Vali'den işkenceli selam
- Êlih Belediyesi'nin işgal edilip Vali Ekrem Canalp'ın kayyum olarak atanmasını protesto sırasında “Vali çık dışarı karşımıza gel. Siz işgalcisiniz” diyerek tepkisini gösteren Yusuf Kaya'ya işkence sırasında “Valinin sana selamı var” denildi.
ASMİN BARAN / ÊLIH
Elîh’te gözaltına alınanlara “Ölürüm Türkiyem” türküsüyle işkence yapıldı. DEM Parti Elîh Milletvekili Zeynep Oduncu, “İşlenen suçlar birkaç soruşturmayla geçiştirilemez. İşkenceci polisler açığa alınsın” dedi.
Türk İçişleri Bakanlığı talimatıyla 4 Kasım'da Mêrdîn Büyükşehir, Êlih ve Xalfetî belediyelerine atanan kayyumlara karşı eylemler, ikinci haftasında da sürüyor. İradelerinin gasp edilmesini kabul etmeyen halk, gece gündüz sokakları terk etmiyor, devlet güçleri ise saldırıyor. Günlerdir süren direniş boyunca Êlih’te 56’sı çocuk 173 kişi gözaltına alındı, üçü çocuk 18 kişi ise tutuklandı. Saldırılar sırasında yaşanan işkence, gözaltında sürdü. Sokakta, gözaltı anında, gözaltı aracında, Emniyet'te, hastanede ve savcılığa çıkartılırken işkenceye maruz kalanlar, hastanede darp raporu dahi alamıyor. İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) avukatları adliye ve hastane arasında mekik dokurken, işlenen suçlara karşı hem Adalet Bakanlığına hem de savcılığa suç duyurusunda bulundu.
İşkence sırasında, ‘ölürüm Türkiyem’
Kentte gözaltı işlemleriyle ilgilenen avukatlar, darp raporlarının olması gerektiği gibi hazırlanmadığını; gözle görülür yara izinin olduğu çocuk ve gençlere dahi “basit müdahale ile giderilebilir” raporu verildiğini kaydetti. Avukatlar, her gözaltı süresi uzatıldığında hastaneye götürmenin zorunluluk olduğunu, ancak bunun da yerine getirilmediğini söyledi. DEM Parti Gençlik Meclisi Üyesi Livan Orman ve beraberindeki dört gencin sistematik işkenceye maruz bırakıldığı bilgisini veren avukatlar, 5 gencin hastaneye götürülürken darp edildiğini, yolda “Ölürüm Türkiyem” adlı şarkının dinletildiğini, hastanede dört saat ters kelepçeyle muayene için bekletildiklerini aktardı.
‘Valinin selamı var’
Kayyum atamalarının olduğu gün belediye önünde kayyuma, “Vali çık dışarı karşımıza gel. Siz işgalcisiniz. Madem kayyum atayacaktınız o zaman neden seçim yaptınız” şeklinde seslenen ve ilk gün yaşanan saldırılarda gözaltına alınan Yusuf Kaya’nın 20 polis tarafından, “Valinin sana selamı var” denilerek işkenceye maruz bırakıldığı öğrenildi. Gözaltında iki gün kaldıktan sonra tutuklanan Yusuf Kaya’nın savcılıkta gülerek verdiği poz direnişin sembollerinden oldu.
ATK'nin keyfi kararı
Eylemlerde ev baskınıyla gözaltına alınan yüzde 70 engelli Medeni Erol’a ise polis köpekleri tarafından işkence yapıldı. Polislerin emriyle köpekler tarafından ısırılan Medeni Erol’un boynuna 12 dikiş atıldı. Avukatı Veli Oğurlu şunları aktardı: “Medeni’nin yüzde 70 engelli raporu bulunmasına rağmen ATK, bilimsel bir görüşme yapmadan ‘cezai ehliyeti tam’ dedi. Medeni, ATK raporu yüzünden gözaltında kalmaya devam etti. En sonunda ev hapsi şartıyla serbest bırakıldı.”
İlk icraatı işkence
Kentte günlerdir devam eden işkenceye tepki gösteren DEM Parti Êlih Milletvekilli Zeynep Oduncu, “Devlet güçlerinin sokak ortasında uyguladığı vahşet, ev baskınlarıyla halkın mahremiyetine kadar uzanmış insanların hayatlarını tehdit eden bir boyuta taşınmıştır. Kayyumun ilk icraatı olan eylem yasağı kararı, sokak ortasında gözaltı, işkence ve kötü muamelelerle perçinlenmiş; adeta sistematik bir hal almıştır” dedi.
Soruşturmayla geçiştirilemez
Anayasanın ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası anlaşmaların işkenceyi açıkça yasakladığını hatırlatan Oduncu, şöyle devam etti: “İnsanlık dışı yöntemlerin ne güvenlik ne de kamu düzenini sağlama adı altında meşrulaştırılabilir. İşkence bir insanlık suçudur ve bu suçu işleyenler, hukukun önünde hesap vermekten kaçamayacaktır. Emir verenlerden uygulayıcılarına kadar bu vahşetin tüm sorumluları adalet önünde en ağır cezayı almalıdır.”
İşkenceciler açığa alınsın
Süreç karşısında ‘huzur’ ve ‘barış’ ifadelerini kullanan Vali’ye tepki gösteren Zeynep Oduncu, şunları söyledi: “Batman’da günlerdir uygulanan vahşet, devletin tüm vatandaşlarını koruma yükümlülüğünü hiçe sayarak, halkı korku ve baskıyla sindirme amacını ortaya koymaktadır. Bu durum, sadece Batman’da değil, Türkiye’nin her köşesinde halkın özgürlüklerine ve onuruna dönük gerçekleşiyor. Valilik ise her zaman olduğu gibi kamuoyunu yanıltarak işkenceyi görmezden geliyor. Günlerdir açık şekilde işlenen işkence suçuna rağmen sadece birkaç polis hakkında soruşturma açıldı, ancak bu suç birkaç soruşturmayla geçiştirilemez. İşkenceci polislerin açığa alınmamış olması işkencenin arkasında durulduğunun göstergesidir.”