Türkiye toplumu ses çıkarmalı

• Colemêrg Belediye Eşbaşkanı Mehmet Sıddık Akış'ın İçişleri Bakanlığı tarafından görevden alınarak yerine Vali Ali Çelik'in kayyum olarak atanmasına karşı başlatılan eylemlere destek veren parti ve örgütler, ortak mücadeleye ve Türkiye toplumunun ses çıkarmasının önemine dikkat çekti.

EHP: Tek yumruk olmalıyız

Emekçi Hareket Partisi (EHP) Genel Başkanı Hakan Öztürk, Kürtlerin seçme ve seçilme haklarının gasp edildiğini söyledi. Öztürk, "Bugün Hakkari’de ihlal ediliyor ve iki dönem önce zaten büsbütün ihlal edilmişti. Bu dünyanın neresinde var? Kürt halkı her seferinde bir 'sorun' olduğunu dile getiriyor fakat herkesin dilinde bir 'kardeşlik' serüveni var. Türkiye'de şu an Hakkari ve İzmir eşit mi? Değil. O açıdan bütün Türkiye toplumunun buna ses çıkarması gerekiyor. Biz de bütün güçlerimizi birleştirip tek yumruk olmalıyız ve bu iktidarı göndermeliyiz" dedi. 

SYKP: Derhal iade etmeliler

Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Ebaşkanı Feray Yılmaz Mertoğlu da sosyalist partiler olarak buna dur demek zorunda olduklarını belirterek, "Kürt halkı yalnız değildir. Kürt halkının seçme seçilme hakkı gasp edilemez, halkın seçme ve seçilme hakkını derhal iade etmeliler. Hakkari Belediyesi Eşbaşkanı göreve iade etmeliler. Burada çeşitli hilelerle oy taşımalarla kazanamadıkları belediyeyi bu yolla alamazlar, buna asla müsaade etmeyeceğiz" şeklinde konuştu.

SODAP: 'Normalleşme', Kürt'e kadar

Sosyalist Dayanışma Platformu (SODAP) Temsilcisi Orhan Kok da Kürt halkının yanında olduklarını; iktidarın bu kadar saldırgan bir tavır sergilemesinden 'normalleşmenin' Kürtlere ve emekçilere uğramadığını gördüklerini söyledi. Kok, şunları dile getirdi: "Bir taraftan halkın belediyelerine gasp etmeye çalışırken diğer taraftan Rojava'yı kuşatma altına almaya orada çeşitli kazanımlarını yok etmeye dönük bir tasfiye politikası izliyor. Demokrasi güçleri daima Kürt halkının yanında olacaktır."

ESP: Birlikte yanıt vermeliyiz

Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Eşbaşkan Yardımcısı Beycan Taşkıran, iktidar rejiminin gasp dışında bir yol haritası çizemediğinin altını çizdi. Taşkıran, "Bu saldırı sadece Colemêrg halkına ve Türkiye halklarına değil, işçi sınıfına, emekçilerine, İstanbul, Adana, Ankara belediyelerine de yapılmış bir saldırıdır. Kayyum rejimini kabul etmemek lazım ve bunu reddetmek lazım. Bütün halkların Colemêrg halkının bu meşru hakkına sahip çıkarak, bu saldırıya birlikte yanıt vermek gerekiyor" şeklinde konuştu.

CHP: Herkes ortak tavır almalı

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, “Herkes kayyuma karşı ortak tavır almalı” çağrısı yaptı. 

CHP Adalet Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Gökçe Gökçen, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un Colemêrg Belediyesi’ne kayyum atanması hakkında yaptığı “Seçilmeye engel sabıkası yok, hakkında terör soruşturması varsa İçişleri Bakanlığının görevden alma yetkisi var” açıklamasını eleştirdi. Gökçen, şunları söyledi: “'Adalet’ Bakanı'nın açıklamaları durumun vahametini bir kez daha gösterdi. Öyleyse bundan sonra da seçilmiş belediye başkanları haklarında mahkeme kararı olmadan, yalnızca soruşturma açılarak görevden alınabilir, yerine meclisten de seçim yapılmadan kayyum atanabilir. Mahkeme kararı ve propagandası nasılsa peşinden gelecektir. Kişi suçlu ise nasıl seçime girmesine izin verildiği sorusu ise bu mantıkla hiç sorulamayacaktır. Bu da seçmene kurulan tuzağın göstergesi. Bu açıklamalar, uygulamanın devam edeceğinin işaretidir. Kayyum politikalarına karşı, demokrasiye inanan ve halkın iradesine saygı duyan herkes, siyasi görüş fark etmeksizin ortak tavır almak zorundadır.”