Egîdê Cimo’nun mirasını geleceğe taşıyacağız
Kültür/Sanat Haberleri —
- Devletin asimilasyon ve özel savaş politikalarının önüne geçme hedefiyle Egîdê Cimo Müzik Okulu’nu kurduklarını söyleyen öğretmenlerden Dilan Suyu, “Êrîvan Radyosu’ndan yükselen Kürtçe seslerle sisteme çok iyi bir cevap olacağız. Egîdê Cimo’nun mirasını geleceğe taşıyacağız” dedi.
Anadile dönük saldırılar ise her dönem olduğu gibi son yıllarda da derinleşmiş durumda. Tüm bu politikalara karşı ise Kürt halkı uzun yıllardır kültürünü, anadilini ve sanatını sürdürmek için mücadelesini sürdürmeye devam ediyor. Bu çalışmalardan biri de 1960’lı yıllarda Kurdistan’da kurulan Erîvan Radyosu. Erîvan Radyosu’nun önemli isimlerinden biri de, Mîrê Bilûrê (Kavalın Miri) olarak bilinen Kürtçe stranlar seslendiren Egîdê Cimo. İstanbul’da 28 Kasım 2023 tarihinde Kadıköy Kozyatağı Kültür Merkezi’nde, Egîdê Cimo’nun mirasını yaşatmak için adına açılan okulun açılışı gerçekleştirildi. Egîdê Cimo Müzik Okulu’nda Kürt kültürü ve sanatı başta olmak üzere Kürtçe üzerine eğitim verilmeye başlandı. Eğitim dili Kürtçe olan ve müzik eğitiminin yanı sıra çeşitli enstrümanlarla da eğitim verilen okula, Kurmancî, Dimilkî ve Soranî lehçelerini bilenler de kayıt yaptırabiliyor.
Asimilasyonla karşı karşıyayız
Okulun öğretmenlerinden Dilan Suyu, iktidarın asimilasyon ve özel savaş politikalarının önüne geçme hedefiyle Egîdê Cimo Müzik Okulu’nu kurduklarını söyledi.
Değişen dünya koşulları nedeniyle sanatın da belli bir değişim dönüşüm yaratma ihtiyacı ile geliştiğini söyleyen Suyu, sanatın toplumun kaynağından, kültürel ve teknik olduğu kadar akademik bir yönünün de olduğunu ifade etti. Dilan Suyu, “Kürt kültürü güçlü bir kültürdür. Kendini ileriye taşıyan ve yaşatabilecek, koruyabilecek bir topluma sahip olduğu bir gerçektir. Ama bu gerçekliği, sanatsal yapıyı daha kurumsal ve akademik bir şekilde yapma ihtiyacından dolayı böyle bir yapıya gidildi. Bunun yanında kurumsallığın çok gelişmemesi, toplumsal ve siyasi bir statünün bugünkü koşullarda olmamasından dolayı ciddi bir asimilasyon politikası ve süreci ile karşı karşıyayız” şeklinde konuştu.
Hedefimiz anadilde eğitim
Dilan Suyu, Türkiye kentlerinde asimilasyon politikalarının önüne geçmek çalışmalarını sürdürdüklerini belirtti ve ekledi: “Metropollerde sürdürülen asimilasyon ve kültürü yok etme politikalarına karşı böyle bir çalışma yapmak istedik ve bunun önüne geçmek gibi bir hedefimiz var. Özel savaş politikalarıyla gençler uyuşturucuya, fuhuşa, ajanlaştırmaya, aile ile olan bağlarını koparmaya kadar ilerleyen bir süreçten geçiyor. Bizler de kendi dilimizde bu okulu açarak metropollerde yaşayan gençlere anadillerinde eğitim vermek ve onların toplumla olan bağlarını tekrardan hayata kazandırmak için böyle bir okul açma kararı aldık.”
Kadın müzisyenler yetiştiriyorlar
İktidarın topluma dönük baskı, kültürel, ekonomik ve yıldırma politikaları ile birlikte tüm sorunlarla karşı karşıya kaldıklarını dile getiren Suyu, “Büyük bir emeğin ve çabanın sonucunda çok güzel ve görkemli bir açılışla açtık okulu. Hedeflediğimiz ilk yere, bundan sonraki süreçlerde ise kurduğumuz bu akademiye tüm halkımızı, çocukları, gençleri ve özellikle kadınları bekliyoruz. Çünkü kadınlar üzerindeki baskı, toplumda daha fazla ve kadınlar her alanda eksik. Okulda kadın müzisyenler ve sanatçılarımızı teorik bilinçle donatıp alanlara ulaştırmak hedeflerimiz içinde yer alıyor” sözlerini kullandı.
Erivan Radyosu’ndan yükselen Kürtçe stranlar
Okula ismini verdikleri Egîdê Cimo’nun Kürt sanatındaki önemini değerlendiren Suyu, “Tarihsel olarak ele alacak olursak, Egîdê Cimo Wan’da doğup büyüyen ve sekiz yaşından sonra da Ermenistan’a göç eden Kürt ailelerinin çocuklarından biridir. Özellikle 1960’lı yıllarda Erivan Radyosu’nun Kürtçe servisi ve yayınlarıyla Kürt halkına hitap etmiş ve büyük bir etkisi olmuştur. O dönemde de bundan daha kötü ve zor koşullar vardı. Medya iletişim konusunda büyük bir asimilasyon politikasının yaşandığı Kürtlerin yok sayıldığı bir dönemde, Erivan Radyosu’ndan yükselen Kürtçe sesler, Kürtçe eserler ve Kürtçe müziğin halk üzerinde çok büyük bir etkisi vardır. Egîdê Cimo da o dönemde müzisyenlerin başında gelmektedir. Egîdê Cimo kendini Kürt müziğine adamış bir müzisyendir” şeklinde ifade etti.
Erivan’a karşı Erzurum radyosu
Okulun isim hikayesini ise Dilan Suyu şöyle anlattı: “Sistem bunu fark ettiğinde de Erzurum’da Erivan Radyosu’na karşı Erzurum Radyosu’nu kurmuştu. Erivan’ın halk ve Kürtler üzerindeki etkisini, yankısını fark ettiği zaman ona karşılık bu radyoyu kurmuştur. Ve ilk TRT radyosu oldu Erzurum Radyosu. Egîdê Cimo da Kürt kültürünü, Kürt özünü yaşatan bir müzisyen olduğu için biz de okulumuza adını vererek daha anlamlı kılmak ve Egîdê Cimo’nun mirasını geleceğe taşımak için okulumuzun adını Egîdê Cimo koyduk” şeklinde konuştu.
Kürtçeyle cevap olacağız
Egîdê Cimo Müzik Okulu’nda kendi anadillerinde eğitim verdiklerini ifade eden Dilan Suyu, devletin Kürt kültürü, dili ve yok sayma politikalarına karşı cevap olacaklarının altını çizdi: “Asimilasyon politikalarının yoğun olduğu bu süreçte çok güzel bir cevap olacak. Çünkü günümüzde özel savaş politikalarıyla sürekli Kürt gençlerine bir saldırı var. Biz de yaşanan bu asimilasyon politikalarına karşı okul fikriyatını hayata geçirdik. Ve sisteme çok iyi bir cevap olacağını düşünüyoruz. Okulumuz herkesin kendi dilini, kültürünü ve benliklerini rahat bir şekilde ifade edeceği bir alan olacak. ‘Kürtçe oku, Kürtçe yaz ve Kürtçe düşün’ şiarıyla tüm gençlerimizi ve özellikle kadınları okulumuza bekliyoruz” sözleriyle seslendi.
ELFAZİ TORAL - JINNEWS / İSTANBUL