DEM Parti'den ciddiyete davet
- DEM Parti, 'süreci' büyük bir fedakarlık ve kararlılıkla yürüten Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yaklaşım konusunda herkesi ciddiyete davet etti.
DEM Parti, süreci yalan ve basit magazine indirgeyenlerin, bu konuda uydurulan yalanlara iman edip ısrarla dolaşıma sokanların amacının, Kürt Halk Önderi'nin ideolojik ve politik kimliğine saldırmak olduğunu vurguladı.
DEM Parti Basın Bürosu, İmralı'da yapılan görüşmeden sonra medyada partilerine ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a yönelik söylemlere ilişkin açıklama yaptı. Açıklama şöyle: "DEM Parti İmralı Heyetinin Sayın Abdullah Öcalan ile yaptığı görüşme kamuoyunda iyimser bir hava oluşturdu. Çözüm ihtimalinin kendisi bile toplumda rahatlama yarattı, umutların yeşermesine neden oldu. Barış ve çözüm mücadelesinde yıllardır ağır bedeller ödeyen partimiz, sadece bu dönemin siyasi bir aktörü değil, aynı zamanda emektarıdır. Dolayısıyla partimiz savaşa karşı barıştan yanadır, çözümsüzlüğe karşı çözüm üretendir. Hiç kimse, bu gerçeği çarpıtamaz, farklı bir yere çekemez.
Bu vesileyle malum çevrelere bir kez daha hatırlatıyoruz:
* Israrla ve inatla partimizin ve siyasi aktörlerimizin yaptığı kimi siyasi değerlendirmeleri 'aman tehdit ediyorlar', 'aman DEM Parti süreç karşıtıdır' diyerek oyunbozanlığın ve kaçışın gerekçesini şimdiden oluşturmaya çalışanların farkındayız. Ancak buradan kimseye ekmek çıkmaz. Hiç kimse, DEM Parti’den 'süreç karşıtlığı' çıkaramaz.
* Çözüm karşıtlarının kim ya da kimler olduğunu gayet iyi biliyoruz. Bütün yapıcı yaklaşımlarına ve çabalarına rağmen partimize ve değerlerine hakaret edenler, her gün halkları tehdit edenler, en büyük çözüm ve süreç karşıtıdır.
* Yalan, iftira ve çarpıtma konusunda Hitler zihniyetine ve Goebbels taktiklerine rahmet okutan, gazeteciliği emir erliği sanan ve ekranlarda savaşçılık oynayan yandaş kalemşörlerin yazdıklarını reddediyoruz.
* Süreci büyük bir fedakarlık ve kararlılıkla yürüten Sayın Öcalan’a yaklaşım konusunda ilgili herkesi ciddiyete davet ediyoruz. Süreci yalan ve basit magazine indirgeyenlerin, bu konuda uydurulan yalanlara iman edip ısrarla dolaşıma sokanların amacı, Sayın Öcalan’ın ideolojik ve politik kimliğine saldırmaktır.
* Kimse kurnazca elindeki medya gücüne güvenerek ve her türlü algıyla şimdiden sorumluluktan kaçmanın hesabını yapmasın. Çözüm talep eden halkımız, kesinlikle bu ucuzluklara prim vermeyecektir.
* Bu topraklara demokratik çözüm ve onurlu barış mutlaka gelecektir. DEM Parti, bu kesimlerin olası bir çözüm ihtimalini zehirlemesine asla izin vermeyecektir. Partimiz her zamankinden daha hassas ve duyarlı yaklaşarak bu sürecin bütün sorumluluğunu omuzlamaya devam edecektir.
* Partimiz ilgili bütün çevreleri de aynı duyarlılıkla hareket etmeye, tehdit ve şantaj dilini terk etmeye davet ediyor.
Avukatlardan da açıklama
Asrın Hukuk Bürosu, İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde 26 yıldır ağır tecrit altında rehin tutulan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a dair manipülatif ve yalan açıklamalara ilişkin yazılı bir açıklama paylaştı. Açıklamada, şu ifadeler yer aldı: “İçinden geçtiğimiz bugünlerde müvekkilimiz Sayın Abdullah Öcalan’ın eşit, özgür ve demokratik ortak bir yaşamın inşasına dair tarihi rolünü yerine getirmeye çalıştığına hep birlikte şahit olmaktayız. Kendisi, kutuplaşmadan ve Kürt sorununun çözümsüzlüğünden beslenenlere karşı onurlu bir barışın sağlanması adına tecrit koşullarına rağmen amansız bir mücadele yürütmektedir.
Ahlak ve zihniyet problemi
Böylesine tarihi ve hassas bir dönemde demokratik bir çözüme nasıl katkı sunabilirim diye düşünme ahlakiliğini göstermek yerine Sn. Öcalan’a yönelik yalana dayalı, manipülatif, seviye ve saygı sınırlarını tanımayan yaklaşımlar sergilendiğini görüyoruz. Süreci anlama adı altında TV ya da sanal medya mecralarında yürütülen bu düzeysiz tartışma ve söylemlerin bir ahlak ve zihniyet problemi taşıdığını, barış ve çözüm çabasının altını oymayı amaçladığını da biliyoruz. Bu tür yaklaşımlar, Sn. Öcalan’ın şahsına olduğu kadar onun çözüm gücüne, dahası 'Jin jîyan azadî' felsefesiyle dünyaya yayılan özgürlükçü fikriyatına yönelik geliştirilmektedir. Bizler bu nedenlerle herkesi barış diliyle düşünmeye ve konuşmaya, pozitif tutum ile demokratik bir zemine ulaşmak için emek ve düşünce ortaya koymaya davet ediyoruz.” ANKARA/İSTANBUL