38 göçmen susuzluktan öldü

• Akdeniz kıyılarına ulaşmak isteyen göçmenlerin ölüm yolculuğu devam ediyor. Avrupa’ya göç etmek için çıktıkları yolda 38 kişi Sahra çölünde susuzluktan ölmüş halde bulundu.
• Suriye’nin çölde yaşanan ölümlere ilişkin görevlendirdiği yetkili Bassem Faruk, ölümlerde Libya’nın deport kararının etkili oluğunu söyleyerek; “Diğer Suriyeliler de aynı şekilde Libya'dan Cezayir'e sınır dışı edilecek ve korkarım ki başka trajedilere hazırlanmak zorunda kalacağız” dedi.

Avrupa’ya düzensiz göçün en büyük rotası olan Tunus-İtalya hattı Akdeniz’de fırtına sezonunun bitmesi ile göçmenleri kendine çekiyor. Binlerce insanın yaşamına mal olan bu hattın Sahra çölü bölgesinde yeni bir trajedi daha yaşandı. Najda Arama Kurtarma Derneği, sınır dışı edilen ya da resmi kontrollere yakalanmadan ülkeye girmeye çalışan göçmenlerin susuzluktan öldüklerini duyurdu. Sahra çölünde göçmenlere yardım için çalışan Cezayirli STK, "son birkaç gün içinde" Sahra Çölü'nün ortasında 12 Suriyeli, 21 Sahra altı uyruklu ve beş Cezayirli olmak üzere toplamda 38 kişinin cesedine ulaştıklarını açıkladı. Yaşanan ölümler çöl yolculuğu esnasında yaşanan susuzluktan kaynaklandı.

Najda Arama Kurtarma Derneği sosyal medya hesaplarından yaptığı açıklamada, kayıp Suriyelilerin Libya sınırı yakınlarında bir araçta ölü olarak bulunduğunu, Afrikalı kurbanların Mali-Cezayir sınırı yakınlarında, beş Cezayirlinin cesedinin ise aynı bölgede bulunduğunu belirtti.

Libya ile Cezayir arasında

Suriye’nin Cezayir'deki büyükelçiliği tarafından olayı yerinde takip etmek üzere görevlendirilen Bassem Faruk adlı bir Suriye vatandaşı, Libya sınırı yakınlarındaki çölde 12 Suriyeli göçmen ve iki Cezayirlinin cesedinin bulunduğunu doğruladı. “Kurbanlar 2 Temmuz'da Cezayir'e giden bir araçla Libya'dan ayrıldılar ve geçen cumartesi günü çölde kaybolduktan sonra bulundular” diyen Faruk, Suriyelilerin Libya'da mı ikamet ettikleri yoksa başka bir yerden mi oraya geldikleri konusunda daha fazla ayrıntı ya da bilgi vermedi. Bulgular Sahra çölünde aracın kaza yaparak arızalanması ile mahsur kalan Suriyeli göçmenlerin susuzluktan öldüklerini doğrular nitelikte. 

Yeni trajediler yolda

Libya makamlarını “Suriyeliler dâhil tüm yasadışı göçmenleri sınır dışı etmekle” suçlayan Faruk 'a göre cesetler şu anda Cezayir'in 1,300 kilometre güneydoğusunda bulunan Burc Ömer İdris hastanesinde bulunuyor. Faruk ayrıca Libya makamlarını “Suriyeliler de dahil olmak üzere tüm yasadışı göçmenleri sınır dışı etmekle” suçladı. Libya'dan Cezayir'e sınır dışıların yeni trajedilere kapı araladığını söyleyen Faruk, “Diğer Suriyeliler de aynı şekilde Libya'dan Cezayir'e sınır dışı edilecek ve korkarım ki başka trajedilere hazırlanmak zorunda kalacağız” dedi.

2023'ün sonunda Libya yetkilileri, ülkede yasadışı olarak ikamet eden yaklaşık 1000 Mısırlı ve Nijeryalı göçmeni sınır dışı etmişti. Belgelenmemiş videolarda, doğu Libya yetkilileri tarafından sınır dışı edilen ve askeri koruma altında Mısır sınırına götürülen göçmenler tartışma konusu olmuştu.

Çölde kayboldular

Cezayir Çölde Kayıp Kişileri Kurtarma Derneği, Facebook'ta kurbanların kimliklerini yayınladı ve aralarında 10 yaşında olduğunu belirtiği "Mohammed Munther" ve 16 yaşında olan Assaf Firas adlı bir başka çocuktan bahsetti. STK, cesetlerin güneydeki Illizi vilayetindeki Burc Omar Idris belediyesinden yaklaşık 70 kilometre uzakta bulunduğunu belirterek, "Libya'dan Cezayir çölünün doğusundaki şehirlere transit yolculuklarda kişilerden kiralanan araçlardaki yolcuların çölde kaybolduktan sonra susuzluktan öldüklerini" öne sürdü.

Cezayirli STK, 9 Temmuz'da da Cezayir çölünün ortasında bir arabada bulunan 16 kişi hayatını kaybettiğini duyurdu. Ardı sıra yapılan açıklamada ise, aralarında bir kadının da bulunduğu Afrika uyruklu sekiz göçmenin daha öldüğünü bildirdi.

Aktivistler: Netlik yok neden öldüler?

Nijer'e yakın (Cezayir'in 1.200 km güneyinde) Tamanrasset'teki aktivistler de yerel medyaya verdikleri demeçlerde, “Sahra Altı Afrika’dan gelen insanların gerçek ölüm nedenlerini şu anda bilmek mümkün değil. Mali'den mi yoksa Nijer'den mi geliyorlar? Onlar da uçsuz bucaksız çölde mi kayboldular? Sınır dışı mı edildiler?” diyerek, hiçbir insani yardım alma şansı olmayan bu insanlar için aktivistler asıl sorunun devletler arası göçü sınırlandırma anlaşmaları olduğuna dikkat çekiyor. CEZAYİR