Askeri operasyonları durdurun
- Arap Dışişleri Bakanları İrtibat Komitesi toplantısının sonuç bildirgesinde Suriye'deki tüm askeri operasyonların durdurulması istendi.
- Akabe'deki toplantıya katılan ABD Dışişleri Bakanı Blinken, QSD rolünü bir kez daha vurguladı ve muhataplarına bunu anlattıklarını söyledi.
- Akabe toplantısında, Suriye'deki farklılıklara ve temsiliyetine işaret edildi. BM Suriye Özel Temsilcisi de toplantının ardından dün Şam'a gitti.
Beşar Esad rejiminin devrilmesinin ardından ülkede geçiş dönemini görüşmek üzere yapılan ilk uluslararası toplantıda Suriyeli temsilciler yer almadı. Toplantıda, geçiş sürecine ve yeni Suriye'ye ilişkin konular tartışıldı.
Suriye'ye İlişkin Arap Dışişleri Bakanları İrtibat Komitesi, Bahreyn, Fransa, Almanya, Katar, BAE, İngiltere, ABD, Türkiye, Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler’den temsilci ve dışişleri bakanlarının katılımıyla Cumartesi günü Ürdün'ün Akabe kentinde bir araya gelerek Suriye'deki yeni yönetimin öncelikleri konusunda bir fikir birliği oluşturmaya çalıştı. Toplantıya, hiçbir Suriyeli temsilci katılmadı.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, bölgesel ortaklar arasında Suriye'nin yeni hükümetinin kapsayıcı olması, kadın ve azınlık haklarına saygı göstermesi, terörizmi reddetmesi ve Esad dönemine ait olduğundan şüphelenilen kimyasal silah stoklarını güvence altına alıp imha etmesi gerektiği konusunda geniş bir fikir birliği olduğunu belirtti. Ortadoğu'da üç ülkeyi kapsayan bölgesel bir tura çıkan Blinken, Türkiye, Irak ve Ürdün'ü ziyaret etti. Perşembe gecesi Türk Cumhurbaşkanı Recep T. Erdoğan erteszi sabah Türk Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Ankara'da görüşen Blinken, aynı gün Irak'a geçerek, Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani ile bir araya geldi. BM Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen ile de görüşen Blinken, Suriye'nin önündeki zorlukları ve "özellikle yardım sağlanması ve azınlıkların korunması söz konusu olduğunda Birleşmiş Milletler'in kritik bir rol oynadığı Suriye liderliğindeki bir geçişi desteklemek için birlikte çalışma kararlılığını" konuşmayı beklediğini söyledi. Pedersen de bu görüşe katılarak, "Suriye'de çok kritik olan şey, ülkedeki tüm toplulukları bir araya getiren güvenilir ve kapsayıcı bir siyasi süreç görmemizdir. İkinci nokta ise devlet kurumlarının çökmediğinden emin olmamız ve mümkün olduğunca hızlı bir şekilde insani yardım ulaştırmamız gerektiğidir. Eğer bunu başarabilirsek belki de Suriye halkı için yeni bir fırsat doğacaktır" dedi.
Blinken'ın basın toplantısı
ABD Dışişleri Bakanı Blinken da Ürdün'ün Akabe kentinde basın toplantısı yaptı. Blinken, QSD konusunda Türkiye’deki yetkililerle görüşmeler yaptığını hatırlattı. Blinken, "Şu anki önemli iş, DAİŞ'in hilafetininin sonlandırılmasında elde edilen başarıların devam etmesinin sağlanmasıdır" dedi. Blinken "QSD, bu hedefe ulaşmada büyük bir rol oynuyor. Ayrıca, onlar 10 bin civarından DAİŞ'linin tutulması ve ülkelerine geri gönderilmesinde büyük rol oynuyor. Bu nedenle Türkiye ve diğer müttefiklerimle yaptığım görüşmelerde, QSD'nin bu rolde devam etmesinin çok önemli olduğunu vurguladım. DAİŞ, bu durumu kendi lehine kullanarak yeniden toparlanmaya ve Suriye'de bir geçiş yolu yaratmaya çalışıyor" ifadelerini kullandı.
Pedersen, Şam'a gitti
Pedersen, konuşulduğu gibi dün Şam'a gitti. Pedersen'in Sözcüsü Jennifer Fenton, dün X'ten yaptığı paylaşımda, "BM Suriye Özel Temsilcisi Pedersen Şam'a ulaştı" ifadelerini kullandı.
Ürdün'ün açıklaması
Ürdün Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamaya göre; katılımcılar, Suriye halkının tarihinin bu kritik noktasında daha umutlu, güvenli ve barışçıl bir gelecek inşa etmesi için tam desteğini teyit etti. Siyasi geçiş sürecinin Suriye liderliğinde ve Suriye'ye ait olması gerektiğine; kapsayıcı, mezhepçi olmayan bir hükümetin şeffaf bir süreçte oluşturulmasına inanıldığı belirtildi. Suriye'nin birliği, toprak bütünlüğü ve egemenliğine tam destek teyit edilirken, kadınlar ve azınlıklar da dahil olmak üzere insan haklarına saygı gösterilmesinin altı çizildi. Suriye halkının çıkarlarına hizmet eden ve onlara kritik hizmetler sağlayan devlet kurumlarının korunması ve kimyasal silah stoklarının da güvenli bir şekilde imha edilmesinin önemine dikkat çekildi. Suriye'nin nihayet on yıllar süren izolasyonu sona erdirme şansına sahip olduğu belirtilirken, Suriye halkının desteklenmesi ve onlarla birlikte çalışılması konusunda da kararlılık kaydedildi. Suriye topraklarının hiçbir “ülkeye tehdit oluşturmaması veya teröristlere sığınak olmaması” talep edildi.
Ortak basın toplantısı
Toplantının ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen Es-Safedi, Suriye halkının tüm bileşenlerini temsil eden Suriye'de bir siyasi çalışmanın başlaması gerektiğini vurguladı. Safedi şu ifadeleri kullandı: "Mesajımız, yıllar süren ölüm ve yerinden edilmelerin ardından kurulma aşamasında, kendi devletini kurma hayallerine ulaşana dek, Suriye'nin ve Suriye halkının yanında olacağımızdır."
Etnik farklılıkların korunması
Ortak basın toplantısında konuşan Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin, Suriye'nin komşuları olarak yeni bir krizin patlak vermesini istemediklerini; Suriye'nin yeni yönetiminin etnik farklılıkların, azınlıkların ve kadınların haklarının korunmasına öncelik vermesi gerektiğini söyledi. Bakan Hüseyin, "Biz, bölgede ikinci bir Libya'nın oluşmasını istemiyoruz. Bununla birlikte, Suriye'nin yeni yöneticileri, ülkenin tüm kesimlerini siyasi sürece dahil etmeli ve insan haklarına, özellikle de kadınların haklarına saygı göstermelidir” ifadelerini kullandı.
Özellikle toplumun tüm kesimlerinin bu süreçte yer almasının önemine dikkat çeken Bakan Hüseyin, "Suriyeliler, mültecilerin geri dönebileceği istikrarlı bir devlet inşa etmek için çaba göstermelidir" dedi.
Kolay bir geçiş süreci
Ortak basın toplantısında söz alan Mısır Dışişleri Bakanı Bedr Abdulati de dışlamaksızın Suriye'de kolay bir geçiş sürecinin başlaması gerektiğini kaydetti. Abdulati, bir dizi genel prensip üzerinde mutabık kalındığını, Suriyeli ve bölgesel tarafların bunlara bağlı kalması durumunda Şam'ın geleceği konusunda daha emin olacaklarını belirtti.
Bakanlar İrtibat Komitesi
Suriye'ye İlişkin Arap Dışişleri Bakanları İrtibat Komitesi toplantısının ardından da ortak sonuç bildirisi yayımlandı. Sonuç bildirisinde, Suriye halkının yanında yer alınacağı ve her türlü destek ve yardımın yapılacağı kaydedilirken tüm tarafları içine alacak olan siyasi geçişin Birleşmiş Milletler ve Arap Birliği'nin gözetiminde yürütüleceğine dikkati çekildi. Bildiride BM Genel Sekreteri'ne de Suriye'deki geçiş sürecini desteklemeleri için BM heyeti oluşturulması işlemine başlaması çağrısı yapıldı.
Askeri eylemler dursun
Bildiride, Suriye toprakların tüm askeri eylemlerin durdurulması gerektiği belirtildi.
Ebdî'den toplantı mesajı
QSD Genel Komutanı Mazlum Ebdî de Arap Bakanlar İrtibat Komitesi'nin Suriye'ye ilişkin kabul edilen sonuç bildirgesini memnuniyetle karşıladığını dile getirdi. Bildirgedeki "Tüm Suriye topraklarındaki askeri operasyonların durdurulması" çağrısının önemine dikkat çeken Ebdî, “Arap Bakanlar İrtibat Komitesi'nin Akabe Dışişleri Bakanları Zirvesi'nin Suriye'ye ilişkin nihai açıklamasını memnuniyetle karşılıyor ve Arapların Suriye'yi güvenli hale getirmedeki etkin rolünü takdir ediyoruz. Yeni bir Suriye'nin inşasına yol açacak yapıcı bir diyaloğun önünü açacak önemli bir adım olarak, nihai açıklamada da belirtildiği gibi, tüm Suriye topraklarındaki askeri operasyonların durdurulması gerektiğini vurguluyoruz. Suriye'yi istikrara kavuşturmak, tüm tarafların katılımıyla, toprak bütünlüğünün sağlanmasıyla ve sürdürülebilir barışın yolunun açılmasıyla başlar” dedi. HABER MERKEZİ