Seyda’ya “yakuza” operasyonu

• Konser vermek üzere Japonya’ya giden sanatçı Seyda Perinçek, havalimanında hukuksuz bir şekilde engellenerek sınır dışı edildi. Gözaltında sekiz saat boyunca sorgulandı. Perinçek hakkında hazırlanan yaklaşık 100 sayfalık bir dosya olduğunu söyledi.
• Kürt tercüman talebi reddedilen ve Türk lobisinin devreye girdiğini söyleyen Perinçek, “Sorgu boyunca, söylediğim Kürtçe şarkılar, eserlerim, X gibi platformlarda yaptığım paylaşımlar, Türkiye’de hakkımda açılan davalar, Avrupa’daki konserlerim, Rojava’ya dair yaptığım açıklamalar soruldu” dedi.

HAKAN TÜRKMEN

Japonya Kürt Kültür Merkezi’nin organize ettiği bir etkinliğe katılmak üzere davet edilen Seyda Perinçek ve üç müzisyen arkadaşı, 24 Şubat'ta düzenlenecek konser için gerekli vize başvurularını tamamladı. Japon devleti, sanatçı ve ekibinin vizelerini onayladı. Bunun üzerine Perinçek ve müzisyenler, 21 Şubat'ta Almanya'dan Japonya'ya uçtu. Ancak Tokyo havalimanına vardıklarında, Japon yetkililer tarafından durdurularak ülkeye girişleri engellendi. Sanatçılar, geceyi nezarethanede geçirmek zorunda bırakıldıktan sonra Almanya'ya geri gönderildi.

Sekiz saatlik sorgu

Seyda Perinçek, havalimanında Japon polisi, istihbarat birimleri tarafından karşılandıklarını belirtti. Kendisi ve ekibi özel odalara götürülerek sekiz saat boyunca sorgulandı. Perinçek, hakkında hazırlanan yaklaşık 100 sayfalık bir dosya olduğunu ve sorguda şu konuların gündeme getirildiğini söyledi: “Sorgu boyunca, daha önce söylediğim Kürtçe şarkılar, eserlerim, X gibi platformlarda yaptığım paylaşımlar, Türkiye’de hakkımda açılan davalar, Avrupa’daki konserlerim, Rojava’ya dair yaptığım açıklamalar ve Kürt kültürüne yönelik sanatsal çalışmalarım soruldu.” 

 

Kürt tercüman talebi reddedildi

Perinçek, sorgu sırasında bir Türk tercümanın getirildiğini, bu kişinin kendisine "Senin bir ülken yok, pasaportunda uyruk yazmadığı için seni buraya alamayız" dediğini aktardı. Kürt tercüman talebi ise Japon yetkililer tarafından reddedildi.

“Japonya’da Kürt tercüman olmadığı söylendi. Oysa bizim dilimiz, kültürümüz, tarihimiz var. Bu talebin geri çevrilmesi, kimliğimizin yok sayılması anlamına geliyor ve hukuksuz bir uygulamadır” diyen Perinçek, sürecin politik bir karar olduğunu vurguladı.

Nezarethaneye kapatıldılar

Perinçek, sonrasında konser vermeyeceğini, yalnızca birkaç gün turist olarak kalacağını belirtse de yetkililer bu talebini de reddetti. “Beni Japonya’ya sokmamak için her türlü bahaneyi uydurdular” diyen Perinçek, vize onayının ve etkinlik hazırlıklarının resmi olarak tamamlanmasına rağmen ülkeye alınmadıklarını söyledi. Sekiz saatlik sorgunun ardından yetkililerin, geceyi geçirebilecekleri bir yere götüreceklerini söylediğini ancak kişi başı 200 euro alarak kendilerini nezarethaneye kapattıklarını belirten Perinçek, "Yorgun ve aç bir şekilde sabaha kadar tutulduk. Ertesi gün ilk uçakla geri gönderildik” dedi. 

Konsolosluk etkisi

Perinçek, yaşanan sürecin bürokratik değil, siyasi bir karar olduğunu belirterek Türk konsolosluğu ve milliyetçi grupların sürece müdahil olduğunu söyledi. Havalimanında kendisini sorgulayan tercümanın Türk devleti ile bağlantılı olduğunu düşündüğünü belirten sanatçı, “Japon yetkililerin yanısıra gazeteci olduğunu iddia eden bazı kişiler de devreye girdi. Bizi kriminalize, terörize etmek için yoğun çaba harcandı. Japon yetkililerin, faşist Türk gruplarının etkisinde hareket etmesi düşündürücü" diye konuştu. 

Gizli bilgiler sızdırıldı

Sanatçı, Japonya’daki sorgulama sırasında konuşulanların gizli kalması gerekirken, kısa süre içinde sosyal medyada paylaşıldığını vurguladı. Perinçek, “Uluslararası hukuk çerçevesinde, bir ülkede gözaltına alınan bir kişinin ifadelerinin gizli kalması gerekir. Ancak Japonya’daki sorgularımızın içeriği sanal medyada paylaşıldı. Japon yetkililerin, bu bilgileri nasıl ve neden dışarı sızdırdığı ciddi bir soru işaretidir” dedi. 

Hukuki süreç başlatacağız

Perinçek, yaşanan olayın bireysel değil, Kürt kimliğine yönelik sistematik bir ayrımcılığın söz konusu olduğunu belirtti. “Yaşananlar Kürt sanatçılar için yeni bir baskı mekanizmasıdır. Japonya gibi bir ülkede bu tür olayların yaşanması düşündürücüdür” diyen Perinçek ekledi: “Japonya’daki Kürt halkına ve demokrat Japon halkına kültürümüzü, dilimizi ve tarihimizi anlatmaya gittik. Ancak karşılaştığımız muamele, ırkçılığın ve politik baskının bir göstergesiydi. Seyahat özgürlüğümüzü ve sanat yapma hakkımızı savunmak için hukuki girişimlerde bulunacağız. 

Rojda da engellenmişti 

Japonya Kürt Kültür Merkezi yöneticilerinden Vakkas Çolak, yaşananlara ilişkin şu açıklamayı yaptı: "2013'ten bu yana Japonya’da Kürt kültürü ve sanatsal çalışmalar üzerine etkinlikler düzenliyoruz. Panel, seminer ve konser gibi birçok etkinlik gerçekleştirdik. Ancak özellikle son yıllarda Türkiye’nin yürüttüğü baskılar nedeniyle engellemelerle karşılaşıyoruz. Sanatçı Rojda'nın da geçtiğimiz yıl konseri engellenmek istendi. Japon vekillerin devreye girmesiyle konser gerçekleştirilebildi” dedi.

 

 

Manipülatif yayınlar yapıyor

Türkiye’deki ırkçı çevrelerin Kürt kültürüne yönelik etkinlikleri kriminalize etmeye çalıştığını, Japonya’daki kimi çevrelerin de buna alet edildiğini, çeşitli manipülatif faaliyetlerde kullandılığında ifade eden Çolak, “Bu antipropaganda hem Türkiye’de hem de Japonya’da Kürtleri kriminalize etmeye yönelik bir manipülasyondur” diye konuştu. 

 

 

Seyda Perinçek’in Japonya’ya alınmamasının arkasında Türk devletinin ve diplomatik mekanizmalarının olduğunu belirten Çolak, olayın Japon milletvekillerine aktarıldığını ve konunun parlamentoda tartışılacağını ifade etti. Çolak, "Türkiye, Kürtleri kriminalize etmek için yoğun çaba sarf ediyor. Ancak bizler diplomatik ilişkilerimizi sürdürmeye, Kürt dilini, kültürünü yaşamaya ve yaşatmaya devam edeceğiz." dedi.

Irkçı gruplar ilişkileri bozamayacak

Japonya'ya girişi engellenen ekibin iki üyesinin Almanya vatandaşı olduğunu belirten Çolak, bu durumun Almanya makamlarına bildirildiğini söyledi. "Almanya'da da hukuki sürecin başlatılması gerekiyor” diye ekledi.