Demokrasi isteyenlerin tecride karşı sözü olmalı

Muhittin Muğuç

Muhittin Muğuç

  • ÖHD yöneticilerinden Muhittin Muğuç, ülkede demokrasi isteyen kesimlerin öncelikle İmralı tecridine karşı söz kurması gerektiğini belirtti.

İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde 25 yılı aşkın süredir tecrit altında tutulan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’dan 41 aydır haber alınamıyor.

Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) yöneticilerinden Muhittin Muğuç, İmralı’da tutukluluk haklarının uygulanmadığını, asıl amacın Kürt sorununun çözümünde muhatap kabul edilen Öcalan ile halkın bağının koparılmak olduğunu söyledi.

Kürt Halk Önderi’nin uluslar arası bir komplo ile Türkiye’ye getirilmesini “hukuk garabeti” olarak nitelendiren Muğuç, şunları belirtti: “Şu anki süreci 1999 yılındaki süreçten ayrı tutamayız. Uluslararası mekanizma ya da sözleşmeler bazı durumların önüne geçebilir ancak Abdullah Öcalan şahsında maalesef bu durum gelişmiyor.”

Saldırılar tecritten bağımsız değil

 Son günlerde Kürt dili ve kültürüne dönük yaşanan saldırıların İmralı tecridinden bağımsız olmadığının altını çizen Muğuç, “İmralı’da görüşmeler sağlandığında bu ve benzer sorunlar aşılacaktır. Bu görüşme siyasal, ekonomik, politik anlamda birçok yerde kendini hissettirecek ve herkesin rahat olabileceği bir ortam sağlayacaktır. İletişim kanalları açıldığında toplumsal olarak da rahat bir nefes alabileceğimize inanıyoruz” diye konuştu.

Herkesin bir sözü olmalı

Ülkede demokratik bir gelecek isteyen herkesin tecrit konusunda söz kurması gerektiğini belirten Muhittin Muğuç, “Kürt sorununun muhatabıyla görüşülmesi için iletişim kanallarının açılması gerekiyor. İletişim kanallarının açılabilmesi için de herkesin bulunduğu yerden İmralı’daki tecridin kalkması için elinden geleni yapması gerekiyor” dedi. MA/AMED

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.