İstanbul Barosu’na destek
- İstanbul Barosu hakkında soruşturma başlatılmasına tepki gösteren hukuk kuruluşları ve temsilcileri, yanında oldukları mesajını verdi.
İstanbul Barosu hakkında Kuzey ve Doğu Suriye’de haber takip ettiği esnada katledilen gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin’e ilişkin yaptığı paylaşım nedeniyle soruşturma başlatılmasına tepkiler sürüyor. Soruşturmaya tepki gösteren Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), “İktidara muhalif her kesimin yargı eliyle susturulmak istenmesi, yargının iktidarın politikalarından bağımsız evrensel hukuk kurallarına uygun hareket etmediğini ortaya koymaktadır. Muhalifler hakkında yürütülen soruşturmaların AKP-MHP iktidarının savaş politikasından bağımsız olmadığı, hukuki değil siyasi saiklerle yürütüldüğü açıktır. Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere ve evrensel hukuk ilkelerine aykırı soruşturmalara karşı baroların ve hukukçuların sesini kısmaya dönük tehditlere karşı, İstanbul Barosunun yanında olduğumuzu ve hukuki sürecin takipçisi olduğumuzu bir kez daha belirtiriz” dedi.
Dayanışma içinde olacağız
Soruşturmaya tepki gösteren Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) de yaptığı açıklamada, şunları kaydetti: “Gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin'in Rojava'da haber takibi yaptıkları sırada katledilmelerine dair etkin bir soruşturma yürütülmesi gereğini, savaş hukuku ilkelerini ve uluslararası sözleşmeleri hatırlatan İstanbul Barosu hakkında başlatılan soruşturma yargının iktidarın sopası olduğu gerçeğinin bir başka tezahürü olmuştur. Sayın İbrahim Kaboğlu ve Yönetim Kurulu üyesi meslektaşlarımıza karşı yürütülmek istenen bu saldırı karşısında İstanbul Barosu ile dayanışma içerisinde olacak, yargının siyasi iktidar tarafından muhalifleri sindirmeye yönelik bir baskı ve zor aracı olarak kullanılmasına karşı mücadelemizi sürdüreceğiz.”
İfade özgürlüğü kısıtlanamaz
Demokrasi İçin Hukukçular Derneği (DİH) ise yaşam hakkının ve çatışma bölgelerinde gazetecilerin korunmasının hem Anayasa hem de uluslararası belgelerle güvence altına alınan insan haklarının gereği olduğunu hatırlatarak, şöyle devam etti: "Suriye'deki çatışma süreçleriyle ilgili yayınları nedeniyle gazeteciler hakkında yürütülen soruşturma ve göz altılara yeni soruşturmalar eklenmektedir. Uluslararası Sözleşmeler gereğince, savaş hali dahil ifade özgürlüğü kısıtlanamaz. Siyasi iktidarın tercihleri doğrultusunda yargının araçsallaştırılması, kamu görevinin kötüye kullanımıdır. Gazetecilerin ölümünün aydınlatılmasını isteyen İstanbul Barosu ve gazeteciler hakkında soruşturma açılması hukuki değil, siyasi bir tercihtir. İstanbul Barosu yönetiminin yanında, hukukun siyasal sebeplerle araçsallaştırılmasının tam karşısındayız.”
Nasıl suç olabilir?
Soruşturmaya tepki gösteren İnsan Hakları Derneği (İHD) Eşbaşkanı Eren Keskin, “TC Devletinin Uluslararası sözleşmelerde imzası var. Bu sözleşmeler zaten ‘insancıl hukuku’ temel alıyor. Bir Baronun ‘insancıl hukuku’ savunması nasıl suç olabilir?” diye sordu. İSTANBUL
* * *
Hukukun ilkelerine saygı duyun
İstanbul Barosu, katledilen gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin'le ilgili yaptığı yazılı açıklama nedeniyle hakkında soruşturma başlatılmasına tepki gösterdi.
Baro, yaptığı yazılı açıklamada şunları ifade etti: "Baromuz, Anayasamız ve Avukatlık Yasası'nın 76, 95 ve 97. maddeleri gereği 'Hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını savunmak, korumak ve bu kavramlara işlerlik kazandırmak' görevi gereği, söz konusu metni paylaşmıştır. Baromuzca yapılan açıklamada 'Terör örgütü propagandası yapma' ve 'Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma' ile ilişkilendirilebilecek hiçbir beyan yer almamaktadır. Bu itibarla, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına atfen basına yansıyan haberlere konu isnatlar ve açıklama metnimiz arasında doğrudan veya dolaylı bir bağ kurulması kesinlikle olanaksızdır. Kaldı ki, açıklama metninde Türkiye Cumhuriyeti ve kurumlarına yönelik hiçbir olumsuz ifade ve suçlama yer almamaktadır. Her zaman insan haklarını ve hukukun üstünlüğünü savunan Baromuz, tüm Anayasal kuruluşları ve hukuk kurumlarını, usul kuralları başta olmak üzere, Anayasaya, yasalara ve hukukun genel ilkelerine saygı göstermeye çağırır."