Rojin’i kim kaybettirdi? Devlet neden sessiz?

• Üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş iki haftadır kayıp. Devlet aileye tek bir açıklama yapmazken, Rojin’in halası Özlem Ağıraslan, “Sadece Rojin için değil bütün kadınlar için konuşuyorum. Bu nereye kadar böyle devam edecek? Genç bir kadından günlerdir nasıl haber alınamıyor onu sorgulamak lazım” dedi.

MEDİNE MAMEDOĞLU/AMED

Wan Yüzüncü Yıl Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü Öğrencisi Rojin Kabaiş 14 gündür bulunamıyor. Üniversite kampüsünde bulunan yurtta 27 Eylül akşamı yemek yiyip dışarı çıkan ve sahilde bir koltukta oturduktan sonra kamera açısından kaybolan Rojin’den bir daha haber alınamıyor. Kayıp ihbarı üzerine yurt öğrencilerinin sahilde bulduğu Rojin’e ait telefon ve kulaklık yurt müdürlüğüne teslim edildi. Yurt müdürlüğü ise durumu ciddiye almayarak hem aileye hem de emniyete bir gün sonra haber verdi.

İntihar edecek biri değil

İhbar sonrası arama çalışmaları başlatılırken, yoğunluk Wan Gölü ve çevresine verildi. Kendilerine geç haber verilmesi nedeniyle baba Nizamettin Kabaiş yurt yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulunurken, aile aramaların genişletilmesini istiyor. Yetkililer, Rojin’in gölde olması halinde bugüne kadar çoktan bulunacağını söylerken, kaçırılma ihtimali ise günden güne güçleniyor. 

İntihar iddialarını yalanlayan aile üyeleri Rojin’in yemekten sonra annesini arayarak 11 dakikalık bir telefon görüşmesi gerçekleştirdiğini ve konuşmasında herhangi bir farklılık olmadığını belirtti. Ailenin bekleyişi sürerken, kentte o gün yurda gelen araçlar ve okul ve yurt çevresinde bulunan şüpheli durumlar inceleniyor.

Bu böyle gitmez

Rojin Kabaiş’in halası Özlem Ağıraslan, yeğeninin kaybolma sürecini 2020 yılında kaybolan ve hala bulunamayan Gülistan Doku’nun kaybolma sürecine benzeterek, “Gülistan’ın başına gelenler ortaya çıkarılsaydı bunlar yaşanmazdı” dedi. 

Ağıraslan konuşmasını şöyle sürdürdü: “Günler geçti yeğenimden hala haber yok. Gülistan’dan durumu farksız, Rojin de üniversite öğrencisi Gülistan da öyleydi. İkisi de suyun kenarındaydı. Eğer Gülistan’a ne olduğu, başına ne geldiği araştırılsaydı belki Rojin’in başına böyle bir şey gelmeyecekti. O kadar kamera ve görüntüye rağmen günlerdir bir tek gelişme yok. Narin’e ne oldu hala bilmiyoruz. Bunlardan güç alan erkekler var. Bunun önüne geçmek lazım. Sadece Rojin için değil bütün kadınlar için konuşuyorum. Bu nereye kadar böyle devam edecek. Artık ‘yeter’ dememiz gerekiyor. Genç bir kadından günlerdir nasıl haber alınamıyor onu sorgulamak lazım. Bir an önce Rojin’in bulunmasını istiyoruz.” 

Artık adalet işlemeli

Kadına yönelik işlenen suçlarda yürütülen cezasızlık politikalarını eleştiren Ağıraslan, yasaların işletilmesi çağrısında bulundu: “Kadınları katledenler, kaybettirenler en ağır cezayı alsın. 'Başkasının başına geldi bizim başımıza gelmez' diye bir şey yok. Kadınların ayağa kalkıp sesini tüm dünyaya duyurması lazım. Biz ses çıkarmadıkça bu durum değişmeyecek. Biz kimsenin esiri ya da namusu değiliz. Kirli eller üzerimizden kalksın. Zorluklarla, bunca yoksulluğun içinde çocuklarımızı okutup üniversiteye gönderiyoruz ama buna da izin vermiyorlar. Bunu yapanlar en ağır şekilde cezalandırılsın. Suç işleyen erkekler cezasız kalkmasın. Annelere, kadınlara el uzatanlar cezasız kalmasın. Kayıplara, şiddete sessiz kalmayın. Biz kalmayacağız. Devlet artık adaleti işletmeli.”