• DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli, toplumda yükselen umut ve beklentilerin, kayyum atanmasıyla zehirlendiğini söyledi. 

Toplumsal barışın önemine dikkat çeken DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli, “Kayyum barış ve demokrasiye karşı  bir darbe pratiğidir” dedi.

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Grup Başkanvekili Sezai Temelli, dün Meclis'te düzenlediği basın toplantısında gündemdeki gelişmeleri değerlendirdi. DEM Parti'nin son Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısında alınan karar ve çağrılara dikkat çeken Temelli, “İmralı tecridinin kalkması Sayın Öcalan’ın çalışma koşullarının sağlanması önemli bir öncelik olarak karşımızda duruyor” dedi. Kürt meselesinin demokratik barışçıl çözümü için hazır olduklarını, Meclis'in bu konuda önemli bir adres olduğunu tekrarladıklarını kaydeden Temelli, "Kürt meselesinin barışçıl ve demokratik çözümü konusunda çağrılarımızı ısrarla yinelerken bir kez daha kayyumlarla karşılaştık” diye konuştu.  

Kayyum atanmasıyla toplumda yükselen umut ve beklentilerin zehirlendiğini vurgulayan Temelli, şöyle devam etti: "Bu toksik siyaset ve anlayış, sadece umutları kırmakla kalmıyor, siyasi ve iktisadi krizlerin içinde sıkışıp kalmaya neden oluyor. Krizlerle baş etmenin yolu toplumsal barıştan geçiyor. Kayyum, barış ve demokrasiye karşı darbe pratiğidir.  

Kayyumlarla soygun yaptınız

Efendim, dağa para gidiyormuş. Ayıptır ya, utanın ya. 8 yıl boyunca kayyumlarınız o belediyeleri yönetti; soydu soğana çevirdi. Akla hayale gelmeyecek yöntemlerle halkın belediyelerini soydunuz. Bir tane soruşturma açmadınız. 6 aydır görevdeyiz. Müfettişleri biz çağırdık. Para sizin hortumlamış sistemlerinizle illerimizden çekildi. Borçlar ortada. Maliye Bakanlığına da vergi kaybı, yolsuzluk ortaya çıkıyor, ihale kanunundaki bu soyguna müdahale edin, dedik ama ses yok. Bu algı yönetimiyle zihniyetinizi kamufle edemezsiniz. Siz Kürt halkının iradesini, eşit yurttaşlık temelinde demokratik katılımını yok sayıyorsunuz.” ANKARA

 

* * *

Xelfetî'de nöbet 9. günde

Riha’nın Xelfetî ilçesinde belediyeye kayyum atanmasına karşı başlatılan nöbet eylemi 9. gününde devam ediyor. 

Yerine kayyum atanan Mehmet Karayılan ve Saniye Bayram ile DEM Parti Riha Milletvekili Ferit Şenyaşar'ın yanı sıra çok sayıda partili dünkü eyleme katıldı. Partililer, sabahın erken saatlerinde ablukaya alınan belediye binası önünde bir araya geldi. Partililer, "Kayyum değil demokrasi" pankartlarının asılı olduğu sokakta nöbet eylemine başladı. 

DEM Parti'li Şenyaşar, "Bu darbe sadece Kürt halkına yapılmamıştır, 'insanım' diyen hukukun üstünlüğüne inanan herkese karşı yapılmıştır. 8 gündür belediye halka kapatılmış. Belediye kapısının bulunduğu sokak tamamıyla bariyerlerle kapatılmıştır. O sokaklarda esnaflar var ve 8 gündür iş yapamıyorlar. Kolluk burada suç işliyor" dedi. 

Mücadelelerini sürdüreceklerini vurgulayan Şenyaşar, Êlih'te 17 Kasım'da yapılacak olan mitinge katılım çağrısı yaptı. Şenyaşar, "Üç kentimizde de halk direnmeye devam ediyor. Buradan halkımızı yapılacak olan mitinge davet ediyoruz" diye kaydetti. 

 

* * *

Êlih yine yürüdü

Êlih'te yurttaşlar, kayyum kararını protesto için Yılmaz Güney Parkı'ndan Basın Kavşağı'na kadar yürüdü. 

İçişleri Bakanlığının Mêrdîn, Êlih ve Xelfetî (Halfeti) belediyelerine kayyım atamasının ardından Êlih'te başlayan protestolar devam ediyor. Protestoların 8. gününde bir kez daha alanlara çıkan Êlihliler, Yılmaz Güney Parkı'nda bir araya geldi. Buradan Basın Kavşağı'na düzenlenecek yürüyüş öncesi Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Berdan Öztürk, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eşbaşkanı Keskin Bayındır, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) milletvekilleri, Tevgera Jinên Azad (TJA) aktivistleri, sivil toplum örgütü temsilcileri yanı sıra Sêrt'ten gelen seçilmişler halk içindeki yerini aldı. Yılmaz Güney Parkı'nda toplanan ve Kürtçe şarkılar eşliğinde direniş halayı çeken Êlihliler, "Direne direne kazanacağız" sloganı eşliğinde Basın Kavşağı'na doğru yürüyüşe geçti. 

Yürüyüş sonrası konuşan Êlih Belediyesi Eşbaşkanı Yeşil Işık, "Kayyumları kabul etmedik, etmeyeceğiz. Halkın iradesine kayyum atayanlar, halkın direnişini de kabul edecek ve geri adım atacak. Êlih halkı hiçbir zaman kirli politikalara boyun eğmedi, eğmeyecek. Diz çöken bir Êlihli görmediniz, göremeyeceksiniz" dedi.

Onurlu barış elini tutun

DEM Parti Riha Milletvekilli Ömer Öcalan ise şunları söyledi: "Bu savaş ve krizin sonlanması için siyasi ve hukuki bir zemin oluşmalıdır. Kürtler ellerini uzattı. Çözüm, kardeşlik ve onurlu barış için ellerini uzattı, ancak bazıları bu eli tutmak istemiyor. Kayyum talandır. İktidar, yıllardır onurlu barış talebinde bulunanlara karşı saldırı politikasını önüne koydu. Bu kirli politikaları sonuç almadı, alamayacak. Sayın Öcalan, sıcak selamlarını halkına gönderdi. 'Nereye gidersen halkıma selamlarımı ilet' dedi. Sayın Öcalan, 26 yıldır İmralı’da tutuluyor. Çözüm ve onurlu bir barış için mücadele ediyor, çalışıyor. Sayın Öcalan, koşullar oluşursa hazır olduğunu söyledi. Onun cevabı kayyum olmamalı, halkın iradesinin gaspı, zulmü olmamalıdır. Cumhurbaşkanı bu barış elini tutmalıdır. Bu topraklar kana doydu, bu topraklar yeterli bedeli ödedi." 

Ömer Öcalan’ın konuşması kitlede coşkuyla karşılandı. DEM Parti İl Eşbaşkanı Songül Korkmaz ise kayyumlar gidene kadar sokaklarda direnişlerini sürdüreceklerini vurguladı.

 

* * *

Halkın katılımıyla Meclis toplantısı

Amed Büyükşehir Belediyesi, Kasım ayı Olağan Meclis Toplantısı’nı halkın katılımıyla belediye binasının dışında gerçekleştirdi. 

Eşbaşkanlar Serra Bucak ve Doğan Hatun başkanlığında yapılan toplantıya, Meclis üyelerinin yanı sıra çok sayıda kişi de katıldı. Yurttaşlar, talep ve önerilerini dile getirdi. Toplantıda, belediyenin çalışmalarını içeren sinevizyon gösterimi yapıldı.

Gaspa izin vermiyoruz

Toplantıda konuşan Bucak, belediyelere atanan kayyumlara işaret ederek, antidemokratik ve meşru olmayan kayyum atamasını kınadıklarını söyledi. Halkın iradesinin yok sayıldığına dikkat çeken Bucak, "Kayyumlar 8 yılda enkaz sistemi yarattılar ve içi boşaltılmış bir yerel yönetimler alanı inşa ettiler. Kentlerimizi hem toplumsal hem ekonomik anlamda çok ağır bir tabloyla karşı karşıya bıraktılar. Biz bu tabloyu kabul etmiyoruz. Seçilmiş belediye eşbaşkanlarının, meclis üyelerinin bu halkın sözü olmasını, yine belediye çalışanlarının tüm birimleriyle bu halkın sesi, sözü olmasını savunuyoruz. Belediyeler bizimdir, gaspa izin vermiyoruz” dedi. 

Yönetememenin saldırganlığı

Eşbaşkan Hatun, ilk defa halka açık bir şekilde toplantı gerçekleştirdiklerini söyledi. Diğer partilerin Meclis üyelerinin toplantıya katılmadığını aktaran Hatun, ülkenin kutuplaştırmaya değil kucaklaşmaya ihtiyacı olduğunu söyledi. Hatun, kayyumlara işaret ederek, "Bunu, iktidarın bu ülkeyi yönetemeyişinin bir saldırganlığı olarak değerlendiriyoruz. Çözüm için önerisi olsaydı ülkede yaşayan bütün halklara bu öneriyi sunar, bir uzlaşıyla bütün sorunlar çözülürdü. Çözüm becerisi göstermeyen iktidar, bu ülkeyi yönetemeyecek duruma gelince halkları birbirine düşüren politikalara başvurdu. Eğer bu ülkeyi yönetemiyorsanız bunu cesurca halklara söyleyebilirsiniz. Ülkeyi seçime götürebilirsiniz. Kendinizi geri çekebilirsiniz. Bu ülkenin halklarını birbirine düşman edecek politikalara başvurma hakkınız yok" diye konuştu. 

Toplantıda görüş ve önerilerini dile getiren yurttaşlar da kayyumlara tepki gösterdi. Toplantıda gündem maddeleri oylamaya sunuldu. Toplantı, yurttaşların öneri ve eleştirini sunmasıyla sona erdi. AMED