Tecrit için İstanbul’da buluşma

Orhan Işık

Orhan Işık

  • Tecride Karşı Adalet Girişimi'nden Orhan Işık, çatışma ortamını çözüme kavuşturabilecek yegâne kişinin Abdullah Öcalan olduğunu belirterek, “Çözüm için İstanbul’da aydın, yazar ve akil insanların katılımıyla büyük bir buluşma gerçekleştireceğiz” dedi.

Tecride Karşı Adalet Girişimi, 5 Eylül’de kuruluşunu ilan ettikten sonra siyasi parti temsilcileri, demokratik kitle örgütleri ve yabancı ülke temsilcilikleri ile görüşmeler gerçekleştirdi. Girişim, faaliyetleri kapsamında aydın, yazar, akil insanlar ve gazetecilerin katılımıyla İstanbul’da geniş katılımlı bir açıklama yapacak. MA'ya bilgi veren Tecride Karşı Adalet Girişimi üyelerinden Orhan Işık, tecridin temel amacının Abdullah Öcalan’ın fikriyatının engellemek olduğuna dikkat çekti. Işık, “Bu fikirler, Ortadoğu’da devam eden toplumsal sorunlar açısından ve yine 50 yıldır bu coğrafyada sürdürülen kirli savaşın çözümü noktasındaki yegane çözüm yoludur. Çözüm geliştirilecekse her şeyden önce Sayın Abdullah Öcalan gerçekliği göz ardı edilmemelidir” dedi. 

Birçok kesimle görüşme gerçekleştirdiklerini; tecridin amacı, hedefi, Kürt ve Türkiye toplumları üzerindeki etkileri ile Türkiye’de yaşanan ekonomik krizin nedeni ve gerekçelerin tecritle bağlantıları üzerinde durduklarını belirten Işık, "Türkiye’de yaşanan ekonomik kriz, toplumsal buhran, sosyal çürümüşlüğün nedeni 50 yıldır Kürdistan’da yaşanan bu kirli savaştır” diye konuştu.

AKP görmezden geliyor

İktidarın yaşadığı kriz ve sıkıntıların temelinde tecrit ve savaşın olduğunu; AKP’nin başını kuma gömerek toplumsal tahribatı görmezden geldiğini kaydeden Işık, Türkiye’nin bu kaotik, toplumsal ve siyasal krizden çıkarak Kürt sorununu demokratik yöntemlerle çözmesi gerektiğini vurguladı. Işık, şunları söyledi: “Kürt sorununun demokratik çözümünün adresi de Sayın Abdullah Öcalan’ın geliştirdiği tezlerden geçmektedir. Öcalan'ın paradigması, hem Türkiye’nin toplumsal sorunlarına hem de Ortadoğu’nun sorunlarına çözüm olabilecek perspektif ve derinliktedir.”

Temel gündemdir

Girişim olarak önlerine uzun bir çalışma takvimi koyduklarını anımsatan Işık, şöyle devam etti: “Uluslararası birçok elçilik ve diplomatla görüşmelerimiz oldu. Birçok sivil toplum örgütü, akil insan ve eski siyasetçilerle görüşmeler yaptık. Türkiye toplumunda adaletsizlikten, antidemokratiklikten rahatsız olan kim varsa ulaşmaya çalıştık. Tecridi Türkiye’nin temel gündemine oturtmaya çalıştık. Bu anlamıyla belli noktalarda çalışmamız amacına ulaştı.  

Devlet zamana yayıyor

Öcalan ile 23 Ekim’de yapılan görüşme, Kürt sorununa duyarlı ve çözme noktasında vicdanı olan her kesime moral verdi. İlk mesaj tecridin devam etmesi oldu. Devlet bu konuda pragmatist yaklaşıyor ve ‘bekle-gör’ politikasıyla Kürt sorununu zamana yayıyor. Görüşmelerin kesintisiz bir şekilde sürmesinden yanayız. Öcalan’a böylesi bir fırsat verilirse Türkiye’nin kanayan yarası olan bu çatışma ortamını çözüme kavuşturabilecek yegâne kişi Sayın Öcalan’dır. Kürt sorunu gerçekten masaya yatırılacaksa bunun birinci dereceden muhatabı Sayın Abdullah Öcalan’dır. Her kesimin bu sürece dahil edilmesi gerekir. 

Önceki gibi olmayacak

Dolayısıyla bunun da yol, yöntem ve araçları 2013-2015 süreci gibi olmayacak. Devlet şuanda ki mevcut sürece ilişkin kendine göre bir çözüm modelini geliştiriyor. Tekrar Kürt’ü ret ve inkar eden, kazanımlarını görmezden gelen ve daha çok kendine göre bir Kürt yaratmaya çalışıyor. Kürtler, böyle bir süreci kabul etmez. Bunun yol, yöntem ve araçları bellidir. Öcalan ile tekrardan görüşmeler gerçekleşsin. Öcalan’ın geliştireceği perspektifler hem iktidar hem de Kürt Hareketi açısından ön açıcı ve çözüm odaklı olacaktır.” 

Çalışmalar devam edecek

Girişim olarak bundan sonra İstanbul merkezli çalışmalar sürdüreceklerini kaydeden Işık, şunları paylaştı: “Birçok aydın, yazar, akil insan ve bağımsız sivil toplum kuruluşları gibi bu soruna çözüm odaklı, insani ve vicdani duyarlılığı olan herkesle görüşeceğiz. Bunları yaptıktan sonra geniş katılımlı bir etkinlik düzenleyeceğiz. Genel ve ulusal basını da dahil ederek böyle bir çalışma yapacağız. Tecride Karşı Adalet Girişimi çalışmamız sadece İstanbul ile sınırlı kalmayacak. Tecridin kaldırılması ve müzakere yollarının tekrar açılması için gerekli diplomatik çalışmalarımız, ulusal ve uluslararası alanda devam edecektir. Ardından Wan, Çukurova, Ege gibi Türkiye ve Kürdistan’ın en gelişmiş kentlerinde yerelden genele doğru bütün sivil toplum örgütleriyle bir araya geleceğiz. Bir sonuç ortaya çıkana kadar çalışmamızı sürdüreceğiz.”

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.