Depoya Allah giremez mi?
- Kocaeli'nin Gebze ilçesindeki Amazon deposunda çalışan işçiler, sendikal örgütlenme ve insani çalışma koşulları taleplerinden dolayı eylemde.
- Sendikal çalışma yapan işçilerin atıldığını belirten DGD-SEN Genel Başkanı, Amazon yöneticilerinin, ‘Biz izin vermezsek depoya Allah bile giremez’ dediğini söyledi.
Amazon işçilerinin, ücretlerinin iyileştirilmesi ve yasal sendikal haklarının tanınması için başlattıkları eylemin ilk gününde destek ziyaretinde bulunan HDP’li vekiller, “Bütün işçi arkadaşlarımızın yanındayız” dedi.
Depo, Liman, Tersane ve Deniz İşçileri Sendikası (DGD-SEN) öncülüğüne Kocaeli'nin Gebze ilçesinde bulunan Amazon işçileri, ücretlerinin iyileştirilmesi ve sendikal haklarının tanınması için Ceva-3 deposu önünde eyleme başladı. Eyleme, Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri Züleyha Gülüm, Musa Piroğlu, Kocaeli İl Örgütü, Gebze İlçe yöneticileri ve Gebze İşçilerinbirliği Derneği destek verdi.
DGD-SEN Genel Başkanı Neslihan Acar, Amazon yöneticilerinin, ‘Biz izin vermezsek depoya Allah bile giremez’ dediğini belirtti. Acar, “Buradaki arkadaşların işten atılmalarının sebebi ise sendikal çalışmalar yaptıkları ve sendikalı oldukları içindir. Kendileri, ‘ancak bizim onayımızla buraya sendika girer’ ve 'ancak bizim onayımızla siz burada çalışmaya devam edersiniz’ diyor. Yaklaşık 2 bin işçi burada enflasyon farkını kabul etmediklerini söyledi” dedi.
Depo değişikliğiyle sürgün
Vardiya çalışmasına gelen işçilerin patron tarafından tek tek çağırılarak depo değişikliğinin dayatıldığını belirten Acar, “İşçilerin bir kısmı depo değişikliğini kabul etti. Daha sonra işçiler yarı yoldan çevrilip haklarının iptal edildiğini, servislere binemeyeceklerini, Sancaktepe’den Esenyurt’tan başka illere depoya gitmezlerse çıkışlarının verileceği söylendi. Gece yarısı işçiler cebinde beş kuruş parası olmadan bir yerlere bırakılıyor” diye konuştu.
Yüzlerce işçi atıldı
Amazon yöneticilerini aradıklarını söyleyen Acar, eğer işten atmalar devam ederse direniş göstereceklerini aktardı. Yüzlerce işçinin işten atılacağını ifade eden Acar, “Atılan işçi arkadaşlarımız iş başı yapana kadar bu kapı önünde durmaya devam edeceğiz. Amazona söylüyoruz; biz burada ki depoyu kilitleyecek güce sahibiz. 2 bin işçiyle talepler karşılanana kadar gece gündüz bekleriz. Depolarınızı işgal ederiz, çıkartamazsınız. Atılan işçiler geri alınacak, içerideki mobing kesilecek, işçi sağlığı ve güvenliği önlemleri alınacak” diyerek taleplerini sıraladı.
Kölelik düzenine geçiliyor
HDP’li Züleyha Gülüm de aynı sorunların birçok iş yerinde yaşandığına işaret ederek, “Çünkü, burada artık işçi düzeni, kölelik düzenine doğru gidiyor. Çok daha fazla kölelik koşulları dayatılıp emek daha da çok ucuzlaştırılıyor. Amazon gibi şirketler, dışarıda sendikalaşan işçileri sömüremedikleri için bizim gibi ülkelerde istedikleri baskıyı yapacaklarını düşünerek geliyor. Amazon işçilerinin yanında olduğumuz gibi bütün işçi arkadaşlarımızın yanındayız” dedi.
Servetleri böyle büyüyor
HDP’li Musa Piroğlu ise işçilerin asgari ücretle ya da onun altında bir ücretle çalışmaya zorlandığını belirterek, şunları söyledi: “5 bin 500 TL asgari ücret açlık sınırının altında bir ücret. Daha tehlikeli bir şeyle yüz yüzeyiz. Amazon denilen şirket, dünyanın en büyük şirketlerinden biri ve yıllık cirosu onlarca ülkenin yıllık gelirinden yüksek. Patronu, dünyanın en zenginlerinden biri. Milyar dolarlarla oynuyor. Bütün servetlerini dünyanın her yerinde çalıştırdıkları işçilerin üzerinden alıyorlar.”
İktidara yüzümüzü dönelim
Nazilerin toplama kampının yenilenerek işçilere dayattıldığını kaydeden Piroğlu, şunları ekledi: "Biz toplama kamplarını sadece insanların öldürüldüğü yerler olarak biliyoruz ama toplama kampları birer çalışma kamplarıdır. Oradaki esirler ölene kadar çalıştırılmıştır. Nazi gardiyanları bugün Amazon yerlerinde şirket yöneticileri, şirket müdürleri ve şirket görevlileri olarak karşımızda duruyor. Karşılarına birlikte çıkmalı ve omuz omuza dövüşmeliyiz. Mücadeleyi büyütmek istiyorsak bu toplama kamplarının arkasındaki temel güce, iktidara yüzümüzü dönmek zorundayız. Birleşirsek kazanacağız.” KOCAELİ
Grevdekileri işçileri ziyaret
Sendika üyeliğinden dolayı işten atılan ve Tembelova Sanayi önünde grevde olan işçileri ziyaret eden HDP’li vekiller, işçilerle dayanışmayı sürdüreceklerini söyledi.
HDP İstanbul Milletvekilleri Züleyha Gülüm ve Musa Piroğlu, Petrol-İş Sendikası’na üye oldukları için Conta Elastik Ürenleri Fabrikası’ndan atılan ve 6 gündür Tembelova Sanayi önünde grevde olan üç işçiyi ziyaret etti. Eylemlerine ilişkin bilgi aldıktan sonra burada açıklama yapan Piroğlu, işçilerin sendikal haklarının önüne engeller konulduğunu belirtti. Piroğlu, “Patron, işçileri kötü ve köle koşullarında çalışmaya zorluyor. Binlerce işçi hayatını kaybediyor. Türkiye işçi cinayetlerinde Avrupa birincisi ve dünya üçüncüsü. Çok ciddi ve ağır meslek hastalıklarından dolayı binlerce işçi hayatını kaybediyor ya da sakat kalıyor. Her çeşit mobingi, baskıyı, hakareti uyguluyor. Asgari ücreti de bir lütuf gibi sunuyor” dedi.
Zenginliğin kaynağını emek hırsızlığa dayandırdıkları için işçinin örgütlenmesinden korkulduğunu kaydeden Piroğlu, işçilerin yanında olmaya devam edeceklerini söyledi.
Polis işçilere saldırdı
Hakları gasp edildiği için fabrika önünde eylem yapan işçiler, polis saldırısına uğradı.
İstanbul’un Tuzla ilçesinde faaliyet yürüten European T-shirt Factory (ETF) Tekstil fabrikası işçileri, ihbar ve kıdem tazminatlarının yanı sıra ödenmeyen maaş ve ikramiyelerinin ödenmesi için fabrika önünde başlattıkları eylem, 20. gününe girdi. ETF önünde eylemlerini sürdüren işçilere, dün polis saldırdı. Birçok işçi darp edilirken, birçok işçi de baygınlık geçirdi. Polis saldırısına tepki gösteren kadın işçilerden biri, “Ben buradan gitmiyorum. Ben kiracıyım, birçok arkadaşım kiracı, çocuk okutan var, üniversiteye evladını gönderen var. Biz merakımızdan mı buradayız günlerdir? Hakkımızı versin" diye konuştu.