Güncel

Devlet adım atacak mı?

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın çağrısı

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın çağrısı

  • Gözler devletin atacağı adımlara çevrilirken, sürecin gelişimi için önümüzdeki 10 günün kritik önemde olduğu kaydediliyor. İmralı Heyeti’nin programında Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşme de var. 

Kürt Halk Önderi'nin 27 Şubat’ta paylaşılan çağrısının muhataplarından olan devlet kanadının atacağı adımlar bekleniyor. Çağrının üzerinden 5 gün geçmesine rağmen henüz atılmış bir adım görülmüyor, üstelik saldırılar sürüyor; iktidarın bazı unsurları ve medyası hala yeni şartlar üretiyor.  PKK'nin çağrıya olumlu yanıt vermesi ve hemen ateşkes ilan ederek fesih için kongre toplayacağını duyurmasına rağmen bunun zemini ve Kürt Halk Önderi'nin kongreyi yönetmesine dair mekanizmayla ilgili belirsizlik sürüyor. Kürt Halk Önderi'nin özgür çalışır koşullarının oluşturulması ve 'Umut Hakkı' ile ilgili de bir gelişme sağlanmadı. 

İmralı Heyeti'nde yer alan Meclis Grup Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder, “İmralı kanalları bundan sonra açık olması gerektiği konuşuldu” dedi, ancak bundan sonraki süreçte İmralı’ya sadece heyet mi gidip gelecek, yoksa avukatlar, aileler, gazeteci, aydın ve siyasetçilerin de gidip gitmeyeceği bilinmiyor. 

Sürecin tanımlanması

Kürt Halk Önderi'nin süreci nasıl nitelendirdiği ve tanımladığı merak ediliyor. Açıklamasına “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı” başlığını atan Kürt Halk Önderi, kendisiyle üç kez görüşen İmralı Heyeti’ne sürecin adına ilişkin olarak ne söylüyor? Ulaşılan bilgilere göre; süreci bütünlüklü ele alıyor, hem bölgedeki hem de dünyadaki gelişmeleri kapsamlı okuyor ve yorumluyor. Çağrı sonrası gelişmeler istenilen düzeyde gelişirse yeni bir sürecin başlayacağı ve bu sürecin değişim-dönüşüm kapsamında tüm toplumu kapsayacağı belirtiliyor. Kürt Halk Önderi'nin başlığa çıkardığı çağrısıyla uyumlu “Demokratik Toplumu İnşa Süreci”nin başlayabileceği kaydediliyor. Bu sürece “Demokratik Toplum İnşası” demenin en doğru tanımlama olacağı vurgulanıyor. Kürt siyaseti, bu süreci aynı zamanda bir “mücadele süreci” olarak görüyor ve hazırlıklarını buna göre yapıyor. Süreci topluma taşıma kararı alan DEM Parti ve tüm bileşenleri, çağrıyı topluma anlatmak için 100’ü aşkın merkezde halk buluşmaları gerçekleştirecek. Bu buluşmalarda süreç ve gelişmeler anlatılacak, toplumun eleştiri ve önerileri alınacak. 

Devlet ve iktidar

Tarihi çağrıdan sonra gözler “yasal ve hukuki düzenlemeler” için devlet ve iktidar kanadına çevrildi. Tarihi önem atfedilen yeni dönem için devletin elini çabuk tutmasının elzem olduğu belirtiliyor. İlk adımın, 26 yıldır ağır tecrit altında tutulan ve Kürt sorununun çözümü için 1993'ten bu yana büyük çaba harcayan Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması ve fiziki özgürlük koşullarının yaratılması olduğu üzerinde ortak bir yaklaşım var. Süreçte aktif olarak rol üstlenen DEM Parti İmralı Heyeti, İmralı’daki çağrıya katılan eşbaşkanlar ve Kürt siyasetinin bütünü bu adımın aciliyetinin altını çiziyor. 

Kritik günler

Çağrının paylaşılmasından itibaren ilk 10 günün önemli ve kritik olduğu belirtiliyor. Bu kritik 10 günde beklenen “yasal ve hukuki” adımların atılması için devlet ve iktidara sorumluluk düşüyor. Genişleyen İmralı Heyeti, bu süreçte salt adım atmayı beklemeyecek, aynı zamanda iktidar başta olmak üzere tüm siyasi kesimlerle temaslarını sürdürecek. Heyetin görüşme planlamasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da olduğu önceki gün açıklandı. İmralı Heyeti’nin koşullar yaratılırsa Kuzey ve Doğu Suriye'ye giderek, Özerk Yönetim'le temas kurması düşünülüyor. Heyetin aynı zamanda Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ başta olmak üzere tutsak siyasetçileri bir kez daha ziyaret edip, gelişmeler hakkında bilgilendirme yapacağı belirtiliyor. 

paylaş

   

Güncel

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.