'Sayın Öcalan çıkıp mesajını versin'
- Êlih'teki mitingde konuşan DEM Parti Eşbaşkanı Tülay Hatimoğulları, Ankara’ya seslendi: "Onurlu bir barış için demokratik zeminde çözüme hazır olduğumuzu ifade ettik. İmralı kapılarını açın, Sayın Öcalan dışarı çıksın, mesajını versin."
Fotoğraflar: Medine MAMEDOĞLU
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmayı danışmanlarını, sözcülerini konuşturduğunu belirten DEM Parti Eşbaşkanı Tülay Hatimoğulları, kayyum atamaların 'terörle mücadele' oarak tanımlanmasına, 'Kürtlerle kardeşiz' denilip kırmızı çizgiler sıralanmasına tepki gösterdi. Hatimoğulları, 'DEM Parti barış sürecini elinin tersiyle itiyor' yalanına da dikkat çekerek, şunların altını çizdi: "Biz demokratik zeminde çözüme hazırız, dedik. İktidar/devlet şuna karar vermeli; uzatılan el tunç eli mi barış eli mi? Uzatılan el barış eliyse bizler o eli tutmaya hazırız ama tunç eliyse ona karşı onurlu bir mücadeleyi vermeye hazırız."
Demokratik Kurumlar Platformu, dün Êlih'ın Dörtyol Kavşağı'nda “Demokrasi ve Özgürlük” mitingi düzenledi. İmralı tecridinin kaldırılarak Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın fiziki özgürlüğünün sağlanması, Kürt sorununun çözümü ve belediyelere atanan kayyumların çekilmesi için yapılan mitinge yoğun katılım oldu. Diyarbakır Caddesi ve Hasankeyf Kavşağı’nda bir araya gelen yurttaşlar, uzun bir süre halaya durdu. Ardından yürüyüşle miting alanına giriş yaptı.
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eşbaşkanı Keskin Bayındır, halkın belediyelere atanan kayyumlara karşı 14 gündür direndiğini hatırlatarak, şunları söyledi: "Hiçbir güç Kürt halkının özgürlük mücadelesinin önünü kesemez. Bu mücadele, Sayın Öcalan’ın özgürlüğünü ve Kürt sorununun çözümünü sağlayacak. Kürt halkı çözüme, sürece hazır. Kürt Halk Önderi özgür olsun, bu mesele çözülsün."
Bayındır’ın konuşması sık sık “Bijî serok Apo” sloganıyla kesildi. Bayındır’ın konuşmasının ardından yerlerine kayyum atanan Mêrdin, Êlih ve Xelfetî belediye eşbaşkanları sahneye çıktı.
Sayın Öcalan'ın sesi duyulsun
Daha sonra konuşan Özgür Kadın Hareketi (TJA) aktivisti Ayla Akat Ata, halkın kayyumlara “hayır” dediğini söyledi. Ayla Akat Ata, Kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümü için miting düzenlediklerine işaret ederek, "Bu kararı (kayyum) verenler Êlihî tanıyorlar mı, biliyorlar mı? Biraz Êlih’i anlatalım. Bu halk 1970’lı yıllarda ‘Edip Solmaz’ dedi. Bu halk 2009’dan bu yana kayyumlara, gözaltılara rağmen, ‘Ben varım, Kürdistanlıyım’ diyen bir kenttir. Êlih, biraz Amed’dir, Sêrt’tir, Mêrdîn’dir ama Êlih hepsinin toplamıdır. Êlih ‘Kine em’ diyen Cegerwxîn’dir. Faili meçhul cinayetlerle sindirilemeyen, susturulamayan şehirdir. Bugün halkın iradesini gasp edenlere, korkulu rüyadır Êlih” şeklinde konuştu. Sonuna kadar mücadele edip iktidarı çözüme davet edeceklerini belirten Ata, şunları ifade etti: "Açın o kapıyı, bu halk Sayın Öcalan’ın sesini duymak istiyor. Bu halk Sayın Bahçeli’yi de, Erdoğan’ı da, Özer’i de dinledi. Herkesin sesine kulak veriyor ama kimin yalan söyleyip halkı yanılttığını bilecek iradesi, doğruyu örgütleyecek gücü vardır.”
Kayyum, bir zihniyetin devamıdır
Mitingde konuşan DEM Parti Eşbaşkanı Tülay Hatimoğulları, 45 yıl önce katledilen Êlih Belediye Başkanı Edip Solmaz’ı andı. Tülay Hatimoğulları, "O dönem Edip Solmaz’a kurşun yağdıranlar şimdi belediyelerimize kayyum atayan zihniyetin ta kendisidir. O dönemde o kurşunları yağdıranlar daha sonra asker postallarıyla sokaklara inerek, darbe yapanlarla şimdi belediyelerimize kayyum atayanlar aynıdır, darbecidir" dedi.
Sen kayyumsun, hırsızsın
Kayyımlarla halkın seçme ve seçilme hakkının elinden alındığına dikkati çeken Tülay Hatimoğulları, "Seçimleri ortadan kaldırmak istiyorlar. Bu yönetimlerin adı demokrasi olamaz. Bu yönetimin adı olsa olsa faşizm olur. Êlih’in kayyumu tweet atıyor ve 'Türkler ve Kürtler aynı kaderi paylaşıyor, aynı umutları yaşıyor' diyor. Yalanın daniskası. Êlih halkının umudu, kardeşlik anlayışı senin temsiliyetine zuhur edemez. Sen kayyumsun, sen hırsızsın, sen polis kalkanlarıyla belediyeye zorla yerleştin" diye konuştu.
İmralı'nın kapılarını açın
DEM Parti olarak elbette onurlu barışın yanında durduklarını ve 40 yıldır bunun mücadelesini verdiklerini kaydeden Hatimoğulları, şunları söyledi: "Adalet ve demokrasi gelsin; kardeşlik ve eşitlik olsun diye mücadele ettik. Buradan Ankara’ya sesleniyoruz; bizler onurlu bir barış, demokratik zeminde bir çözüme hazır olduğumuzu her fırsatta, her yerde ifade ettik. Oyun oynamıyorsanız, insanların umutlarıyla alay etmiyorsanız, ciddiyseniz, bir devlet ciddiyeti ile davranacaksanız öncelikle İmralı kapılarını açın, Sayın Öcalan dışarı çıksın, mesajını bütün Ortadoğu’ya versin. İktidarın küçük ortağının kamuoyuna verdiği mesajlarda eğer ciddiyse öncelikle bakanlıklarını devreye koysun ve İmralı kapıları sonuna kadar açılsın. Sayın Öcalan çıksın, Kürt halkına Ortadoğu halkına mesajlarını versin.
Erdoğan ağzını açmıyor
İcra makamında olan AKP iktidarı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'dır. Kendisi bugüne kadar ağzını açmadı. Onun yerine danışmanları, sözcüleri konuşuyor. Kayyum atamayı ‘terörle mücadele’ olarak tanımlıyorlar. Gülistan Sönük, Êlih halkının yüzde 65 oyunu alarak, Türkiye’deki en yüksek oy oranı ile seçilmiş ama siz kalkmış kayyum atıyorsunuz. Buna da ‘terörle mücadele’ diyorsunuz, ardından da 'Kürtler kardeşimiz' diyorsunuz. 'Kürtlerle kardeşiz' diyorlar ama kırmızı çizgiler sayıyorlar. Bu kırmızı çizginin içinde Kürt yok, farklı halklar ve inançlar yok. Bu kırmızı çizginin içinde yüzyıllık inkar ve imha, tekçilik anlayışı var. 'Kardeşiz ama senin adın olmasın, Kürtlüğün olmasın, Kürtçe konuşma, ana dilde eğitim talep etme" deniliyor. Böyle kardeşlik olur mu?
Barış eli mi tunç eli mi?
DEM Parti barış sürecini elinin tersiyle itiyor, diyorlar. Külliyen yalan. Elimize her mikrofona aldığımızda partimiz adına kim konuşursa konuşsun, ‘Onurlu bir barış için hazırız’ dedik. Demokratik zeminde bir çözüme hep birlikte hazırız, dedik. İktidar, devlet şuna karar vermeli; uzatılan el tunç eli mi barış eli mi? Uzatılan el barış eliyse bizler o eli tutmaya hazırız ama tunç eliyse ona karşı onurlu bir mücadeleyi vermeye hazırız.
Bir kez daha çağrı
Halklarımızla beraber devlet aklı ve iktidara bir kez daha çağrı yapıyoruz; Kürt halkı müzakere ve diyalog sürecinin demokratik zeminde gelişmesini istiyor. Onurlu barış istiyor.Ana dilinde eğitim hakkını istiyor. Sizler devlet aklı ve iktidar olarak buna hazır mısınız? Bizler müzakereye de mücadeleye de hazırız."
Miting sonrası yürüyüş
Demokratik Kurumlar Platformu'nun Êlih’te gerçekleştirdiği “Özgürlük ve Demokrasi” mitinginin ardından gençler, “Êlih faşizme mezar olacak” sloganıyla yürüyüşe geçti. Türk polisi, gençlerin yürüyüşüne tazyikli suyla saldırdı. ÊLIH