• Kürtler İmralı tecrit rejimine karşı Avrupa’nın 50 farklı merkezinde 1-12 Ekim tarihleri arasında eylem düzenleyecek. KON-MED Almanya Basın Sözcüsü Mazlum Karagöz, "Tecrit savaş ve çözümsüzlük getiriyor. Tamamen tecridin kaldırılmasına odaklanmış durumdayız" dedi. 
• Kürt halkının enternasyonalist dostlarının 10 Ekim 2023’te başlattığı ‘Abdullah Öcalan’a Özgürlük, Kürt Sorununa Siyasi Çözüm’ hamlesinin sürdüğüne dikkat çeken Karagöz: “Tecrit politikası yıllardır devam ediyor ve mutlak tecride karşı mutlak bir sessizlik gelişmiş durumda”

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan İmralı F Tipi Kapalı Cezaevi’nde 42 aydır mutlak tecrit altında tutuluyor. İmralı’da uygulanan tecrit rejimine karşı Kürtler ve dostlarının başlattığı “Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa çözüm” kampanyası da sürüyor. Başta Avrupa ülkeleri olmak üzre birçok ülkede tecrit ve Türk devletinin Başûrê Kürdistan'ı ilhak girişimleri protesto ediliyor. 10 Ekim 2023 tarihinde başlatılan kampanyanın yıldönümü kapsamında Avrupa’nın 50 farklı merkezinde kesintisiz eylem ve etkinlikler gerçekleştirecek. Kurdistanlı Toplumlar Konfederasyonu (KON-MED) Almanya Basın Sözcüsü Mazlum Karagöz, Mezopotamya Ajansından (MA) Delal Akyüz'e verdiği demeçte 1-12 Ekim tarihleri arasında 50 merkezde tecride, işgale karşı Kürt sorununda demokratik çözüm için eylemde olacaklarını aktardı.

Tecrit savaş ve çözümsüzlüktür

İmralı Ada Hapishanesinde 25 yıldır devam eden tecrit politikası son 3 yılda “mutlak izolasyon” halini aldı. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın avukat ve ailesi ile dahi görüştürülmediğine dikkat çeken KON-MED Basın sözcüsü Karagöz; "Bu tecrit politikasının örneği dünyanın başka hiçbir yerinde görülmemiş bir işkence politikasına dönüştü. Bir halkın siyasi ve kültürel haklarının yanı sıra milyonlarca Kürdün inkarı söz konusu. Tecrit, daha fazla savaş, yoksulluk ve çözümsüzlük getiriyor" dedi.

Mutlak sessizliğe karşı

Türk devletinin ihlal ve saldırılarını görmezden gelen Avrupa ülkelerindeki hükümet politikalarına karşı da mücadele, eylemlerle sürüyor. 10 Ekim 2023’te enternasyonalist dostlarının öncülüğünde tecride karşı bir hamle başlattıklarını ve kampanyalarına yüzbinlerce insanın katıldığını kaydeden Karagöz, bu süreçte ciddi bir öfkenin örgütlendiğini söyledi. Karagöz, "Avrupa ülkeleri tamamen Türkiye’nin raporlarını esas alarak hareket ediyor ve gerek siyasi, hukuki gerekse de askeri olarak Türkiye’ye destek veriyorlar. Biz de bu politikalara karşı mücadelemizi sürdürüyoruz. Tecrit politikası yıllardır devam ediyor ve mutlak tecride karşı mutlak bir sessizlik gelişmiş durumda" dedi.

Kürtlerin kültürü de saldırı altında

İnkar politikalarının uluslararası çevrelerce bilindiğini ancak bunun yeterli olmadığını anlatan sözcü Karagöz, eylemlerin 1 - 12 Ekim tarihleri arasında Avrupa’nın birçok noktasında süreceğini açıkladı. Karagöz, "Türkiye’nin savaş suçları açıkça görülüyor, ancak biz bunların bilinmesini yeterli görmüyoruz. Tamamen tecridin kaldırılmasına odaklanmış durumdayız. 50 farklı merkezde okuma etkinlikleri, Öcalan kütüphanesi, konferanslar ve basın açıklamaları şeklinde eylemlerimiz devam edecek. 21 Eylül’de Frankfurt’ta Kürt Festivali gerçekleştireceğiz. Burada Kürtlerin kültürüne dönük saldırıları protesto edeceğiz ve ana gündemimiz yine tecrit olacak" şeklinde konuştu.

 

* * *

Almanya ve Fransa’da kitlesel gösteriler

Avrupa’nın birçok kentinde düzenlenen yürüyüş ve mitinglerde işgal girişimleri ile Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a uygulanan tecrit protesto edildi. Almanya ve Fransa’da “Abdullah Öcalan’a Özgürlük, Kürt Sorununa Siyasi Çözüm” mitinglerinde bilerce kişi bir araya geldi. Avusturya’nın Başkenti Viyana’da farklı tarihlerde şehit düşen Kürdistan Özgürlük Gerillası ve devrimciler yapılan etkinlikte anıldı.

Susmuyoruz, susmayacağız

Berlin’in Gesundbrunnen bölgesinde bir araya gelen Kürtler ve dostları eylemlerine saygı duruşu ile başladı. Yürüyüş, Gesundbrunnen’den başlayıp Franz-Neumann-Platz’ta sona erdi.

Eyleme katılanlara hitaben ilk olarak TCŞ adına konuşan temsilci, “Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler ve CPT, İmralı’daki insanlık dışı tecrit koşullarına sessiz kalıyor, kendi hukuklarını ayaklar altına alıyor ve Türkiye’nin insan haklarını açıkça ihlal etmesine göz yumuyor. Biz ise susmuyoruz, susmayacağız! Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü, sadece Kürt halkının değil, tüm bölgenin barış ve adalet arayışının anahtarıdır” dedi.

Young Struggle temsilcisi de yaptığı konuşmada Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için meydanlara çıktıklarını dile getirdi. Temsilci, “Kürt halkının ve bu özgürlük mücadelesinin temsilcisi,  bugün İmralı surlarının ardında işkence ve tecride maruz bırakılıyor. Her gün Başûr Kurdistan’da öldürülen sivillerin haberleri geliyor. Bu sivilleri öldürenler, katil faşist Türk devletidir” dedi.

 

3. Maddeyi uygulayın

Düsseldorf DGB Haus önünde hamele kapsamında bir araya gelen Kürdistanlılar, saygı duruşunun ardından “Ji Rêber Apo re Azadî, Ji Pirsgirêka Kurd Re Çareseri” ve “Ne Olursa Olsun, Sonu Muhteşem Olacak” pankartlarını açarak yürüdü. Yürüyüş Lutherplaztz’da son buldu. 

Almanca, Türkçe ve Kürtçe hazırlanan açıklama KCDK-E adına Agir Mustafa tarafından okundu. Kürt halkının tecridi sineye çekmeyeceğin tekrar hatılatınan açıklamada; “Rêber APO, 26 yıldır hücre hapsi adı altında zalimce işkenceye maruz bırakılmıştır. Sağlığı hakkında hiçbir bilgi verilmiyor... Avrupa Konseyi'nin derhal harekete geçmesini talep ediyoruz. AK tüzüğündeki 3. Maddede yer alan "insan hakları ve temel özgürlüklerden yararlanma" hakkını devreye sokmalıdır” denildi.

 

 

Sistemi çökertinceye kadar alanlardayız

Paris’te tecride ve ihanete karşı miting Gare de les’te bir araya gelen Kürtler ve dostları, İmralı sistemi çökene kadar, Kürt sorununa çözüm sağlanana kadar alanlardayız ve direneceğiz mesajı verildi. Yapılan yürüyüş ve miting Fransa Demokratik Kürt Konseyi (CDK-F) ile Fransa Kürt Kadın Hareketi’nin (TJK-F) çağrısı gerçekleşti.

Gare de lest önünde düzenlenen miting TJK-F adına söz alan Xanê Akdoğan, “Bir yandan tecrit sürdürülürken Kürdistan ihanetçiler eliyle işgal ediliyor. Kürdistan topraklarında işgal saldırılarına ve kullanılan kimyasallara karşı müthiş bir mücadele sergileyen Özgürlük Savaşçıları, özgür dağları Türk askerlerine ve onun destekçilerine dar etmeye devam ediyor.  Kürdistanı Türk devletine peşkeş çekmeye çalışanlar da onlar gibi yenilmeye mahkumdur” dedi. Eşbaşkan Polat, konuşmasının sonunda Frankfurt’ta 21 Eylül günü düzenlenecek 32. Kürt Kültür Festivali için çağrıda bulundu. 

 

 

Vicdanı olan ihanete tavır almalı

Rennes Demokratik Halk Meclisi'nin çağrısıyla Colombier meydanında buluşan Kürtler ve dostları République Meydanı’na yürüdü. "Tecridi Kıracağız, Faşizmi Yıkacağız, Kürdistan'ı Özgürleştireceğiz" pankartı ile Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın posterlerini açan eylemciler, ‘işgale ve ihanete geçit vermeyeceğiz’ mesajını verdi.

République Meydanı'nda eylemin organizasyonunu yapan Rennes Demokratik Halk Meclisi adına yapılan açıklamada, tecridin insanlık suçu olduğuna vurgu yapılarak; "Kürt halkının iradesinin tutsak edilmesi, tecrit altına alınması bir insanlık suçudur, Kürt halkı olarak bunu kabul etmiyoruz… Başûrê Kurdistan'da işgalci Türk devleti tarafından Medya Savunma Alanlarına yönelik soykırım saldırıları gerçekleştiriliyor. Başur'da hem savaş suçu hem de insanlık suçu işleniyor. Türk devleti bu cesareti KDP'den alıyor. KDP Kürt halkına ve Kürt halkının özgürlük mücadelesine ihanet ediyor. Siyasi görüşü ne olursa olsun her onurlu, vicdanlı Kürt bu ihanete karşı tavır almalı ve dur demelidir" denildi. MA / ANF