Devlet böyle kirletiyor

Tuncer Bakırhan

Tuncer Bakırhan

  • Narin'i kasten öldürmekle suçlanan Salim Güran'la mesajlaşmaları dosyaya giren 15 yaşındaki R.A. tutuklandı. Dosyada tutuklu sayısı 11'e yükseldi. Güran'ın akrabaları İsa ve Şeyma Kaya da dün gözaltına alındı.
  • DEM Parti Eşbaşkanı Bakırhan, "Toplumu savunmak şiarıyla örgütlü olmadığımız yerde devlet işte böyle çürümeyi, kirliliği, kendisini örgütler. Elbirliğiyle cinayetler işleniyor. Devletin önderlik ettiği toplum, işte Tavşantepe köyüdür" dedi.

Narin cinayetinde tutuklu sayısı 11'e çıktı, iki akrabası daha gözaltına alındı.

Amed’in Rezan (Bağlar) ilçesine bağlı Çulî (Tavşantepe) kırsal mahallesinde 21 Ağustos’ta kaybolan ve 19 gün sonra cansız bedenine ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran’a dair soruşturma sürüyor. Narin Güran'ın öldürülmesi ile ilgili olarak ikinci kez gözaltına alınan 15 yaşındaki R.A. tutuklandı. Tutuklu amca Salim Güran'ın işçisi olan R.A., soruşturma kapsamında 8 Eylül günü gözaltına alınmış, daha sonra çıkarıldığı hakimlikçe adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı. R.A., Salim Güran'la arasındaki mesajlaşmanın dosyayı girmesi sonrası ise yeniden gözaltına alınmıştı. Jandarmadaki sorgusunun ardından adliyeye sevk edilen R.A., çıkarıldığı Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğinde "suçluyu kayırma, suç delillerini yok etme'' suçlamasıyla tutuklandı. R.A.'nın tutuklanmasıyla aralarında Narin'in annesi, ağabeyi, amcalarının bulunduğu tutuklu sayısı 11'e yükseldi.

Mesajlaşma: Daha ölmemiş

Salim Güran ile R.A. arasındaki yazışmanın cinayet düğümünün çözülmesine yardımcı olacağı tahmin ediliyor. Salim Güran'ın "O sondaki köşede bir şeyin düşmüş ha, sana ait bir şey sondaki yamaçta" şeklinde mesaj atarak işçisini yönlendirdiği, R.A.'nın ise "Tamam henüz bende değil/tamam daha ölmemiş" diye yanıt verdiği kayıtlar dosyaya girmişti.

Dün de iki gözaltı

Soruşturma kapsamında dün de Güran'ın akrabaları İsa ve Şeyma Kaya da gözaltına alındı.

Şüphelilerden Narin'in annesi Yüksel Güran (44) ve ağabeyi E.G. (18) "Kasten öldürme suçuna iştirak etmek," amca F.G. (42) "Suç delillerini yok etmek," kuzeni M.K., yengesi M.G. (46) ile kızı B.G. (19), halasının eşi M.Ş.K. ve tutuklu amca Salim Güran'ın işçisi M.S.A. (40) "Suçluyu kayırma, suç delillerini yok etmek" suçlamalarıyla tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Baba Arif Güran ise serbest bırakılmıştı.

Narin cinayetinin gösterdikleri

DEM Parti 1. Merkezi Örgütlenme Konferansı'nda konuşan DEM Parti Eşbaşkanı Tuncer Bakırhan, son günlerde Narin cinayetinin tartışıldığını belirterek, meselenin birçok boyutu olduğunu söyledi. İlk günden beri Narin cinayetini bütün yönleriyle takip ettiklerini; doğru bir şekilde ilerlemesi için de elinden gelen bütün çabayı vekilleriyle, örgütüyle birlikte harekete geçirmeye çalıştıklarını kaydeden Bakırhan, şöyle devam etti: "Narin cinayeti, en çok bizi ilgilendiriyor. Narin cinayeti, aslında bizlere çok büyük dersler, ödevler ve görevler veriyor. Her platformda toplumu savunma şiarını dile getirdik. İşte Narin cinayetinde toplumu savunmanın ne anlama geldiğini bir kez daha gördük.

Tam bir devlet projesi

Narin’in katledildiği köyde tam bir devlet projesi, devlet prototipi hayata geçiriliyor. Örgütsüz kalan bir toplumda böylesine bir cinayetin nasıl işlendiğini izledik. Devletin örgütlendiği bir toplumda böylesine kirli, çürümeye başlamış cinayetler işleniyor. Devletin önderlik ettiği toplum, işte Tavşantepe köyüdür.

Çürümeyi ve kirliliği örgütler

Bizim olmadığımız, toplumu savunmak şiarıyla örgütlü olmadığımız yerde devlet işte böyle çürümeyi, kirliliği, kendisini örgütler. Bizim olmadığımız yerde bu tür zeminler karanlık yapılara, paramiliter güçlere devlet tarafından açılıyor. Biz ahlaki politik toplumu savunuyoruz. Bunun mücadelesini yürütüyoruz. Bizim karşımızda bu sistemle toplumu çürütmeye çalışıyor. İşte Tavşantepe köyündeki devletin pratiği bunun en iyi göstergesidir. Bizim olmadığımız, bizim örgütlü olmadığımız zeminde işte toplumun inancını, dinini istismar eden yapılar, büyür ve gelişir.

O köy cinayeti işledi

Açık söylüyorum; o köy elbirliğiyle Narin cinayetini işledi. Oranın örgütlülüğü, kötü örgütlülük dediklerimizden biridir. İşte devletin örgütlülüğü tam da böyledir, ahlaki politik toplumu savunan, toplumun taleplerini gerçekleştirmek için örgütlenmek isteyen bizleri oradan çekerek o karanlık yapıların orada örgütlenmesini sağlıyor. Onun için Narin cinayeti bizi ilgilendiriyor, diyorum.

Cinayetle de yetinmiyorlar

Çocuk cinayetinin altında devlet, iktidar mensupları, iktidarın milletvekilleri, bürokrasi, taşeron güçler, oradaki karanlık odaklar kaldı. Narin’i katlettiler, gizlediler, gömdüler şimdi yetmiyor cinayetin açığa çıkması gereken bilgileri, belgeleri manipüle etmeye çalışıyor. Devletin kolluğu, istihbaratı, jandarması, uzman kriminal ekipleri günlerdir çalıştığı halde faillerin açığa çıkarılmaması neyi gizliyor, neyi örtüyor? Bu soruyu sık sık sormak gerekiyor." AMED

 

* * *

81 çocuğu katletti, 115 çocuğu yaraladı

Türk devleti, son 33 yıldır sadece Başûrê Kurdistan'da 81 çocuğu katletti, 115 çocuğu da yaraladı.

Türk devleti de çocuk haklarını koruma taahhüdüyle Birleşmiş Milletler (BM) Çocuk Hakları Sözleşmesi'ne taraf. Buna göre; her çocuğun eğitim, sağlık ve korunma hakkı vardır ve imzacı ülkeler bu anlaşmaya uymak zorundadır. Ancak Türk devleti çocukları hedef almayı sürdürüyor. CPT’nin verilerine göre; Türk devleti, 1991’den bu yana 81 çocuğu katletti ve 115’ini de yaraladı. Türk devleti son olarak, Dûkan sınırındaki Xelekan-Kaniwatman yolu üzerinde seyir halinde olan bir araca yönelik SİHA saldırısında Muzaffer Hüseyin Xidir ile oğulları Muhammed Muzaffer (15) ve Mubin Muzafer'ı (12) katletti.

Türk devletinin çocuklara yönelik açık saldırı ve katliamlarına rağmen ne Irak ve Federe Kürdistan’daki çocuklarla ilgili örgütler ne de uluslararası düzeyde kuruluşlar, ses çıkarmadı. SILÊMANÎ

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.