Kürkçü: ‘Kürt medyasıyla yeniden öğrendik
Yurt Dışı Haberleri —
- Gecemize konuşmacı olarak katılan Türkiye Devrimci Hareketinin önderlerinden ve HDP Onursal Başkanı Ertuğrul Kürkçü, Rêber Öcalan’ın Kürt halkını ayağa kaldırışını anlattı. Kürkçü, “Kürt medyası bir millet olmak ve kendini anlatmak açısından önemli bir rol oynadı. Kendi milletini yeniden doğururken aynı zamanda Türkiye’ninde yeni baştan inşaasının kapılarını açtı” dedi.
- Yazı İşleri Müdürümüz Luqman Guldivê, 1898’de Kurdistan gazetesi ile başlayan mücadelenin devamcısı olduğumuzu dile getirerek, “Mexmur’da Deniz, Şengal’de Nûjîyan, Silemaniye’de Nagihan ve Rojava’da Seyit Evran arkadaşlarımızın kalemleri Kürt halkının özgürlüğü ve mücadelesini yazdı ve bize bu mirası bıraktılar” dedi. Roger, özgür basının ilkesinin ‘kendin ol’ ve ‘dayanışmayı büyüt’ olduğunu vurguladı.
M. ZAHİT EKİNCİ/FRANKFURT
Gazetemiz Yeni Özgür Politika’nın gelenekselleşen Almanya Frankfurt kentindeki dayanışma gecesi çocuk-yaşı, kadın-erkek çok sayıda okur ve takipçisi ile birlikte gerçekleşti. Stadthalle Bergen salonunda düzenlenen dayanışma gecesine Almanya’nın birçok kentlerinden gelen okur ve Kürt özgür basın direnişini sahiplenen aileler ve dostlar katıldı.
Gecede Ali Baran, Koma Rêya Haq, Gülseven Medar ve Rotînda sahne aldı.
Dayanışma gecesi yakın zamanda Rojava’da şehit düşen Kürt gazeteci Seyit Evran’a adandı. Gecenin sunumunu gazeteci Berfîn Hezil yaptı. Hezil, “bu anlamlı geceyi Kürt gazeteci Seyit Evran şahsında özgür basın geleneğinden günümüze şehit düşenlere ithaf ediyoruz” dedi.
Özgür basın şehitlerinin fotoğraflarıyla donatılan salonda "Kalemleri yerde kalmayacak", “Gerçekler karanlıkta kalmayacak” yazılı pankartlar asıldı.
Kendi hikayemizi anlatıyoruz
Şehitler için saygı duruşu ardından başlayan gecede Yeni Özgür Politika’nın Yazı İşleri Müdürü Luqman Guldivê ve HDP onursal üyesi Ertuğrul Kürkçü birer konuşma yaptı. Loqman Roger, “Mücadelemiz 125 yıl önce Kahire’den 1898’de Mikdat Midhat Bedirxan öncülüğünde ‘Kurdistan gazetesi’ olarak yayına başladı. Midhat Bedirxan Kurdistan gazetesinin ilk sayısında Kürt halkına bilgileri ulaştırmak ve aydınlatmak istiyordu. O günden beridir kendi hikayemizi anlatıyoruz” diye konuştu.
Şehitlerimizin mirasını devr aldık
Basın şehitlerini anarak konuşmasına devam eden Guldivê, “Mexmur’da Deniz, Şengal’de Nûjîyan, Silemaniye’de Nagihan ve Rojava’da Seyit Evran arkadaşlarımızın kalemleri Kürt halkının özgürlüğü ve mücadelesini yazdı ve bize bu mirası bıraktılar. Bu mücadalede temel esas ‘kendin olma’ üzerine yazıldı, aktarıldı ve sürdürüldü. Et, kemik, kan olarak değil, insanlar kendi bilinçleriyle varoldu. Bu mücadele kendi bilgisini ve hikayesini yaratmaktan geçer. İşte şehitlerimizin hikayesi bu geleneğin kendisidir” diye belirtti.
Dayanışmayı büyütelim
Guldivê, “Bizler bu değere layık olacak şekilde 28 yıldır Yeni Özgür Politika Gazetesi olarak Avrupa’da bu geleneği sürdürmeye çalışıyoruz. İnsanların asıl özgürlüğü bu bilgilerden geçer ve bu bilgi ve haberleri aktarırken dayanışma çok önemli” diyerek dayanışma çağrısı yaptı. Roger, özgür basın geleneğinin amaçladığı esasın ‘kendin ol’ ve ‘dayanışmayı büyüt’ ilkesi olduğunu vurguladı.
Avrupa’daki tek Kürtçe gazete: Politik Azad
Politika Azad’ın Avrupa’da Kürtçe yayın yapan tek gazete olduğunu söyleyen Luqman Guldivê, “Bu çocuklar için çok önemli. Dayanışma ruhuyla hem kağıt olarak hemde dijital ortamda yayın hayatımızı sürdürmeye devam ediyoruz. Tekrardan özgür basın şehitleri önünde sözümüzü burada yenileyerek mücadelemizi sürdüreceğiz” diye konuştu.
Basın şehitlerini selamlıyorum
HDP onursal üyesi Ertuğrul Kürkçü ise konuşmasında Kürt basın geleneğinin önemine vurgu yaparak, “Bu gelenekten gelenlerin ne gibi zorluklarla geldiğini biliyoruz. Sadece Kürtler için değil aynı zamanda Türkleri de uyandırmak için hayatlarını ortaya koydu. Başta Özgür Gündem, Özgür Ülke Gazetesi olmak üzere Apê Musa ve öğrencilerini olmak üzere özgürlük davasına hizmet etmiş bütün basın şehitlerini sevgiyle, saygıyla, onurla selamlıyorum” diye belirtti.
Kürt medyası ile yeniden öğrendik
Kürkçü, Kürt medyasının Kürt gençlerinin üzerinde ciddi bir uyanış ruhu uyandırdığını söyleyerek, “Kürt gençleri, Kürt halkı Medya TV, Özgür Gündem ile yeniden doğdu. ne gibi zorluklarla geldiğini biliyoruz. Kürt gençlerin hepsi ya gazeteci ya da avukat olmak isterler. Çünkü bir davayı savunabilmek için sözün öneminin ne kadar yüksek olduğunu ve buna ne kadar ihtiyaç olduğunu Kurdistanlıların kendisi kadar hiç kimse bilemez. Kürt medyası bir millet olmak ve kendini anlatmak açısından önemli bir rol oynadı. Kendi milletini yeniden doğururken aynı zamanda Türkiye’ninde yeni baştan inşa etmenin kapılarını açtı” diye konuştu.
Kürkçü, ayrıca Türkiye Devrimci Hareketi’nin Kürt Özgürlük mücadelesi ile sırt sırta mücadele veren, Kürt Özgürlük Mücadelesini tümden savunan ve destekleyen bir hareket olduğunu vurguladı.
Bombalar hepimizin evine düşüyor
Rojava’da Türk devletinin artan saldırılarına dikkat çeken Kürkçü, “Rojava’da her eve atılan bomba, her sıkılan kurşun kendi evimize atılıyor. 1990’larda Serok Apo’nun misafiri olarak Rojava’da, Efrin’de, Qamişlo’da yeniden yaşamın nasıl inşa edildiğini kendi gözlerimle gördüm. Orada anneler küçük çocukların kazaklarına kendi elleri ile “Ez Kurdim“ sözlerini dikerek o çocukları büyütüyorlardı. Geçtiğimiz yıllarda DAİş’e karşı büyük bir mücadele, büyük bir güç ike nasıl mücadele ettiklerini, insanlığın kendisini yaştamaya, nasıl kendi öz yönetimi ile köy köy, kasaba kasaba, kent kent, örgütlenen bir hayatı hepimiz gördük” dedi.
Gelenek devam ediyor
“Her gün enselerine sıkılacak kurşunu göze alarak haber peşinde koşan, haberi yazıya fotoya dönüştüren bu sessiz kahramanlarımız olmasaydı bugün Kürt Özgürlük Mücadelesi, Türkiye’nin ortak demokrasi hukuk mücadelesi eksik kalacaktı” diyen Kürkçü, bu mücadeleyi dünyaya taşıyan özgür basın geleneğinin bir halkası olan Yeni Özgür Politika Gazetesi’nin mücadeleyi ve davayı Almanya’dan aktarmaya devam etttiğini söyledi.
Konuşmaların ardından sanatçı Ali Baran, Koma Rêya Haq, Gülseven Medar ve Rotînda sahne aldı. Dayanışma gecesi ilerleyen saatlerde Türk devletinin Rojava’ya dönük işgal saldırıları KDP’nin Türkiye ile yaptığı ile işbirliği atılan sloganlar ve zılgıtlar eşliğinde sonlandırıldı.
Gazete gözümüz, kulağımız
Dayanışma gecemize katılan Kurdistanlılar “Yeni Özgür Politika diasporada yaşayan Kürdistanlıların beyni ve gözü. Gazetenin yaşatılması ve sahiplenmesi gerekiyor” diyerek duygu ve düşüncelerini bizimle paylaştı.
Gazetemizin eski abonelerinden olan 66 yaşındaki Elbistanlı emekçi Kamil Durgun, beni Frankfurt tren istasyonundan aldı. Yolda beni dayanışma gecesine götürürken telefonla etkinliğin yapılacağı adrese yönlendiriyor. 1980’lerden beri yurt dışında yaşayan Durgun, “Özgür Politika gazetesine ilk çıktığı günden beri aboneyim. Ondan öncede Türkiye'den gazeteler isteyerek gündemi takip ediyordum. Gazete bizim beynimiz, kulağımız ve gözümüzdür. Herkes mutlaka gazeteye abone olmalı. Umarım gazetemiz tekrardan bayilerde satışta olur” dedi.
Her eve girmeli
İç Anadolu Kürtlerinden Konya Cihanbeyli 63 yaşındaki Ömer Koyuncuer 26 yıldır gazetemizin abonesi. Yaşadığı Hanau bölgesinde birçok insanı abone yaptığını söyleyen Koyuncuer, “Gazete için yapılan tüm dayanışma etkinliklerinde görev alıyorum. Gazeteye sahip çıkmak yurtseverlik gereklerimizden biri. Kendine yurtseverim diyen herkesin evine Yeni Özgür Politika girmeli” diye belirtti.
Basın ortak hafızamız
Etkinliğin güvenliğinde Kurdistan’dan yeni gelen gençler var. 10 aydır burada olduğunu söyleyen Bilal Özdemir, “Görevli olup olmayacağımı sorduklarında seve seve kabul ettim. Basın halkımızın tarihsel belleği ve ortak hafızasıdır. Sömürgeciler halkımızı eğitimsiz bırakmak ve ulusal mücadelelerinden uzak tutmak için her şeyi yapıyor” dedi.
Yalnızca bir gazete değil
Mazlum Eraslan da yeni gelen gençlerden. Gazetenin Kürt halkının nefesi ve gören gözü ve işleyen vicdanı olduğunu söyleyen Eraslan, “Herkes mutlaka gazeteye abone olmalı. İşverenler de gazeteye reklam ve ilan vererek maddi anlamda katkı sunmalı. Politika yalnız gazete değil, Bu gazetenin çıkmasında bir çok insanın kanı ve emegi var” dedi.
Foto: Deniz BABİR, Osman ÇAKIR, M. Zahit EKİNCİ