SPD kayyum politikasını kınadı
Dünya Haberleri —
- Almanya’da koalisyonun büyük ortağı ve Şansölye Scholz’un partisi SPD, Türk devletinin kayyum politikasını kınadı. “Terör damgalaması ve meşru seçim kararlarının göz ardı edilmesi yerine, Kürt nüfusla uzlaşmaya yönelik ciddi girişimlere ihtiyaç vardır” dedi.
Almanya Sosyal Demokrat Partisi (SPD), Türk iktidarının kayyum kararlarını kınadı. Kayyum politikası gütmek yerine “Kürt nüfusla uzlaşmaya yönelik ciddi girişimlere ihtiyaç vardır” diyerek diyalogun önemine işaret etti.
SPD, Esenyurt, Mêrdîn Büyükşehir, Êlîh ve Xalfetî belediyelerine kayyım atamasına yazılı açıklamayla tepki gösterdi. Açıklamada, kayyumların siyasi saikler ile atandığına vurgu yapılarak, tutsak belediye başkanlarının serbest bırakılması çağrısı yapıldı.
Seçilmişlerin yeri hapishane değildir
“SPD Başkanlık Divanı, Kürt yanlısı DEM Parti’ye karşı yıllardır devam eden siyasi amaçlı baskılarla bağlantılı olan bu olayları da şiddetle kınamaktadır” belirlemesi yapılan açıklamanın detayları şöyle:
“30 Ekim 2024 sabahı İstanbul'un en kalabalık ilçesi olan Esenyurt'un seçilmiş belediye başkanı Prof Dr Ahmet Özer gözaltına alınmış ve bir gün sonra yerine zoraki bir kayyum atanmıştır. SPD Yönetim Kurulu, 31 Mart 2024 tarihinde yapılan ulusal yerel seçimlerde büyük bir çoğunlukla göreve seçilen kardeş partimiz CHP'nin demokratik meşruiyete sahip temsilcisinin siyasi saiklerle hapse atılmasını şiddetle kınamaktadır. Seçme ve seçilme yetkisine sahip belediye başkanlarının yeri cezaevleri değil, belediye başkanlığıdır. Kendisinin derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz.
Hukukun üstünlüğüne dayalı asgari standartlara dönülmeli
4 Kasım 2024 tarihinde, demokratik yollarla seçilmiş diğer üç belediye başkanı - Mardin'den Ahmet Türk, Batman'dan Gülistan Sönük ve Halfeti'den Mehmet Karayılan - görevden alınmış ve yerlerine zoraki yöneticiler atanmıştır. SPD Başkanlık Divanı, Kürt yanlısı DEM Parti’ye karşı yıllardır devam eden siyasi amaçlı baskılarla bağlantılı olan bu olayları da şiddetle kınamaktadır. Hukukun üstünlüğüne dayalı asgari standartlara geri dönülmesi Türkiye'deki tüm insanların yararınadır. Hukukun üstünlüğünün adım adım ortadan kaldırılmasını yıllardır endişe ve dehşetle takip ediyoruz.
Barışçıl bir çözüm dürüst bir uzlaşı
SPD her türlü şiddeti ve terörü kınamaktadır. Şiddet asla bir çözüm değildir. Sivil halkın korunması ve güvenliği her zaman birinci önceliğe sahip olmalıdır. Aynı zamanda şiddet ve terör, hukuk devletinin temel ilkelerine balta vurmak için bir bahane olarak kullanılmamalıdır. Terör damgalaması ve meşru seçim kararlarının göz ardı edilmesi yerine, Kürt nüfusla uzlaşmaya yönelik ciddi girişimlere ihtiyaç vardır. SPD, Almanya ve Türkiye'de birlikte yaşamın iyileştirilmesi konusunda kararlıdır. Çatışmanın barışçıl çözümü, Kürtlerle dürüst bir uzlaşma ve birbirimizle demokratik ve anayasal etkileşim bunun temelini oluşturmalıdır. Türkiye'deki kardeş partilerimizle birlikte bu konuda kararlıyız.” BERLİN