Rojava Devrimi’nin çocukları büyüdü

• Rojava Devrimi başladığında henüz çocuk olan ve devrimle büyüyen Şîrîn Mihemed, şu an hem gazeteci hem sanatçılığıyla halkın sesi oluyor. Şîrîn Mihemed, “Rojava Devrimi’nin bir çocuğuyum. Kürt halkı, birçok zorlu süreçten geçti. Yeni nesillerin böylesi evreleri yaşamaması için büyük adımlar atmamız gerekiyor. Sesimizle, kalemimizle kimin elinden ne geliyorsa” dedi.

Şîrîn Mihemed doğduğu coğrafyanın güzelliklerini, acılarını ve hakikatini tüm içtenliğiyle yansıtan bir gazeteci ve sanatçı. Hem sesiyle hem de kalemiyle toplumun duygularına tercüman oluyor, gerçekleri gün yüzüne çıkarıyor.

23 yaşındaki genç kadın Qamişlolu. Türk devletinin 2019’da Serêkaniyê’yi işgal etmesiyle basın çalışmalarına katılma kararı aldı. Şu anda Nûjinha Kadın Haber Ajansı’nın muhabiri olan Şîrîn, aynı zamanda Hukuk Fakültesi’nde de öğrenci. Gazetecilik ve öğrenciliğin yanı sıra geçtiğimiz Mart ayında çocukluğunda ilgi duyduğu sanat hayatına da adım atan Şîrîn, “Rojava Devrimi’yle sanatçı, gazeteci, yazar, aydın olduk” diyor.

Sanat aşkı onunla büyüdü

Müzikle haşır neşir bir ailede büyüyen Şîrîn Mihemed, başarı dolu serüvenini ANF’den Nûjiyan Adar’a anlattı: “Sanatı seven bir ailede büyümek sanata olan merakımı arttırdı. Sanatla yetişen bir kişiliğe sahip olduğumu söyleyebilirim. Daha küçük yaşlarda sesimin güzel olduğunu keşfettim. Yaşım daha küçüktü; şarkı söylemekten ziyade okul hayatıma ağırlık vermem gerektiğini düşünüyordum. Küçük çaplı çabalarım oluyordu fakat önceliğimi müziğe vermemiştim. Mart 2024 yılında müzikle bütünleşme kararı aldım. Küçük bir adımdı fakat okul hayatımda bir yere kadar ulaşmıştım. Artık müziğe olan sevgimi pratiğe geçirebilirdim.”

Kültür aktarıcısı

Halk müziğinde daha güçlü olduğunu kaydeden Şîrîn Mihemed, “Sesimi en iyi kullanabildiğim müzik türü, halk müziği. Eski şarkıları yeniden canlandırmak ve yeni neslin odağı haline getirmeye çaba harcıyorum. Eski parçalarda halkların özellikle Kürt halkının tarihini yakından kavrayabiliriz. Böylece halkların tarihi, kültürü nesilden nesle aktarılmış olacak. Şarkıcılar sesiyle aydınlar kalemiyle devrim yaratabilir. Her bir sanatçı sesini iyi kullanabildiği şarkı parçalarını ve müzik türlerini seçer. Rojava Devrimi’ni anlatan şarkıları da seslendirmeye, devrimin ruhunu, hakikatini ve kazanımlarını dile getiren şarkılara da ağırlık verdim. Ayrıca her bir tonda parça seslendirmenin de önemli bir adım olacağını düşünüyorum” diye konuştu.

Rojava Devrimi’nin çocuğuyum

Türk devletinin 2019 yılında Serêkaniye’yi işgal etmesiyle basın çalışmalarına dahil olma kararı alan Şîrîn Mihemed, “Basın, toplumun aynası, dilidir. Dolayısıyla kadın ve toplumun mücadelesini yansıtmak, kaleme almak görevimizdir” dedi.

 “Basın çalışmalarında yetkinleştikçe mesleğimi daha çok sevmeye başladım. Bir gün bir gazeteci olacağım aklıma gelmezdi. İşin içine girdikçe kavradım; kendimi ve toplumun sosyolojisini tanıma fırsatına sahip oldum.

Rojava Devrimi’yle Kürt tarihini, toplumunu tanıdım. Ezilen, asimilasyon ve soykırımdan geçirilen bir halkın hakikatini kavradım. Rojava Devrimi’nin emeğini unutamayız. Rojava Devrimi’nin bir çocuğuyum; Rojava Devrimi’yle büyüdüm. Kürt halkı, birçok zorlu süreçten geçti. Ezildi, asimilasyona uğradı, katliamlara maruz kaldı. Yeni nesillerin yani bizlerin de böylesi evreleri yaşamaması için büyük adımlar atmamız gerekiyor. Sesimizle, kalemimizle kimin elinden ne geliyorsa Rojava Devrimi’ni geliştirmeli ve korumalı, görev ve sorumluluklarını yerine getirmeli. Böylece Kürt halkının dünyadaki sesi olabiliriz.”

Halkın ve kadınların sesi

Hem sesiyle hem de kalemiyle Rojava Devrimi’ne hizmet etmenin temel amacı olduğunu vurgulayan Şîrîn Mihemed, “Kuzey ve Doğu Suriye halklarının sesiyiz. Omuzlarındaki yükü hafifletmenin yol ve yöntemini, sanat ve basın çalışmalarıyla azaltabileceğimi düşündüm. Sesimle, halkımın, kadınların hakikatini dünyaya duyururken kalemimle sesi oluyorum. Kadınların acılarını, kazanımlarını, mücadelelerini, hikayelerini ve elde ettikleri zaferlerini haberlerim aracılığıyla dünya halklarına taşırıyorum. Gazeteci kimliğimle sadece Kürt kadınlarının değil Süryani, Ermeni, Türkmen, Asuri, Arap kadınlarında sesi olmak için mücadele ediyorum. Kadınların mücadelesini, kazanımlarını ve hikayelerini yazmak, tarihe mal etmekten daha gurur verici bir durum olamaz. Rojava Devrimi’yle sanatçı, gazeteci, yazar, aydın olduk. Bugünlere Rojava Devrimi uğruna canını feda eden şehitlere borçluyuz. Şehitler sayesinde bugün halklar kendi dillerinde şarkı söylüyor, yazıyor ve okuyor” dedi.

Kendi tarihimizi yazmalı

Şîrîn Mihemed, kadınlara seslenerek konuşmasını şu şekilde sonlandırdı: “Yüreği özgürlük için atan kadınlar, yeteneklerinden geri kalmamalı. Sanatla, ekonomiyle, siyasetle, yazarlıkla… elinden ne geliyorsa toplumda rolünü oynamalı. Bu bağlamda kadınlar emeğiyle, sesiyle, kalemiyle, çabalarıyla kendi kadın tarihini yazmalı ki başkaları kadın tarihini, tarihe yanlış not geçmesin.” QAMIŞLO