Politik Kürt 'iyi halli' değil!
- Tahliyesi 5 kez uzatılan 30 yıllık tutsak Nedime Yaklav, "Kürt ve politik oldun mu iyi halli değilsindir. Mesaj çok açık; kendini inkar et, yok say ve hiçleş" dedi.
Tutsak Nedime Yaklav, tahliyesini 5 kez uzatan İdare ve Gözlem Kurulu’nu “adalet kurumunun bürokratik kanseri” olarak nitelendirerek, kanunilek ilkesinin merkezi talimatla hiçe sayıldığını söyledi.
İHD'nin hasta tutsaklar listesindeki 31 yıllık tutsak Nedime Yaklav, Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutuluyor. Yaklav, 1 Nisan 2023’te ceza infazını tamamlamasına rağmen tahliye edilmiyor. Cezaevi İdare ve Gözlem Kurulu, Yaklav'ın tahliyesini iki kez üçer ay, iki kez 6'şar ay ve 22 Ağustos’ta ise 9 ay uzattı. Yaklav'ın tahliyesinin uzatılmasına ise "iyi halli olmaması" gerekçe gösterildi.
Mesaj açık; kendini inkar et!
Tahliyesinin 5 kez uzatılmasına dair avukatları aracılığıyla MA'dan Hivda Çelebi'nin sorularını yanıtlayan Yaklav, İdari ve Gözlem Kurullarını "Adalet kurumunun bürokratik kamburu veya kanseri" olarak nitelendirdi. Kurulların “iyileştirme" adı altında tutsaklara pişmanlık dayattığını söyleyen Yaklav, "Pişman mısın?’ demek öylesine sıradan bir soru değil. Her kim bu soruyla karşılaşırsa şu ana kadar yaşadığı tüm hayatı inkar etmekle karşı karşıya kaldığını bilir. ‘Pişman mısın’ diye soranlar, bununla yetinmez. ‘Bundan sonra ne yapacaksın?’ sorusuyla da geleceğine bağlayıcılık koyar. Mesaj çok açık; kendini inkar et, yok say ve hiçleş” dedi.
Aynı yerden talimat alıyorlar
Yaklav, yasalara göre 30 yıllık tutukluluğun ardından tahliye edilmesi gerektiğini hatırlatarak, şöyle devam etti: "Bu durumu konuştuğumuz kurul başkanı, yani cezaevi birinci müdüresi, ‘Ben bağlı bulunduğunuz infaz türü konusunda nasıl işlem yapacağımı bilmiyorum. Bana verilen talimat 5275 sayılı Kanun’un 89’uncu maddesidir. Bunu size uyguluyorum’ diyebiliyor. Yani benim tabi olduğum bir infaz türünü bana uygulayamıyor. İtirazlarda bulunup infaz yasasının uygulanmasını istedik ama tümü reddedildi. Bağlı dahi olmadığım bir infaz türü uygulanarak aleni bir şekilde hukuka aykırılık yapılıyor. Tüm bu kurumlar belli ki aynı yerden talimat almış.”
Kürt oldun mu tamamdır
Politik tutsaklar için “iyi halli olma” durumunun olmadığını kaydeden Yaklav, “Firar da etsen, yüzlerce disiplin cezan da olsa ya da hiçbir şey yapmamışsan da fark etmiyor. Kürt ve politik oldun mu iyi halli değilsindir. Kanunilik denilen ilkeyi hiçe sayıyorlar. ‘Suç’ ve ‘ceza’ denkliği olmadığı gibi, yalan ile ‘suç’ üretilmeye çalışılıyor” dedi.
Sincan'a özgü kurul
Yaklav, hiçbir cezaevinde uygulanmayan ‘Alt İdare Gözlem Kurulu’ yapısının Sincan Cezaevi'nde uygulandığına işaret ederek, şunları belirtti: "Bizlerin ve avukatların onca başvurusuna rağmen aslında hiçbirimiz kurula çıkmadık. Buna rağmen ‘iyi halli’ olmadığımıza dair raporlarda, ‘kurulu tanımıyor’, ‘mülakata katılmıyor’ gibi asılsız gerekçeler gösterilebiliyor. Resmi belge ve kamera kayıtlarına karşın iftiraya uğruyoruz. İtirazlar ile de sesimizi kimseye duyuramıyoruz." ANKARA
* * *
Islık ve halaya ceza
Batman T Tipi Kapalı Cezaevi'nde 15 tutsağa ıslık ve alkışlar eşliğinde halay çektikleri gerekçesiyle 15 günlük hücre cezası verildi.
Kürtçe şarkılar eşliğinde halay çeken kişilere dönük gözaltı ve tutuklama furyası gündemdeki yerini korurken, Batman T Tipi Kapalı Cezaevi'nde de 15 tutsağa ıslık ve alkışlar eşliğinde halay çektikleri gerekçesiyle "Örgüt propagandası yapmak" iddiasından 15 günlük hücre cezası verildi. Ceza kararında, tutsakların "halay çektikleri", "ıslık çaldıkları" ve "halay bitiminde alkış tutukları" tespitine yer verildi.
Hücre cezası verilen tutsaklar, suçlamalara karşı yazılı savunma yaptı. Savunma sonrası Cezaevi İdaresi Disiplin Kurulu, "PKK propagandası yaptıklarını" iddia ederek, "(…) yapmış oldukları eylemin ceza infaz kurumunda suç teşkil ettiği, bu tür eylemin yapılıp cezasız kalması diğer tutuklu ve hükümlere kötü örnek teşkil edeceği ve aynı yola tevessül edecekleri, bunun kurum güvenliği idarenin uygulanması gereken iyileştirme faaliyetleri açısından zafiyet yaratacağı, hem de hükümlü ve tutukluların haklarının kullanımı yönünde engel oluşturacağı, kurallara uyulmamasının, müessif olaylara sebebiyet vereceği, suçunun sabit olduğu bu nedenlerle hükümlü ve tutukluların disiplin cezası ile cezalandırılması gerektiğine karar verildi" dedi. BATMAN
* * *
82 yaşındayım, yerim cezaevi mi?
Tahliye edilen 82 yaşındaki Makbule Özer, cezaevinde iki kez düştüğünü belirterek, "Korkmasalardı beni apar topar cezaevine götürüp, aynı şekilde bırakmazlardı. 70-80 yaşındaki insanların yeri cezaevi olmamalı" dedi.
Wan’ın Artemêt (Edremit) ilçesinde "Örgüte yardım etmek" iddiasıyla 9 Mayıs 2022'de tutuklanan ve 7 Eylül'de tahliye edilen 82 yaşındaki Makbule Özer, Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) "cezaevinde kalabilir" raporu sonrası 22 Nisan 2024’de yeniden tutuklandı. Özer, 254 günlük tutsaklığının ardından cezasını tamamlayarak 31 Ağustos'ta tahliye oldu. Tahliye edildiği günden bu yana kendisini ziyaret edenleri karşılayan Özer, MA'ya konuştu.
İki kez düşüp başımı çarptım
Kendisinin apar topar alınarak ikinci kez cezaevine götürüldüğünü söyleyen Özer, "Benim için bu kez çok kötü geçti. Cezaevinde iki kez düştüm, kafamı yere çarptım ve halen başım ağrıyor. Yine birçok kez ranzadan da düştüm ve sıkıntılar çektim. Sabah sayım için kapıyı vurup içeriye giriyorlardı, bu benim çok zoruma gidiyordu ve kahroluyordum" dedi.
Ben isırtlarında taşıyorlardı
Yaşlı ve engelli olduğu için kendisine bakamadığını anlatan Özer, "Oradaki arkadaşlar benimle ilgileniyorlardı. Banyomu onlar yaptırıyordu, elbiselerimi yıkıyorlardı. Benim gibi yaşlı olan Hanife Aslan vardı. Tuvalete gitmek, koğuşun merdivenlerinden çıkmak-inmek bizi çok zorluyordu. Tutuklular beni sırtlarına alıp merdivenden aşağıya indiriyordu" diye konuştu.
Cezaevinin hasta tutsaklarla dolu olduğunu söyleyen Özer, şöyle devam etti: "O hastaları hastaneye götürdüklerinde insan gözyaşlarını tutamıyordu. Zindan içinde zindan yaşatıyorlar. 70-80 yaşındaki insanların yeri cezaevi olmamalı. Bizden niye bu kadar korkuyorlar? Korku olmasaydı bunu yapmazlardı. Korkmasalardı beni apar topar cezaevine götürüp aynı şekilde bırakmazlardı." WAN
* * *
İmralı için yeni başvuru
Asrın Hukuk Bürosu avukatları, 42 aydır haber alamadıkları müvekkilleri ile görüşmek için yeni bir başvuruda bulundu.
İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'nde tecrit koşulları altında rehin tutulan ve 42 aydır kendisinden haber alınamayan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile Ömer Hayri Konar, Hamili Yıldırım ve Veysi Aktaş'ın avukatları yeni bir başvuru yaptı. Bu kapsamda avukatlar Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı ve İmralı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü'ne başvuruda bulundu. Başvurular, Asrın Hukuk Bürosu avukatlarından Suzan Akipa, Cengiz Yürekli, İbrahim Bilmez ve Emran Emekçi tarafından yapıldı.
Avukatların görüşme başvurularının çoğuna yanıt verilmiyor. Bursa İnfaz Hakimliği tarafından verilen yanıtlarda ise "disiplin cezaları" gerekçe gösterilerek avukat görüşleri 6 aylık periyotlarla yasaklanıyor. Son 6 aylık avukat görüş yasağı kararı ise, 3 Mayıs 2024'te Bursa İnfaz Hakimliği tarafından verildi. Öcalan'a 8 yılda en az 13 kez 6 aylık avukat görüş yasağı verilmiş oldu. BURSA