Tutsak Tanboğa 30 kiloya düştü
- Diyarbakır T Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutulan 23 yaşındaki hasta tutsak İsmail Tanboğa’nın bedeni, hastalıkları nedeniyle eriyor. Tanboğa, 30 kiloya düştü.
İnsan Hakları Derneği'nin (İHD) ağır hasta tutuklular listesinde bulunan İsmail Tanboğa, cezaevinde kaldığı süre boyunca sağlık durumu daha da kötüye gidiyor. Anne Kumriye Tanboğa, "Çok geç olmadan sesini duyun" çağrısı yaptı.
Diyarbakır T Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutulan 23 yaşındaki hasta tutsak Tanboğa, Şirnex’in Cizîr (Cizre) ilçesinde 2015'te ilan edilen sokağa çıkma yasakları sırasında henüz 16 yaşındayken gözaltına alındı ve “Kasten adam öldürmek” iddiasıyla tutuklandı. Tanboğa, yargılandığı davada dört kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. 8 yıldır cezaevinde tutulan Tanboğa, ileri derecede mide kanseri ve buna bağlı rahatsızlıkları bulunuyor. Yemek yiyemediği için gittikçe zayıflıyor ve sadece mamayla besleniyor. Tanboğa'nın ihtiyaçları ise koğuş arkadaşları tarafından karşılanıyor. İHD ve ailenin verdiği bilgilere göre; Tanboğa, hastalığından kaynaklı 30 kiloya düşmüş durumda. Eylül ayı içerisinde üç defa hastaneye kaldırılan Tanboğa'nın ailesi, çocuklarının durumundan endişeli.
Bir deri bir kemik kalmış
Geçtiğimiz günlerde hastaneye giderek oğlunu gören anne Kumriye Tanboğa, MA’dan Zeynep Durgut’a konuştu. Tanboğa, oğlunun durumunu "bir deri bir kemik kalmış" şeklinde özetledi. Oğlunun sağlık durumun iyi olmadığını belirten anne Tanboğa, şunları söyledi: "Bu ay içerisinde üç hafta boyunca hastaneye yatırdılar. Tedavisinde herhangi bir ilerleme yok. Oğlum mamayla besleniyor. 3-4 yıldır beslenme ihtiyacını bu şekilde karşılıyor. Oğlum tutuklandığında daha çocuktu. Oğlumun durumu gün geçtikçe ağırlaşıyor ve kötüleşiyor. Bırakılmasını istiyorum. Adalet istiyoruz. Oğlum 60 kiloydu ama şu an 30 kilo. Adalet bu mu? Oğlumu bıraksınlar ben bakarım, tedavi ederim.”
Arkadaşları olmasaydı ölmüştü
Her günün oğlu için kritik olduğunu söyleyen anne Tanboğa, şöyle devam etti: “Cezaevi yönetimi bir hafta önce beni aradı ve bana, ‘oğlunu hastaneye kaldırdık haberiniz olsun' dedi. Bu haberi aldıktan sonra hemen soluğu Amed'te aldım. Oğlum üç kişilik koğuşta kalıyor. Arkadaşlarının yardımıyla ihtiyaçlarını karşılıyor. Eğer arkadaşları olmasaydı şimdiye kadar ölmüştü. Bu ay içerisinde oğlumu üç defa hastanede yatırmışlar. İlk gidişinde iki gün hastanede yatırılmış, ikincisinde bir hafta, üçüncü gidişinde ise iki hafta hastanede yatırılmış. Her gün gözüm ve kulağım telefonda; oğlumdan gelecek haberi ve telefonu bekliyorum. İki gündür kendisinden haber alamıyorum. Bu iki günlük süreçte yaşamıyor gibiyim.”
Oğlum neden eriyor?
Daha çok geç olmadan seslerini duyulmasını isteyen Tanboğa, şunları ekledi: “Kaç yıldır oğlumun hastalığını teşhis edemiyorlar. Her seferinde bize, ‘bir şeyi yok’ diyorlar. Eğer bir şeyi yoksa o zaman neden oğlum eriyor?” ŞIRNAK