Adalet Nöbeti 4. ayında

Adalet Nöbeti Amed
- Türk cezaevlerindeki PKK ve PAJK'lı tutsakların açlık grevinin ardından tutsak yakınları öncülüğünde başlatılan Adalet nöbeti, üç ayı geride bıraktı.
Türk cezaevlerindeki PKK ve PAJK'lı tutsakların, "Abdullah Öcalan'a Özgürlük, kürt Sorununa Çözüm" kampanyası kapsamında 27 Kasım'da başlattığı dönüşümlü açlık grevi, 99. gününde. Tutsak yakınları öncülüğündeki Adalet Nöbeti de Amed, Wan, Êlih, Mêrdîn, Mersin, İstanbul ve İzmir’de evam ediyor.
Amed’deki nöbet eylemi Tutuklu Aileleri Yardımlaşma Derneği (TUAY-DER) öncülüğünde üç ayı geride bıraktı. Tutsak yakınları, üç aydır her gün sabahtan akşam saatlerine kadar giydikleri “Tecrit insanlık suçudur” yazılı önlüklerle hem tutsakların hem de kendilerinin sesini duyurmaya çalışıyor.
Nöbette olan kadınların hikâyeleri ise ortak yanlarını oluşturuyor. Kurdistan Özgürlük Mücadelesinde bir kızını kaybeden ve bir oğlu tutsak olan Afife Kartal, “Sayın Öcalan üzerindeki tecrit kalmadan buradan ayrılmayacağız” sözleriyle eylemin amacını özetledi. Barışa ihtiyaç olduğunu ve bunun için mücadele ettiklerinin altını çizen Kartal, “Abdullah Öcalan özgürleşirse çocuklarımız da özgürleşir. Bu kölelik bitsin” dedi. Öcalan’ın ailesiyle görüştürülmesinin bir hak olduğunu hatırlatan Kartal, şunları söyledi: “Abdullah Öcalan’dan ne zaman haber alırsak o zaman rahatlarız. Ailesi, avukatlarıyla görüştürülsün. Kızımın cansız bedenini elime aldığım zaman da barış istiyordum şimdi de. Hiçbir anne ağlamasın istiyorum. Kızımdan sonra oğlum tutuklandı, kimse cezaevinde kalmasın istiyorum.”
Hepimiz tecrit altındayız
Nöbette yer alanlardan biri de Aklime Hanas. Demokrasi eylemlerinde “Yan mirin yan Diyarbekir” starını haykırmasıyla tanınan Hanas, birçok kez polis şiddetine maruz kaldı. Hanas, 62 yaşında olmasına rağmen bütün eylemlerde en önde yer alıyor. “Bugün sadece Öcalan tecrit altında değil hepimiz tecrit altındayız, siyasi tutsaklar da tecrit altında” diyen Hanas, “Tecridi kıralım, Önderimiz Abdullah Öcalan da çocuklarımız da, bizler de özgür olalım. Biz Kürtler, bütün haklarımızın iadesini istiyoruz" şeklinde konuştu.
Hepimizin özgürlüğü demek
Kürt sorununun çözümünün İmralı’da olduğunu vurgulayan Hanas, şöyle devam etti: “Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü demek Kürtlerin, Türklerin, herkesin özgürlüğü demektir. Benim bugün zindanda çocuklarım yok. Ben üç aydır evde olan işlerimi her şeyimi bırakıyorum ve buraya oturma eylemine geliyorum. Tutsakları olan veya olmayan bütün anneler bir olsun, destek olmaya gelsinler. Biz el ele vererek, çocuklarımızı da Abdullah Öcalan’ı da kendimizi de özgürleştireceğiz.”
Böyle bir hukuksuzluk yok
Hasta tutsak Civan Boltan’ın annesi Nazime Boltan da “Sadece kendi çocuklarım için değil bütün tutsaklar için buradayım” diyerek, şunları ekledi: “Abdullah Öcalan avukatlarıyla ve ailesiyle görüştürülsün. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir hukuksuzluk yoktur. Bugün tutsaklara yapılan haksızlık yarın hepimize yapılıyor.” AMED