Topyekun işgal saldırısı var
- YJA Star Merkez Karargah Komutanlığı Üyesi Şerda Mazlum Gabar, 3 Temmuz'dan sonra yeni bir evreye geçen topyekun işgal saldırısının detaylarını paylaşarak, gerillanın gerillanın muazzam direnişini anlattı.
YJA Star Merkez Karargah Komutanlığı Üyesi Şerda Mazlum Gabar, Medya Haber TV'de yayınlanan özel bir programda Arîn Stêrk'in sorularını yanıtladı. Şerda Mazlum Gabar, Dêrsim'den Botan'a, Botan'dan Serhed'e, Serhed'den Mêrdîn'e, Zap'tan Avaşîn'e, Avaşîn'den Xinêre'ye, Xinêre'den Heftanîn’e, Metîna’ya ve Garê'ye, Sergelê hattına kadar savaşın yoğun devam ettiğini söyledi.
3 Temmuz'dan sonra
Şerda Mazlum Gabar, savaşın 3 Temmuz'dan önceki gibi olmadığını belirterek, şunları paylaştı: "Çünkü 3 Temmuz'dan önce, 22 Nisan'da Erdoğan Irak'a geldi. Orada bir anlaşma imzalandı. Ogünden sonra hem KDP'nin iş birlikçiliği, ihanetçiliği daha fazla belirginleşti hem de savaş alanlarına giden tüm yollar, TC askerlerine ihanetçi güçler tarafından açıldı. Daha önceki süreçlerde savaş, daha çok Zap hattında, yine Tepê Amediyê, Girê Cûdî, Şehîd Yunis, Şehîd Çekdar; Şehîd Doğan Doğu Zap ve Batı Zap eyaletinde daha fazla yoğunlaşmıştı. 3 Temmuz'dan sonra Metîna’da yoğunluklu yaşanmaya başladı. Düşman güçleri her yerde indirmeler yapmaya başladı. Xinêre hattında da savaşın yoğunlaşma durumu var. Eş zamanlı olarak hem Metîna’da hem de Xinêre hattında... Mesela Şekîf'i gelip tuttular. Daha sonrasında Şekîf'ten ilerlemeye başladılar. Şehîd Hêmin vb. alanlara bir yönelimi oldu, bir saldırı gelişti.
Kürdistan yangın yeri
Aklınızın hayalinizin sınırlarını aşacak şekilde teknik kullanımı var. Sadece çatışmaların, eylemlerin olduğu alanlarda değil, Metîna’da çok yoğun hava saldırıları oldu. Batı Zap'ta, aynı zamanda Xakurkê, Xinêre hattında da hava saldırıları yoğun var. Qendîl ve Garê'de çok yoğun bir hava hareketliliği var. Yangın yerine çevrilmek istenen Kürdistan, savaş alanına çevrildi.
Köyleri insansızlaştırma
Türk devleti, 1994'te nasıl ki önce Botan, ardından tüm Kuzey Kürdistan'da köyleri boşaltmaya başladı; şimdi de Güney Kürdistan'da tüm köyleri insansızlaştırmaya çalışıyor. Köyleri yakıyor. Sömürgecilik, işgal, ilhak; bir soykırım savaşı yürütülüyor.
Tüneller için alan tutuyor
Eskiden tünellerin üzerine direkt indirmeler yapıyordu. Tünelleri düşüremeyeceğini anladığı için uzağına indirme yapıp alan tutuyor. Mesela geldi Zergelê hattını tuttu. Alanlar arasındaki bağı da koparmak istiyor.
KDP ve Irak da katılacak
Xinêre'ye gerçekleştirdiği saldırıya dair zaten bilgiler de var. Belli bir süre sonra KDP ve Irak'ın da bu işgal saldırısına dahil olacağı, Goşînê hattını tutacağı, Lolan'ın bir bütün işgal altına alınacağı tartışmaları var. Qendîl ile Xinêre hattını; Garê ile Qendîl hattını; Garê ile Metîna ve Zap hattını koparacak. Halka da çok yoğun baskılar uygulanıyor. Halk zorla göçertiliyor.
Gerilla ne yapıyor?
Gerilla, hem yer altında hem yer üstünde arazi timleriyle hem de havadan eylemler düzenliyor. Düşmanın planlamaları, pratik sahada boşa çıkarılıyor. Böyle olduğu için Suriye'den çeteleri getirdi, KDP ve Irak'ı dahil etmeye çalışıyor. Gerilla karşısında başarılı olamıyor. Özellikle 2019'dan sonra dekapitasyon denilen; öncü kadroları, komutanları ya da hafızası olarak adlandırılabilecekleri hedef alıp örgütü biraz daha kendilerine göre beyinsiz, hafızasız bırakmak yöntemine başvuruyor. Kürdistan'ı onlara yar etmeyeceğiz. Onlar bizi KDP ile karıştırmasınlar. Kürt halkının soykırımını engellemekle sorumlu gücüz. Bizim güç aldığımız temel kaynaklar var. O yüzden de ne silahları, kirli yöntemleri ne iş birlikçileri, ihanetçileri ne de ittifak halindeki oldukları devletler gerillaya bir adım bile geri adım attıramaz. Muazzam bir direniş yaşanıyor." BEHDÎNAN
* * *
Başika'daki üssün tehdidi
"Misak-ı Milli rüyasından çıkmayan Türk devleti, Kerkük'ü almak peşinde. Mesela Başika'da önceden de Türk ordusunun bir üssü vardı ve Irak buna karşıydı. Şimdi o üs normalleşecek, meşrulaşacak. Başika'da Türklerin olması, Irak'ın işgali anlamına geliyor. Başika'dan rahatlıkla Musul ve Kerkük'ü işgal edebilirsin. Mutabakat zaptından sonra büyük bir 'operasyonun hazırlığını' yaptıklarını kendileri de söylüyor. Esas amaç Garê'dir. Başika'dan Garê'yi daha fazla baskı altına almak, Garê'deki işgal saldırısını yönlendirmek amacındalar."
* * *
Özel savaşın tahribatları
"AKP-MHP hükümeti, tam bir özel savaş hükümetidir. Önceden özel savaş, genel savaşın içerisinde bir bölümdü. Kürdistan'da özel savaş, en fazla da gençleri ve kadınları düşürerek, özlerinden uzaklaştırarak yöntemlerini uygulamaya çalışıyor. Mesela Kürdistan'da uyuşturucu kullanma yaşı 7-8'e inmiş. Fuhuş çok fazla yaygınlaşmış. Tecavüz aynı biçimde. Kişileri, kendi kendine ihanet eder duruma getiriyor. Ülke sevgisi, toprağına bağlılık, yurtseverlik değerlerinden uzaklaşma kişiyi soysuzlaştırır. Ajanlık soysuzluktur, kendi değerlerinden uzaklaşmaktır, utanç vericidir.
MİT'in özellikle de Kuzey Kürdistan'da bazı yerlerde sonuç aldığını da belirtmek mümkün. Bu bir ajanlık furyasıdır, başlamış gidiyor, çünkü düşman bilinci Kürt sosyolojisinde çok derinlikli değil. Düşmanı tanıma, düşman karşısındaki tavır nasıl olmalı; bu konuda bir bilinçsizlik var. Düşman daha derinlikli tanınmalı ve bu ajanlaşmanın önüne geçilmeli.
Ajanlık, Kürdistan'da hesapsız bırakılmamalı. Toplumsal baskı, toplumsal refleks çok önemlidir. Anneler ve babalar, daha duyarlı olmalı. Çocukları nereye gidiyor, kimlerle görüşüyor, devlet bunlara el mi atıyor, bilmeli. Kürt halkı onurlu bir halktır. Asla kendi ulusuna, kendi halkına ihanet etmek normal karşılanamaz. Ajanlık normal karşılanamaz. Düşman farklı farklı yöntemler kullanıyor. Özellikle de şehit ailelerine, yine çocukları gerillada olan ailelere daha fazla yöneliyor. Onları daha fazla düşürmeye çalışıyor. Bu düşman, her şeyimize düşman. Savaş ya da mücadele sadece gerillaya ait değil. Biz soykırım kıskacında olan bir halkız. Tehlike ciddidir. Soykırımcı konsept karşısında normal yaşamımıza devam edemeyiz. İradeli olmak isteyen her Kürt hedeftir. Hücre hücre toplumun her yerinde örgütsüz bir kişi bile kalmamalı Kürdistan'da. Öz savunmayı ciddiye almalıyız."