yapıyorsun, kendine ev yapıyorsun ancak yanıyor. Bir daha da yeniden inşa edemezsin.”
Ateşin içinde kaldım
Göç edenlerden biri de Çiya’nın ailesi ve onun evi de yangın içinde kalmıştı. Büyük zorlukla yangından kurtulabilen Çiya, şu anda köyünden çıkmış durumda ve gelirinden de oldu. Çiftçilik yapan Çiya Necat, “Dört taraftan yangın benim evime doğru geldi. Ateşin içinde kaldım. Yakında bir hortum vardı, açtım ve kendimi ıslattım ve yangından o şekilde kurtulabildim. Tüm hayatımız köydü. Bağ, bahçe ve sürümüz vardı. Şimdi kalmadı, hepsi yandı” ifadelerini kullandı.