150 bin göçmen yardım bekliyor
Dosya Haberleri —
Kuzey ve Doğu Suriye’deki göçmenlerin yaralarını saran Heyva Sor a Kurd yetkilisi Ahmed İbrahim:
- Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi’ne göç edenlerin sayısı 150 bini aştı ve artmaya devam ediyor. Reqa ve Tebqa’daki okullar ve spor salonları tamamen doldu. Göçmenlerin bir kısmı Kobanî, Qamişlo gibi bölgelere yönlendirilirken, birçoğu çadırlarda veya arabalarında kalıyor.
- Göçmenler topluca kalabalık alanlarda barınıyor. Salgın hastalıklar hızla yayılıyor ve özellikle çocuklar için ciddi bir risk oluşturuyor. İlaç ve çadır temininde yaşanan sıkıntılar, sağlık hizmetlerinde aksaklıklara yol açıyor. 50’ye yakın doktor, hemşire ve sağlık ekibi hizmet vermeye çalışıyor.
- Göç edenlerin çoğu yalnızca bir valizle yola çıkmış durumda. Her alanda ihtiyaç mevcut. Bölgede hijyen malzemeleri, ilaç, çadır, kıyafet ve temiz su gibi temel ihtiyaçlar yetersiz. Özellikle taze süt, çocuk maması ve bez gibi ürünlere acil ihtiyaç var. Elimizdekiler ne yazık ki yetersiz.
- Birleşmiş Milletler ve Kızılhaç gibi kuruluşlar şu ana kadar ciddi bir destek sağlamış değil. Bu kurumlarla ilişki kurma çabaları sonuçsuz kalmış durumda. Bağımsız yardım kuruluşları bölgede faaliyet gösteriyor ancak onların da imkanları sınırlı. Daha büyük ölçekli yardımlara ihtiyaç var.
ERKAN GÜLBAHÇE
Suriye’de Esad rejimi düşsede çatışmalar ve göç devam ediyor. Son iki hafta içinde 150 binin üzerinde göçmen Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi bölgelerine geçti. Artan göç dalgasına karşı Özerk Yönetim, Heyva Sor a Kurd ile birlikte seferberlik halinde çalışmalarını sürdürüyor. Ancak göçmen sayısının çokluğu ve bölgeye uygulanan ambargo nedeniyle ciddi zorluklarla karşılaşılıyor. Toplanan yardımlar göçmenlerin barınma, sağlık, hijyen ve gıda gibi temel ihtiyaçlarını karşılamaya yöneltiliyor. Ancak özellikle çocuk maması, temiz su, ilaç ve hijyen malzemeleri gibi konularda hala büyük açıklar var.
Heyva Sor a Kurd Basın sorumlusu Ahmed İbrahim ile Kuzey ve Doğu Suriye’ye gelen göçmenlerin durumlarını ve acil ihtiyaçlarını konuştuk.
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’ne ne kadar kişi göç etti? Hala gelişler var mı?
Şu ana kadar Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi bölgelerine göç edenlerin sayısının 150 bini aştığını söyleyebiliriz. Gelişte sayıca azalma olsa da her gün yeni göçmenler gelmeye devam ediyor. Tabii sadece Kürtler değil, Özerk Yönetim bölgelerini güvenlikli gören farklı etnisitede ve farklı dinlere mensup insanlar da geçiş yapıyor. Ancak göç edenler ciddi sorunlarla da karşı karşıya. Şerewa bölgesindeki köylerde etrafları sarılı olduğundan geçme imkanı olmayan insanlar olduğunu biliyoruz. Orada kalanlara ulaşmak ve güvenli alanlara geçişlerini sağlamak için Özerk Yönetim’in çabaları devam ediyor.
Gelenler nereye yerleştirildiler?
İlk etapta gelenlerin büyük bölümü Reqa ve Tebqa’da bulunan okullara ve spor salonlarına yerleştirildiler. An itibarıyla bütün okullar ve salonlar doldu. Çok yüksek bir göçmen sayısından bahsediyoruz. Bu yoğunluğu Reqa ve Tebqa’nın kaldırması çok zor. O nedenle göçmenlerin bir bölümünü Kobanî, Qamişlo ve diğer bölgelere gönderdik. Bazıları çadırlarda bazıları arabalarında yatıyor. Özerk Yönetim seferberlik başlattı; Kürdistanlılar göçmenlere evlerini açtı. Ancak göçmenlerin hangi noktalara ne kadar yoğunlaştığına dair kesin bir veri yok.
Heyva Sor a Kurd göçmenlerin barınma sorununa çözüm bulabiliyor mu?
Şu ana kadar yapılan çalışmalar göçmenleri soğuktan korumak ve temel ihtiyaçlarını gidermek amaçlıydı. Ancak göçmenlerin yaşadığı okul ve spor salonları sağlık açısından çok yeterli değil. Buradaki yaşam koşulları özellikle de çocuklar için ciddi risk teşkil ediyor. Özerk Yönetim göçmenlerin uzun süre kalabilecekleri imkan ve olanakların yaratılması için çalışma yürütülüyor.
En çok hangi alanlarda zorlanıyorsunuz?
Bölgeye gelen göçmen sayısı oldukça fazla. Bu göçmen sayısını güçlü bir devletin dahi bir anda çözmesi olanaksız. Kaldı ki Kuzey ve Doğu Suriye Özerk bölgesinin ve Heyva Sor a Kurd’un imkanları ortada. Özerk bölgenin dört tarafı çevrili, ambargo uygulanıyor. Özellikle ilaç konusunda ciddi sorunlar var. İnsanlar topluca okullarda ve salonlarda kalıyor. Salgın hastalıklar var ve bu hastalıklar çok büyük bir hızla yayılıyor. Özellikle çocuklar bu hastalıklardan çok etkileniyor. Yine göçmenler için çadır bulmakta zorlanıyoruz. Dolayısıyla her ne kadar hizmet götürmeye çalışsak da ciddi aksaklıklar ve eksiklikler yaşanıyor.
Sağlık hizmetlerinde de ciddi yetersizlikler var mı?
Göç kararı alındığında hızlı bir şekilde Özerk Yönetim ile rejim arasındaki geçiş noktasına gelen göçmenleri karşılamak için ambulanslarımızı gönderdik. Halkın nasıl koşullar altında geldiğini bildiğimizden sağlık sorunları yaşadıklarını öngörüyorduk. Özellikle çocuk, kadın ve iç hastalık doktorlarının bulunduğu geçici bir klinik hazırladık. Karşılama alanında gelen insanların ihtiyaçlarını karşılanması ve tedavilerinin gerçekleşmesi için 100 adet çadır kurduk. Bunun yanı sıra mültecilerin toplanma alanları olan Reqa ve Tebqa’da birer geçici hastane kurduk. Bölgeye ambulanslar gönderdik. Özellikle göçten ve hava koşullarından dolayı hastalanma riski olan çocuklar için çok sayıda çocuk doktorunu bölgeye gönderdik.
Yeterli ekibiniz var mı peki?
Şu anda Heyva Sora a Kurd’a bağlı 50’ye yakın doktor, hemşire ve sağlık ekibi 24 saat esasına göre çalışıyor. En yakın zamanda okullara yerleştirilen göçmenler de bölgedeki seyyar hastaneler ve doktorlarımız tarafından kontrolden geçirilecek. Heyva Sor a Kurd olarak bu konuda elimizde gelen bütün gayreti gösteriyoruz.
Efrînliler ikinci kez göçe zorlandı. Aynı travmayı yeniden yaşamak zorunda kaldılar. Ne durumdalar?
Karşılama alanında gördüğümüz ilk şey insanların şaşkınlığıydı. Ne olduğunu ve nereye gittiklerini bilmiyorlardı. Sanki bir rüyadalar ya da sarhoş gibi hareket ediyorlardı. Evlerini yurtlarını, yaşadıkları alanları terk ederek bir yere yerleştirilmişlerdi. Tekrardan doğup büyüdükleri evlerine geri dönme hayalleriyle yaşıyorlardı. Tam da kendilerini toparlamışken ikinci bir göçe maruz kaldılar. Kendilerini kurtarmak için yalnızca bir valiz elbiseyle geldiler.
Gelenler normal bir insanın hayatında göremeyecekleri şeylere tanıklık ettiklerini anlatıyorlar. Yol kenarında insan cesetleriyle karşılaştıklarını söylüyorlardı. Bazı noktalarda kendilerinin de saldırıya uğradığını, arabalarının kurşunlardan kurtulmak için son sürat yol aldığını ifade ettiler. Psikolojileri tamamen altüst olmuştu. Şu anda güvenli bölgede olmalarına rağmen insanların gözlerinde hala korku ve endişeyi görebiliyoruz.
Psikolojik sorunlar yaşayanlara yönelik çalışmalarınız var mı?
Heyva Sor a Kurd, psikolojik destek çalışmalarına büyük önem veriyor. İlk etapta uzman psikologlarla acil ihtiyacı olanlara destek sağlanıyor. Önümüzdeki süreçte daha kapsamlı programlar ve projeler hayata geçirilecek. Özellikle çocukların ve travma yaşayan bireylerin rehabilitasyonu için planlar hazırlanıyor.
Birleşmiş Milletler, Kızılhaç gibi uluslararası kuruluşlar destek sunuyor mu?
Ne yazık ki bahsettiğiniz kurumlar şu ana kadar ciddi bir destek vermediler. Bir anlamda göçmenlere sırt çevirmiş durumdalar. Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi göçmenlerle ilk defa karşılaşmıyor. 2011’den beri defalarca göç yaşandı. O zamanlardan beri biz Birleşmiş Milletler ve Kızılhaç’la ilişkilenmeye çalışıyoruz. Kendileri ise, hükümetlerle ilişkiye geçebileceklerini ancak bizim gibi kurumlarla ilişkiye geçemeyeceklerini belirtiyorlar. Defalarca ihtiyaç olduğunu kendilerine bildirmemize rağmen henüz bir dönüş alamadık. Bağımsız uluslararası yardım kuruluşları burada çalışma yürütüyor ancak onların da imkanları kısıtlı. Daha büyük ölçekli yardımlara ihtiyaç var. Dolayısıyla bir an önce Birleşmiş Milletler ve Kızılhaç’ın devreye girmesi gerekiyor.
Kuşkusuz ambargo da ihtiyaçların karşılanmasını zorlaştırıyor. En acil ihtiyaçlar neler?
Her alanda ihtiyaç mevcut. Özellikle hastalıkların yayılmaması için hijyen malzemelerine, hastalanan insanların tedavisi için ilaca, soğuktan korunmak için çadırlara ihtiyaç var. Kış aylarındayız ve göçmenler aniden evlerinden çıktıklarından yeterince elbise alamamışlar. Onları soğuktan koruyacak elbiseye ihtiyaçları var.
Özellikle temizlik malzemesi, temiz su tedariği, yemek gibi temel ihtiyaçlara ve en önemlisi taze süte, çocuk mamasına, çocuk bezlerine acil ihtiyaç var. Elimizdekiler ne yazık ki ihtiyaca cevap olamıyor. Belki de göçmenler konusunda en çok zorlandığımız ve bizi en çok etkileyen de budur. Bütün gücümüzle bu sorunla mücadele etmeye çalışıyoruz.
Avrupa’daki Kürtlere ve dostlarına bir çağrınız var mı? Yardımlarını size hangi kanallarla ulaştırabilirler?
Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetim kısa sürede bölgede yaşayan tüm halkların güvenini kazandı. Yaşadıkları yerden göç etmek zorunda kalan halklar ilk olarak Özerk Yönetim’in kapısını çalıyor. Dolayısıyla göç edenlerin sayısında tahminimizden fazla bir artış var ve yükümüz çok ağır. Avrupa’da yaşayan Kürtlerden ve dostlarından beklentimiz ise yüksek. Özerk Yönetim’in başlattığı seferberliğe diaspora da katılmalı. Herkes elinden ne geliyorsa, Heyva Sor a Kurd aracılığıyla dayanışma göstermeli. Bu her şeyden önce bütün Kürtlerin sorumluluğudur.
* * *
Kampanyayı büyütelim
Kuzey ve Doğu Suriye için Heyva Sor a Kurdistan’ın başlattığı kampanya ise devam ediyor. İlk etapta 250 bin Euro gönderildi. Birkaç gün içerisinde aynı oranda bir meblağın daha gönderilmesi planlanıyor. Ancak göçmen akışının sürdüğüne ve çok fazla ihtiyaç olduğuna dikkat çeken Heyva Sor a Kurdistan yetkilileri, “Kampanyamızı büyütmeyi hedefliyoruz. Tüm Kürdistanlıları da kampanyaya katılarak yaraların sarılmasına ortak olmaya davet ediyoruz” dedi.
Kampanyaya katılmak için:
Heyva Sor a Kurdistanê e.V.
Kreissparkasse Köln
IBAN: DE49 3705 0299 0004 0104 81
BIC/SWIFT: COKSDE33XXX
PayPal: heyvasorakurdistan@gmail.com