Nagihan, iz sürücüydü

• Türk devletinin suikastı sonucu katledilen Nagihan Akarsel, Basel’de anıldı. Akarsel’in yoldaşlarından Elif Kaya, “Nagihan bir yaşam kaynağı ve yaşam pınarıydı. Bir iz sürücüydü” derken, Necibe Qeredaxi ise, “Kadınları kökleriyle yeniden tanıştırdı. Çok değerli bir çalışmanın öncülüğünü yaptı” diye konuştu.

MELTEM OKTAY/BASEL 

Nagihan Akarsel, 4 Ekim 2022’de Başûrê Kurdistan’ın Silemanî kentinde Türk devletinin düzenlediği suikast sonucu katledildi. Nagihan Akarsel, Bakur’dan Başûr’a, Rojava’dan Şengal’e kadar birçok alanda kadın çalışması yürüttü. Uzun yıllar gazetecilik yapıp, gençlere kadın haberciliğini öğretti. Kendisi gibi iyi gazeteciler yetiştirdi. Daha sonra yönünü kadının saklı tarihine döndü. Hayali kadının gizlenen tarihini ortaya çıkarmaktı. Jineolojî bilimi ile bunu yapmayı hedefledi. Jineolojî akademisinde çalışmalar yürüttü. Başûr’dan Rojava’ya kadar kapı kapı dolaşarak kadına dair tarihin derinliklerinde gizli kalmış ne bulduysa topladı. Hayali tüm bunları bir kadın kütüphanesinde bir araya getirmekti. Hayalini gerçekleştirme aşamasındayken MİT’in organize ettiği saldırıyla katledildi.

Akarsel’in katledilmesinin üzerinden iki yıl geçti. Geçtiğimiz hafta sonu İsviçre’nin Basel kentindeki Demokratik Kürt Toplum Merkezi’nde (DTKM) anma düzenlendi. İsviçre’nin tüm kentlerinden ve Avrupa’nın diğer ülkelerinden çok sayıda kişi, Akarsel için bir araya geldi. Anmanın yapılacağı salon dolup taştı. Her yer Akarsel’in fotoğraflarıyla donatıldı. TJK-E ve Jineolojî Akademisi tarafından panel düzenlendi, müzik dinletisi yapıldı, Akarsel’in şiirleri okundu. Etkinlikte 'Jin Jiyan Azadî’ sloganları dinmek bilmedi. Kadınların hedef alınmasına karşı güçlü cevap vermek gerektiği bunun da örgütlenerek yapılabileceği belirtildi.

 

 

‘Yaşam kaynağıydı’

Nagihan Akarsel’in çalışma arkadaşlarından Elif Kaya da anmaya panelist olarak katıldı. Gazetemize konuşan Elif Kaya, Akarsel’in yaşamı yürek gözüyle okuyan yanına dikkat çekerek şunları söyledi: “Nagihan, çalışmada sadece akıl değil sezginin de olması gerektiğini vurguluyordu. Yürekle hissetmek ve dokunmak gerektiğini belirtiyordu. Bu anlamda Jineolojî’nin yöntemlerinin gelişmesinde de onun çok ciddi katkısı oldu.”

‘Hafıza oluşturmaya çalışıyordu'

Devamında Akarsel’in katledilmesinin Ankara’da planlandığını ifade eden Elif Kaya, “Katil bu amaçla hapishaneden çıkarıldı, eğitildi, lojistik destek sağlandı. Nagihan arkadaşın hedef alınmasının en temel sebeplerinden biri onun bulunduğu her alanda uyuyan, bastırılmış, tarihe gömülmüş şeyleri uyandırmaya çalışma çabasıydı. Sömürge tarihi köksüzleştirme, hafızasızlaştırma üzerinedir. Nagihan, tarihle bağ kurarak hafıza oluşturmaya çalışıyordu. Sömürgecilik açısından bu çok büyük bir tehlikeydi. Ayrıca projeleriyle dört parça Kürdistan’daki kadınları bir araya getirmeye çalışıyordu. Ulusal düzeyde yapılamayanı kadın boyutunda yapmaya çalışıyordu. Önemli bir aşama da kaydetmişti. KDP’li kadınlarla dahi görüşmesi vardı. Bu iktidar açısından tehlikeydi bu nedenle hedef alındı” şeklinde konuştu. 

 

 

‘Kadınları kökleriyle yeniden tanıştırdı'

Nagihan Akarsel ile birlikte Jineolojî çalışması yürüten Necibe Qeredaxi ise, “Nagihan Akarsel kişiliğinde olabildiğince toplumsallığı, sevgiyi ve empatiyi geliştirmiş bir öncüydü. İnsanlar arasında çok seviliyordu. Kütüphane projesine hiç katılmak istemeyen insanları dahi ikna edebildi. Kadınları kökleriyle yeniden tanıştırdı ve onları etrafında topladı. Çok değerli bir çalışmanın öncülüğünü yaptı. Şehadetine kadar gelen süreçte çalışmaları sadece kütüphane ile sınırlı kalmadı. Araştırma, toplum analizi, Jineolojî fakültesinin açılması, Jineolojî Akademisi gibi çalışmalarda yer alıyordu” dedi.

'Bu davanın savunucusu olacağız'

Akarsel’in karanlık eller ve iç ihanet tarafından şehit düşürüldüğünü kaydeden Qeredaxi, “Nagihan’ın katledilmesi hepimizi sarstı, derin bir acı yaşattı. Ancak Nagihan biz de bir şey yaratmıştı, bir felsefe gibi; o derin acılarımızı nasıl güce dönüştürebiliriz? Nagihan Akarsel’in cenaze töreninde halkımıza söz verdik; bu davanın yürütücüsü savunucusu olacağız. Türk devletini, destekçilerini ve ihanetçileri teşhir edeceğiz, yargılanmalarını sağlayacağız” şeklinde konuştu.