Lahey’de Erdoğan yargılanmalı
- HEDEP Eşbaşkanı Tülay Hatimoğulları, “Rojava’da Kürt halkının ve küçücük bebeklerin nasıl katledildiğini unutuyor. Lahey’de yargılanacak o kadar insan var ki bunlardan biri de Erdoğan’dır” dedi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HEDEP) Eşbaşkanı Tülay Hatimoğulları, partisinin Meclis Gup Toplantısı’nda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Netenyahu Gazze kasabı olarak tarihe geçti ve Lahey’de yargılanmalı’ dediğine işaret eden Hatimoğulları, “Örnek olarak da Miloseviçi veriyor ama Rojava’da savaş suçu işleyen iktidarın mimarı olduğunu unutuyor. Rojava’da Kürt halkının ve küçücük bebeklerin nasıl katledildiğini ve buradaki payını unutuyor. Lahey’de yargılanacak o kadar insan var ki; bunlardan biri de Erdoğan’dır” dedi.
Kurdistan’da yaptıkları ziyaretlere işaret eden Hatimoğulları, Kürt halkı üzerinde Çöktürme Planı’nın bir parçası olan kayyum rejimine dair örnekler de verdi. Hatimoğulları, “Suruç’ta şununla karşılaştık. Birçok kayyum atanmış; belde, ilçe illerimizin sokaklarında olduğu gibi her yer toz duman. Yolları kazmışlar. Saray tarafından atanmış olan memur kayyum; sanki o halktan intikam alsın diye görevlendirilmiş. Kendilerine oy vermemiş olanları adeta sokaklarda toza toprağa boğarak, kenti, yaşamı felç ederek adeta işkence yapma görevi verilmiş kendisine. Suruç halkının bu kayyumlara karşı iradesini gördük. Sadece Suruç değil, kayyum atanmış bütün belediyelerde o beton duvarları yıkma iradesini gördük. Söz veriyoruz o betonları paramparça edeceğiz” diye konuştu.
Kimyasal silah kullanıyorsunuz
Saray yargısının kararıyla TTB Merkez Konseyi’nin görevden alınıp yerine kayyum atandığını anımsatan Hatimoğulları, şöyle devam etti: “TTB Başkanı sevgili Şebnem Korur Fincancı, kimyasal silahlar konusunda ‘ciddi araştırmalar yapılmalı’ dedi. Kürt gençleri üzerinden kimyasal silah kullanıldığını biz bu kürsüden defaatle söyledik. Güney Kurdistan’da kimyasal silah kullanıldığını biz defaatle söyledik. O kimyasal silahları kullanmaktan vazgeçmek yerine, bunu söyleyenleri yargılamak; gerçekten söyleyecek kelime bulmakta zorlanıyoruz. Her şeyi ayaklar altına alan ahlaki ve hukuki her türlü çöküntüye imza atan bu iktidarın işi olabilir, başkasının işi olamaz. Boyun eğdiremediklerine, biat ettiremediklerine, kendi istedikleri gibi olmayan herhangi bir kurum, herhangi bir meslek odasına kayyum atamayı kendinde hak gören bu anlayışı kınıyoruz. Dün olduğu gibi bugün de TTB’nin yanındayız.
Tüm renkleri aday göstereceğiz
Yerel seçimler için partimize başvurular yoğun bir şekilde devam ediyor. Adaylarımızı en geniş kent uzlaşısıyla seçeceğimizi, belirleyeceğimizi kamuoyuna ifade etmiştik. Her yerde olduğu gibi erkek egemen anlayışa karşı kadınların, gençlerin ve engellilerin bir adım öne çıkmasını istiyoruz. Toplumun tüm inançlarını, renklerini ve seslerini bizler bu dönemde Türkiye’nin dört bir yanında aday göstereceğiz. Her yerde kazanmak için yola çıkıyoruz. Bölge belediyeleri için ellerini ovuşturanlar bilsin ki onlara oradan ekmek çıkmaz. Halklarımız, partimizin etrafını öyle bir sarıp sarmalayacak ki, kayyumları oradan öyle bir söküp atacak ki, bir daha gelmemek üzere gidecekler.
Kayyumlar ıçukurlarına gömeceğiz
O topraklar bizim toprağımız. İl il, ilçe ilçe, mahalle mahalle, köy köy, il ve ilçe örgütlerimizle beraber bizler tam takım sahadayız. Sadece Kurdistan’da değil her yerde sahadayız. Elini sıkmadığımız, kapısını çalmadığımız hiç kimse kalmayana dek sokaktayız. Her mahallenin, sokağın partimizin bayraklarıyla renklendirmek üzere halkımıza söz verdik ve biz o sözümüzü yerine getireceğiz. İrade hırsızlarına karşı halkın iradesi kazanacak ve halklarımız büyük bir tarih yazacak bu seçimlerde. Gaspçılar, kayyumcular, darbeciler, halk düşmanları siz kaybedeceksiniz. Halka karşı örülen bütün duvarları halkımızla birlikte paramparça edeceğiz. AKP-MHP kayyumlarını kendi çukurlarına göndereceğiz.” ANKARA