Bağışlarınız çocuklara

Türk devletinin Kuzey-Doğu Suriye’ye yönelik işgal saldırıları sonrasında zaten varolan ihtiyaçların oldukça arttığını belirten Save the Children, acil ihtiyaçlar için yardım yapılması çağrısında bulundu.
NİHAL BAYRAM / MAİNZ
Dünya çapında örgütlü 100 yıllık bir geçmişi olan ve çocuklar için kampanyalar yapan Save the Children, Rojava ile dayanışmak için de çalışmalar yürütüyor. Türk işgal saldırılarının başlamasıyla birlikte Rojava’ya gıda ve ilaç yardımı yapan Save the Children, aynı zamanda Heyva Sor a Kurdistan ve Rojava Yerel Yönetimi’yle de ortak çalışmalar yürütüyor. Savaş travması altında olan mülteci konumuna düşmüş çocukları koruma ve yaşam alanlarını yaratmayı amacıyla yola çıkan kurum, çocukların eğitimlerine devam edebilmeleri için okullar inşa ediyor, öğretmenler eğitiyor ve okul materyalleri karşılıyor.
Save the Children, bugüne kadar yaklaşık 2 milyonu çocuk olmak üzere Suriye genelinde toplam 3 milyon insana yardım sağlayabilmiş. 9 Ekim’de Türk işgalinin başlaması ile beraber bu yardım çalışmalarının daha çok önem taşıdığını vurgulayan Save the Children kuruluşu, kendi sitesinde yaptığı açıklamada şunları belirtiyor: "Ekim 2019’da ülkede yaşanan savaş yeniden ciddi seviyeye ulaştı. Yaklaşık 70 bin çocuk olmak üzere 180 bin insan bu saldırılardan kaçmak zorunda kaldı. Binlerce insan okullarda, elektriksiz veya açık havada, inşaatı bitmemiş binalarda barınma alanı arıyor. İçme suyu, yiyecek, tuvalet ve hijyen malzemelerine kadar her şey eksik. Güvenlik durumu izin verdiği müddetçe ‘Save the Children’ orada yaşayan insanların yiyecek, hijyen malzemeleri ve yatak gibi ihtiyaçlarını karşılamaya devam edecektir. Lütfen çalışmalarımızı bir bağış ile destekleyin ve çocuklara yardım edin!”
Okullar evleri oldu
Save the Children Almanya’nın Basın Sözcüsü Susanne Sawadogo Rojava’ya yönelik çalışmalarına ilişkin gazetemize konuştu. Kuruluş olarak hedeflerinin öncelikli olarak çocukların korunması olduğunu söyleyen Sawadogo, “Prensip olarak 'Save the Children' için çocukların korunması öncelikli hedeftir. Okulların ve hastanelerin mekan olarak güven içinde olmalarını talep ediyoruz. Ve sivillere karşı her türlü saldırıları kınıyoruz. Save the Children olarak kriz bölgelerinde acil yardım merkezlerinin yanı sıra çocuklar için huzur alanları kuruyoruz. Bu alanlarda çocuklar koruma altında oyun oynayabiliyor, öğrenim görebiliyorlar. Kuzey-Doğu Suriye’de çocuklar tekrardan kaçmak zorunda kaldılar. Bir çoğu inşaatı tamamlanmamış binalarda veya okullarda yaşamak zorundalar. Bu binalarda tuvalet bile yok. Sadece Hesekê’de 24 okul toplu yerleşim alanına dönüştürüldü. Ve bu okullarda göç etmek zorunda kalan 4.160 yaşıyor. Burada da elektrik hatları ve su tesisatı saldırılardan dolayı zarar görmüş durumda. Bu nedenle içme suyu sıkıntısı yaşanıyor ve acil olarak su tanklarına ihtiyaç var.”
Khush: Acil ihtiyaçlar arttı
Save the Children’in Suriye direktörü Sonia Khush ise Kuzey-Doğu Suriye’de insanların bu son saldırılardan önce de acil ihtiyaçları olduğunu belirterek Türk saldırıları ile birlikte ihtiyaçların daha fazla arttığını vurguladı: “Bugün güncel savaştan kaynaklı ihtiyaçlar artmış durumda. Bizler bundan dolayı çatışmanın tüm taraflarına, sivilleri korumalarını ve yardım örgütlerinin acil durumda yardıma muhtaç olan çocuklara ulaşmalarını sağlamalarını talep ediyoruz.”
Suriye’nin genelinde yaşanan savaş durumuna dikkati çeken Sonia Khush, özellikle çocukların yaşadığı korkunun tarif edilmez olduğunu dile getirerek şöyle konuştu: “Bu savaş mağduru ülkede 20 Kasım Çarşamba gecesi İdlib’in kuzeydoğusunda bulunan Qah kampına yönelik yapılan hava saldırısında 8’i çocuk toplam 12 sivil katledildi, onlarca sivil yaralandı. Bu çocuklar önceleri de birçok kez şiddetten kaçmak zorunda kalmışlar. Bu güncel saldırılardan kaynaklı yaşadıkları korku ve şok tarif edilemez ölçüdedir. Bu nedenle çocukların ve sivil insanların korunmasının büyük bir önemi var. Örneğin saldırıların hedefi olan yerlerden biri de doğum kliniği oldu. Bu uluslararası hukuğa aykırıdır.”
Öğrencim Maya da öldürüldü!
Kuzey-Doğu Suriye’de 20 Kasım’da gerçekleşen hava saldırında yaşamını yitiren çocuklardan 4’ü Save the Children’in Suriye’deki ortağı olan Ataa kurumu tarafından düzenlenen eğitimlere katılıyordu. Bu kurumun öğretmenlerinden olan 27 yaşındaki 3 çocuk annesi olan Hanan saldırıyı şu sözlerle anlatıyor: "Büyük patlamalar duyduk. Elektrik kesildi. Çocuklarımı korumak için onların üzerine atıldığımda üzerimize nasıl bir toz perdesi örtüldüğünü hissettim. Çatıların yok olduğunu gördüm. Çocuklar ile dışarı kaçtım ve komşuların kopmuş beden parçalarını nasıl yıkıntılar arasından çıkardıklarını gördüm. Yaşamını yitirenler arasında benim öğrencim Maya’ın da bulduğunu duydum. Pırlanta gibi, iyi bir öğrenciydi. Aynı günün sabahı okuldaki tiyatroda onu videoya çekmiştim. Maya, insanlara yardım edebilmek için doktor olmak istiyordu ama kendisinin de bu savaşın kurbanı olacağını bilmiyordu. Saldırıda kampın bazı bölümleri yandı. Bir doğum kliniği de hedef alındı. Saldırılar korumaya muhtaç çocuklara zarar veriyor."
Ayrıntılı bilgi için:
https://www.savethechildren.de/unterstuetzen/nothilfe/syrien