• İtalyan hukuk öğrencisi Francesca Fabozzi, “Rêber Apo” diye hitap ettiği Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fikirleriyle tanışınca hayatının değiştiğini belirterek, “Fikirleri bir kadın olarak bana hitap ediyor ve yolumu açıyor. Fikirlerinden çok etkilendim. Aradığım birçok sorunun cevabını buldum” diyor. Fabozzi, Kürtleri ve mücadelelerini daha yakından tanımak için hızla Kürtçe öğrenmek istediğini de ekliyor. 

BERFİN DENİZ/FRANKFURT

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın kadın özgürlük mücadelesi dünya kadınları tarafından büyük ilgi görüyor. Küresel çapta 10 Ekim’de “Abdullah Öcalan’a Özgürlük” kampanyasına kadınlar aktif olarak katılırken, geçtiğimiz günlerde Paris’te yapılan Gençlik Konferansı’na da kadınların ilgisi yoğun oldu. Özellikle Rojava Devrimi ile Kürt Özgürlük Hareketi’ni daha yakından tanıma fırsatı bulan enternasyonalist kadınlar, “Jin jiyan azadî” sloganı etrafında kenetleniyor. Kadınlar, Öcalan’dan bahsederken, “Rêber Apo” diye hitap ediyor. 

‘Hayatım değişti’

Bu kadınlardan birisi de İtalyan Francesca Fabozzi. Geçtiğimiz ay Yeşil Sol Parti’nin kongresine giden ve Urfa’da gözaltına alınarak sınır dışı edilen enternasyonalistler arasında yer alan Fabozzi, ülkesinde Öcalan için yapılan eylemlerde de yerini alıyor. Birkaç yıl önce bir arkadaşı sayesinde Kürt Özgürlük Hareketi ile tanıştığını söyleyen 21 yaşındaki Fabozzi, hukuk öğrencisi aynı zamanda bir restoranda çalışıyor. Bu tanışıklıkla hayatının da değişmeye başladığını söyleyen Fabozzi, “Bu yeni süreçte yeni şeyler deneyimliyorum ve hayatıma yenilikler ekliyorum. Kendi toplumumu tanımaya, dünyada neler olup bittiğini öğrenmeye başladım” diyor.

Kısa ama dopdolu 

Arkadaşlarıyla sürekli özgürlük üzerine tartıştığını söyleyen Fabozzi, “Son aylarda Kürt Özgürlük Hareketi ve Rêber Apo’nun kitap ve makalelerini okumaya ve arkadaşlarla tartışmaya başladık. Bu kısa gibi görünen zaman benim için dolu dolu ve verimli geçti. Önder Apo’nun düşünceleri bizim toplumsal gerçekliğimize çok yakınmış” diyerek, Öcalan’ın fikirlerinden nasıl etkilendiğini anlatıyor. 

 

 

‘Fikirleri yolumu açıyor’

Fabozzi, “Rêber Apo’nun İtalyanca çıkan kitaplarını okuduktan sonra anladım ki fikirleri özellikle bir kadın olarak bana hitap ediyor ve yolumu açıyor. Fikirlerinden çok etkilendim. Aradığım birçok sorunun cevabını buldum” diyor.

Tüm dünyaya yayılan “Jin jiyan azadî” sloganının kendisi için de değerli olduğunu ifade eden Fabozzi, sisteme öfkeli olduğu kadar da gelecekten umutlu: “Benim için ‘Jin jiyan azadî’ sloganı çocukluğumdan beri içimde biriken kin, öfke ve ötekileştirmenin cevabı. Kadınların bu kadar zulüm gördüğü koşullarda kadın olmak zor. Bu sloganı ve hareketi tanıdıktan sonra aslında anladım ki bu kin ve öfke bir sevgiden geliyor. Bu sevgi tam da kadın olmamdan ötürü. Aslında benim öfkem çevremdeki sistemin kadına saldırısına yönelikmiş. ‘Jin jiyan azadî’ sloganı benim için umut demek. İnanıyorum ki umudumuzu korursak kadın olarak başaramayacağımız bir şey yok.”

‘Kürtçe öğreneceğim’

Fabozzi’nin hedeflerinden birisi de bir an önce Kürtçe öğrenmek. “Kürt ailelerini ve kültürünü merak ediyorum. Daha yakından tanımak, hikayelerini dinlemek, tarihlerini bilmek istiyorum. Bunun içinde bir an önce Kürtçe öğrenmeliyim. Egemen güçler bizi birbirimizden koparmaya çalışıyor biz de buna karşı daha çok yan yana duracağız” diyerek, bunun için emek vereceğini söylüyor.

Fikirlerine yenilecekler

Öcalan’ın İmralı Adası’nda rehin alınması ve tecrit edilmesinin kabul edilemeyeceğini söyleyen Fabozzi, “Bir insanın fikirleri bütün silahlardan güçlüdür. Güçlü silahlarına rağmen bir insanın fikirlerine yenilecekler” diyor.

Uluslararası devletler ve kurumların insan haklarını ayaklar altına altığını söyleyen Fabozzi, “Ben de bir genç kadın olarak bu mücadele içinde aktif rol ve sorumluluk alacağım. Eğer kendimizi ve çevremizi örgütleyebilirsek, bu sistemi yenerek, tecridi kırabiliriz” diyerek birlikte mücadele çağrısı yapıyor.

Herkes bu hareketi tanımalı

Dünyanın her yerinden insanların Kürt Özgürlük Hareketi’nde yer almasının kendisini çok etkilediğini de sözlerine ekleyen Fabozzi, “Herkes Kürt Özgürlük Hareketi ve Önderliğini tanımalı. Hareketin felsefesinden çok etkilendim ve çok fazla güç alıyorum. Yeni bir gerçeklik, yeni bir fikir. Kapitalist sistemin dayattığı yaşamı reddetmeli ve yeni yaşamı bu paradigmayla kurmalıyız. İnsanların yeni fikirleri öğrenmesi yeni bakış açılarına sahip olmaları için iyi bir fırsat. Önder Apo’nun paradigması umut ve yeni bir yaşam demek. Tek başına değiliz örgütlenerek, beraber direnebilir ve mevcut sistemi parçalayabiliriz” diyor.

*****

 

 

Gençler için yeni perspektif

Almanya’nın Hamburg kentinde yaşayan Marie Schmidd de İsviçre’de Şubat ayında Öcalan’ın fiziki özgürlüğü için yapılan yürüyüşe katılmış. Sonrasında Nisan’da Hamburg’da Öcalan’ın fikirlerinin tartışıldığı “Kapitalist Moderniteye Meydan Okumak” paneli ve Eylül ayında yapılan “Özgürlük Yolculuğu” eylemine de katılana Marie, “Önder Apo'nun fikirleri biz gençler için yeni bir perspektif ifade ediyor” diyor.

Toplumsal perspektif

Üniversite’de siyaset bilimi okuyan Marie, şimdiye kadar Öcalan’ın bazı yazıları ve kitaplarını okuduğunu söyleyerek, “Devrimci ve aktivistler olarak değiştirmek istediğimiz çok şey var. Bu anlamda Önder Apo’nun beni en çok etkileyen düşüncesi toplumsallığa yönelik bir perspektif sunması” diye anlatıyor.

‘Kendimi derinleştireceğim’

Marie, Öcalan’ın görüşleri ve felsefesi hakkında birçok kişiyle tartışma yürüttüğünü kaydederek, “Benim ve Kürtler için Önder Apo tam olarak aynı anlamı ifade etmiyor olabilir. Fakat bu anlamda da kendimi derinleştirme anlandırma arayışındayım ve Önder Apo’nun fiziki özgürlüğü için birlikte mücadele etmeliyiz” şeklinde konuşuyor.

 

*****

 

 

Kadınlar öncü olmalı

Kürt Özgürlük Hareketi ile 3 yıl önce tanışan Kosta Rika ve Kenya’ya okul için gitmiş ve gönüllü çalışmalarda yer alan Emma da şu anda İskoçya’da yaşıyor. Aynı zamanda politika öğrencisi olan 26 yaşındaki Emma, bu süreçte Öcalan ve Kürtler üzerine birçok kitap okumuş. Emma, “Kitaplardan Kürtlerin yaşadığı acıları, taleplerini ve düşüncelerini anladım. Öcalan, esaret altındaki milletin kendini nasıl kurtarabileceğini çok iyi anlatıyor” diyor.

Sessizlik utanç verici

Emma, özellikle genç kadınlardan çok etkilediğini ve kadınların enerjisinden güç aldığını söylüyor: “Rêber Apo kadın haklarına çok önem verdi ve kadının öncü olması gerektiğini belirtti. Kadınlar bu mücadeleyi yükseltebilir.” Öte yandan, Öcalan’ın paradigmasının devletlerin gözünü korkuttuğunu ifade ederek şunları ekliyor: “Bu yüzden İmralı’da devam eden 24 yıllık esaret ve tecride seslerin çıkartmıyorlar. Bu çok utanç verici bir durum.”