Ne zindan ne sürgün

Yurt Dışı Haberleri —

Abdurrahman Demir

Abdurrahman Demir

  • Abdurrahman Demir, Kurdistan’da başlayan özgülük mücadelesini 30 yıl boyunca Avrupa’da da sürdürdü. Yurtsever bir devrimci işçi olarak çıktığı yolda Diyarbakır Zindanı’nı, gurbeti ve Avrupa’da sürgün hayatını yaşadı. Yurttan yurda sürüldü ama Kurdistani özünü ve mücadelesini sürdürdü.
  • 9 Temmuz’da Almanya’nın Giessen kentinde aramızdan ayırılan Heval Hesen, Stuttgart Halk Meclisinin de kurucuları arasında yer aldı. Kardeşi Musa onun için; En büyük hayali, özgür bir Kurdistan'dı. Özgür bir Kürt toplumu ve Kurdistan hayalini hep kurdu ve bu doğrultuda mücadele etti” dedi. 

İDRİS YAYLA/GİESSEN

Avrupa’da 30 yıllık sürgün hayatı boyunca Kürtlerin özgürlüğü için mücadele eden Abdurrahman Demir hayatını kaybetti. Kardeşi Musa Demir, “En büyük hayali, özgür bir Kurdistan'dı. Özgür bir Kürt toplumu ve Kurdistan hayalini hep kurdu ve bunun için mücadele etti” dedi.

Avrupa'da 30 yıldır sürgün hayatı yaşayan Kürt yurtsever Abdurrahman Demir 9 Temmuz’da Almanya'nın Giessen kentinde tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. 1960 yılında Mardin'in Nusaybin ilçesine bağlı Qasrbelêk köyünde doğan Abdurrahman Demir, ilkokulu Kurmüke köyünde tamamladıktan sonra, ortaokula devam etmek için Nusaybin’e gider. Ancak, maddi sıkıntılar nedeniyle ortaokul ikinci sınıfta eğitimini yarıda bırakmak zorunda kalır. Çocuk yaşlarda bile ailesine ve topluma faydalı bir birey olma arzusu her zaman vardır. Dört erkek kardeş ve üç kız kardeşten en büyüğü olan Abdurrahman, ailesi için önemli bir lider figürüydü. 1979 yılında ilk kez Almanya'ya göç etmek zorunda kaldı, fakat 1982'de ülkesine geri döndü. 1979 yılından sonra Kürt özgürlük mücadelesi hayatında belirgin olmaya başlar ve bu dönemde Kürt ulusal kimliğinin kendisinde yarattığı değişimi ailesiyle de paylaşır.

Sendikal mücadelede öncüydü

1982’de ülkesine döndükten sonra evlenen Demir, 1984 yılında İstanbul’a göç eder ve bir fabrikada işçi olarak çalışmaya başlar. İşçi hakları için sendikal faaliyetlerde bulunarak İstanbul’da Devrimci İş Sendikası’nda temsilcilik ve başkanlık yapar. Bu dönemde, sendikacılık faaliyetleri nedeniyle sık sık tehdit ve fiziksel saldırılara maruz kalır. Bu yüzden İstanbul’da fazla kalmaz ve tekrar Nusaybin’e döner.

Diyarbakır Cezaevi’nde kaldı

Nusaybin’e döndüğünde, belediyede çalışmaya başlar ve belediye emekçilerinin haklarını savunmak için aktif olarak mücadele eder. Nusaybin’de ilk kez bir işçi sendikasının kurulmasına öncülük eder ve sendikanın temsilciliğini üstlenir. 1989 yılında tutuklanarak Diyarbakır Cezaevi’ne götürülür. Toplamda üç yıl cezaevinde tutuklu kalır. 1991’de serbest bırakıldıktan sonra hakkında, işçi hakları ve Kürt toplumunun haklarıyla ilgili birçok dava açılır.

İlk meclise öncülük etti

Siyasi nedenlerle ülkesini terk etmek zorunda kalan Abdurrahman Demir, 1992 yılında Almanya’ya yerleşir. Burada da Kürt Özgürlük Hareketi için çeşitli kentlerde çalışmalar yürütür. Stuttgart’ta ilk halk meclisin kuruluşunda yerini alır. 1995 yılında Giessen’e yerleşir ve burada Kürtlerin özgürlük mücadelesine yönelik projeler gerçekleştirir. Çevresindekiler tarafından Heval Hesen olarak bilinen Abdullah Demir, uzun yıllar meclislerde aktif olarak görev aldı.

Ailesi mirasına sahip çıkacak

Giessen Demokratik Kürt Toplum Merkezi’nde ailesi ve yoldaşları tarafından Abdurrahman Demir için anma düzenlendi. Kardeşi Musa Demir, abisinin çocukluk yıllarından itibaren Kürt kimliğini ve özgürlük mücadelesini benimsediğini ve bu konudaki kararlılığının aile üzerinde de derin etkiler yarattığını belirtti. Abisinin hem Türkiye’de hem de Avrupa’daki sürgün yıllarında, Kürt toplumu için verdiği mücadeleyi ve toplumsal değişim için gösterdiği çabalara işaret eden Musa Demir, abisinin Giessen’de Kürt toplumu için örgütleme ve ideolojik anlamda büyük katkılarda bulunduğuna değindi.

Öğrenir ve öğretirdi

Musa Demir, kardeşini şu sözlerle anlattı: “Abdurrahman, çocukluğundan itibaren mücadeleci bir kişilik sergiledi. Ailesine ve çevresine sürekli yardım etmek istedi. Gençlik yıllarında yurtsever insanlarla sohbet etmeyi, onlara bir şeyler öğretmeyi ve onlardan öğrenmeyi severdi. Kürt kimliğimizi tanımamız ve bu kimlik için mücadele etmemiz gerektiğini hep vurgulardı. Abdurrahman’ın hayatındaki en büyük hayali, özgür bir Kurdistan'dı. Özgür bir Kürt toplumu ve Kurdistan hayalini hep kurdu ve bu doğrultuda mücadele etti. Ailesine ve yoldaşlarına demokrasiyi, demokrat olmayı, mücadeleci olmayı ve direnmeyi öğretti.” Musa Demir, ailesinin Abdurrahman Demir’in mücadelesini devam ettirerek, mücadele bayrağını sonsuza kadar taşıyacaklarını belirtti.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.