Önderliğin arkasındayız

• Şirnex, Dîlok, Riha ve Xana Axpar'dan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın tarih çağrısını dinlemek için Şêx Seîd Meydanı'na gelen Barış Anneleri, “Önder'imize ve Kürt Özgürlük Hareketi'ne sonuna kadar güveniyoruz. Barış için bir umut doğdu, bu çağrı bize bir müjdedir” dedi.

Amed’de binlerde kişi dün, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın tarihi çağrısını izlemek için Şêx Seîd Meydanı'na akın etti. Asrın Çağrısı’nın LED ekranlardan izlenmesine izin verilmemesine rağmen meydanı terk etmeyen binler, açıklamayı sadece dinleyerek  "Bijî Serok Apo" sloganlarıyla eşlik etti. Barış Anneleri, çağrıyı dinlemek için çevre illerden erken saatlerde yola çıkıp geldi.

Selma Demir, Şirnex'in Hezex (İdil) ilçesinden geldi. 60 yaşındaki Demir, MA’ya duygularını şu sözlerle anlattı: “Biz barış için geldik. Bizim yüreğimiz yandı, artık hiçbir annenin yüreği yanmasın istiyoruz. Rojava ve dört parça Kürdistan'da barış olsun istiyoruz. Kürtler birlik olmalı. Zafer Kürtlerin olacak. Önder'imiz özgür olursa biz de özgür olacağız.”

 

 

Herkes barış için geldi

Şirnex merkezken gelen 64 yaşındaki Fatma Acar ise, "Önderimizin çağrısına kulak vermek için Şirnex'ten geldik. Buraya gelen herkes barış için geldi. Sadece barış ve halkların kardeşliğini istiyoruz. Kürt ve Türk kardeşliği olsun. Artık bir araya gelip birlikte oturalım. 26 yıldır Önder'imiz tek başına bir halkın savunmasını yapıyor. Bunu hem Kürtler hem de Türkler için yapıyor. Onun yapacağı tarihi çağrı için buradayız. Şimdi Türkiye devlet yetkilileri üzerlerine düşeni yapsınlar ki barış gelsin" diye konuştu.

 

 

Heyecanım içime sığmıyor

Silopiya’dan (Silopi) yola çıkan Emine Kalkış (62) ise duygularını dile getirmekte zorluk yaşadığını vurgulayarak, "Bugün çok güzel bir gün. Şu an tarihi açıklama okunuyor. Heyecanımız içimize sığmıyor. Herkes bu tarih çağrıya kulak vermeli ve gereğini yapmalı. Önder'imizden bir haber aldığımız için çok mutluyuz. Önderimizin yanımızda olmasını istiyoruz. Her hak gibi bizim de Önder'imizle yaşamaya hakkımız var" diye kaydetti.

Çağrı değil, müjde

Çağrının yapıldığı 27 Şubat'ı güzel günlerin ilk günü olarak tanımlayan, çağrıyı dinlemek için Xana Axpar'dan gelen 58 yaşındaki Nesime Temiz, "Bugün güzel günlerin ilk günüdür. Buraya büyük bir moral ve coşkuyla geldik. Her şey daha güzel olacak. Bu çağrı bize bir müjdedir" dedi.

 

“Önderimizin özgür olmasını istiyoruz. Onunda bizim aramızda olması lazım” diyen 65 yaşındaki Adalet Çay, Riha’dan geldiğini söyledi ve ekledi: “Zindanlarda bulunan herkesin çıkmasını istiyoruz. Bütün devletlere çağrımızdır, Önder'imizin özgürlüğü için harekete geçin. Bugün tarihi bir ve güzel bir gündür. Önder'imizin aramızda olacağı gün bu günden de daha tarihi ve güzel olacaktır.”

 

Riha'dan gelen Barış Annesi Fatma Akbaş (65), barış mesajı ile mutlu olduklarının söyleyerek, şunları dile getirdi: "Sonuna kadar Önder'imize, Kürt Özgürlük Hareketi'ne güveniyoruz. Dün gece uyuyamadık. Ne söyleyecek, ne yapacak, diye düşünmekten sabah kadar gözlerimize uyku girmedi. Ama verilen mesaj bizi mutlu etti. Barış olsun, ama gerçek ve doğru bir barış olsun. Daha önce yaşanan hatalar yapılmasın. Artık kimse ölmesin. Barış olmasını istiyorsak önce bu ihtimale kendimizi inandırmamız gerek. Devlete güvenmiyoruz biz Önderimize inanıyoruz."

 

 

Bir umut doğdu

Dîlok'tan barış için geldiğini ifade eden Sakine Behçet, “Barışla her şey güzel olur. Her savaş, barış ile son bulur. Ne zamana kadar savaş olacak? Bahçeli her zaman Kürtlere ölüm istedi, ancak bir amacına ulaşamadı. Bugün barış için bir umut doğdu. Barış içinde yaşayacağımız günler umut ediyoruz" diye konuştu.

 

 

Aramızda olacağı günler yakın

Önderliğin halk arasında olacağı günlerin yakın olduğunu dile getiren 63 yaşındaki Naile Altış, şöyle devam etti: “Biz de her halk gibi eşit yaşamak istiyoruz. Kürtçe konuştuğu için artık kimsenin zorbalığa uğramamasını istiyoruz. Zindanlarda bulunan bütün arkadaşlarımızın biran önce yanımızda olmalarının önü açılmalıdır.”

 

Nazime Boltan (60), “Önderimizin çağrısına kulak vermek için geldik” dedi ve şunları dile getirdi: “Sonuna kadar bu davaya bağlıyız. Bu çağrı biz Kürtlere kutlu olsun. El ele vererek bugünden sonra daha büyük bir mücadele vermemiz gerek. Önder'imiz özgür olana kadar mücadeleyi büyütmeye devam etmeliyiz.”