Tişrîn'den Qereçox'a yoğun saldırılar
- Türk devleti, son 18 saatte tahil ambarlarından elektrik istasyonlarına kadar hedef aldığı Rojava'da, çetelerini bir kez daha yeni takviyelerle Tişrîn hattına salarken SİHA'larıyla da Qereçox'a kadar uzanan hatta bombardıman yaptı.
Türk devleti, Tebqa’nın Cirniyê ilçesinde tahıl ambarları ve elektrik istasyonunu bombaladı. Tebqa Kantonu’na bağlı Curniyê kentindeki elektrik istasyonunun işgalci Türk devleti tarafından bombalanması sonucu istasyon hizmet dışı kaldı.
Türk devleti, başta buğday depolarının bulunduğu ve kente 3 kilometre mesafede bulunan Mişêrfê köyü olmak üzere Eyn Îsa kentinin doğu kırsalını şiddetli şekilde bombaladı.
İşgalci Türk devletine ait savaş uçakları, Kobanê’nin Sirîn ilçesi ve çevresinde tahıl ambarlarını, hem sabah saatlerinde hem de öğleden sonra bombaladı.
Türk ordusu ve çeteleri, Kobanê’nin batı kırsalındaki Mezra Ehmed Munîr, gundên Girê Ibrê, Îlcax, Şêxler, Zormezar, Qere Mezre ve Til Xezal köylerinin ağır silahlarla bombaladı.
ANHA, dün saat 16.00'da Dêrik’teki Qereçok Dağı’na iki kez SİHA saldırısı düzenlendiğini duyurdu.
Tişrîn bölgesinde çatışmalar
İşgalci Türk devleti, Tişrîn Barajı’nda halk nöbeti devam ederken bölgedeki köyleri bombaladı. Türk ordusu ve çetelerinin saldırılarına karşılık veren Minbic Askeri Meclisi savaşçıları ile barajın kuzeyinde çatışma yaşandı.
Halk, saldırıları dinlemiyor
Savaşçıların 8 Aralık’tan bu yana Tişrîn Barajı’na yönelik saldırıları kırarak görkemli bir direniş göstermesine eşlik eden halk, ortak mülkleri olan barajı hedef alan saldırıların durması için şehit ve yaralılar vererek ulaştığı Tişrîn Barajı’nda nöbet eylemini sürdürüyor. Soğuk havaya rağmen yurttaşlar, Suriye halkları için büyük öneme sahip Tişrîn Barajı’nı korumakta ısrarlı.
Devam eden direniş nöbetine destek için dün Cizîrê Kantonu’na bağlı Hesekê, Til Temir, Zirgan, Dirbêsiyê, Amûdê ve Şedadê kentlerinden yüzlerce kişi, Tişrîn Barajı’na doğru yola çıktı.
* * *
Şehit gazeteciler, Rojava'ya emanet
Katledilen Kürt gazeteciler Cihan Bilgin ve Nazım Daştan’ın cenazeleri, AKP iktidarı tarafından memleketlerine getirilmesine izin verilmemesi üzerine Rojava’da defnediliyor.
Kuzey ve Doğu Suriye’de haber takibi yapan gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin, Türk devletinin 19 Aralık'taki SİHA saldırısıyla katledildi. Katledilen gazetecilerin aileleri o günden beri cenazeleri almak için girişimlerde bulunuyor. Tüm girişimlere rağmen AKP iktidarı, cenazelerin getirilmesine izin vermedi.
Önce Nazım Daştan ve Cihan Bilgin’in cenazelerinin Qamişlo’dan Mêrdîn’in Nisêbîn (Nusaybin) ilçesinden getirtilerek ailelere teslim edileceği belirtildi. Qamişlo sınırına giden ailelere cenazeler verilmedi. Ardından cenazelerin Federe Kürdistan ile Kuzey ve Doğu Suriye arasında bulunan Sêmalka Sınır Kapısı’ndan aileleri tarafından alınarak Şirnex’ın Silopiya (Silopi) ilçesindeki Habur Sınır Kapısı’ndan memleketlerine götürüleceği belirtildi. Bu kapsamda Daştan ve Bilgin’in ailesinin de aralarında bulunduğu bir heyet, Habur Sınır Kapısı’ndan Federe Kürdistan'a geçmek istedi. Heyetin geçişine izin verilmemesi üzerine nöbet eylemi başlatıldı. İki gün süren nöbet eylemine rağmen AKP iktidarı, cenazelerin getirilmesine izin vermedi.
Daştan ve Cihan Bilgin'in cenazelerinin Qamişlo kentinde defnedileceği öğrenildi.