‘Irak’ta tek çıkış yol devrim’

• Iraklı profesör Sadık Atmış, “Büyük bir halk ayaklanması olmadıkça Irak’taki siyasi krizin sonu gelmeyecek. Halkın öfkesi ve devrim Irak için tek umut” dedi.

Iraklı profesör Sadık Atmış, cumhurbaşkanının 6 aydır seçilemediği ve siyasi krizin devam ettiği Irak'ın meçhul bir akıbete doğru ilerlediğini, iktidardaki Arap ya da Kürt partilerin ülke çıkarlarını düşünmediğini ve Türkiye'nin de hedefine ulaşmak için Irak'taki durumdan yararlandığını vurguluyor. 

Krizinin 4 ana nedeni var
ANHA’dan Ekrem Berekat’a konuşan Sadık Atmış’a göre, Irak’ta cumhurbaşkanının seçilmemesinin ve halen hükümetin kurulamamasının 4 ana nedeni var: “Birincisi, Sadr sürekli pozisyon değiştiriyor. Sadr’ın tüm önerileri sadece sözde kalıyor ve Irak toplumunu esas almıyor. İkincisi, siyasi sürece hakim olmak isteyen Irak partilerinde yurtseverlik ruhu yok. Artık kişisel çıkarlar aktif bir rol oynuyor. Üçüncüsü, siyasi hareketler arasındaki düşmanlık, özellikle de Şii liderler Mukteda es Sadr ve Nuri el-Maliki (Eski Başbakan ve Şii Kanun Devleti Koalisyonu’nun lideri) arasındaki çatışmalardır. Şiiler arasındaki bu düşmanlık ve bölünmüşlük de ülkeyi etkiliyor. Dördüncüsü ise yenilgiye uğrayan ve yolsuzlukları aşikar olan siyasi partilerin ayakta kalabilmek için gerilim siyaseti izlemesi. Partiler siyasi çalışmalardan uzak ve aralarında varılan anlaşmalar siyasi bir gündeme değil, çoğunluk bloğunu oluşturacak parlamenter sayısının artırılmasına dayanıyor.”

Partileri aşiretler yönetiyor
“Tüm bu noktalar da yurttaşların hayatını olumsuz etkiliyor ve ülke belirsiz bir kadere doğru gidiyor” diyen Atmış’a göre, ister Kürt ister Arap olsun Irak'taki hiçbir hakim parti ulusal çıkarları esas almıyor. Ülkede baskın konumda olan siyasi partileri silahlı milis gücü olan güçlü aşiretler yönetiyor. Bütün bunlar da Irak’ta devletin ve devlet kurumlarının yokluğunun işaretleri.
Atmış, “Şimdi sokaklara hakim olan silahlı gösteriler, aşiret ve kabile gelenekleri Irak’ı kontrol ediyor. Bu tüm siyasi süreci tamamen yok ediyor. Büyük bir halk ayaklanması olmadıkça bu krizin sonu gelmeyecek. Halkın silahlı devrimi ve halkın öfkesi Irak için tek umut” diyor. 

KDP-YNK çatışması Kürtlerin çıkarına değil
Kürdistan Yurtseverler Birliği (YNK) ile Kürdistan Demokrat Partisi’nin (KDP) arasındaki siyasi anlaşmazlık da cumhurbaşkanlığı seçiminin önündeki en büyük engellerden biri. Atmış’ın bu konudaki görüşleri ise şöyle: “KDP ile YNK arasındaki çatışmaların geçmişi 1990'lara kadar uzanıyor. Bu çatışma Kürt halkının çıkarına değildir.”

Türkiye durumdan yararlanıyor
Türkiye’nin hedeflerine ulaşmak için Irak’taki siyasi krizi iyi kullandığını belirten akademisyen, “Türkiye coğrafi olarak genişlemeyi hedefliyor. Bu nedenle Irak’ta geniş bir alanı işgal etmeyi planlıyor. Bu işgalin amacı; Bakur ve Rojavayê Kurdistan'daki Kürt kazanımlarını yok etmek, diğer tüm kesimleri Türkleştirmek ve ırkçı politikaları hayata geçirmektir. Ekonomik krizin ve Türk lirasının çöküşünün ortasındaki Türkiye’nin ekonomik hegemonyasını güçlendirmek gibi bir siyasi hedefi de var. Çünkü ekonomisi çöküyor. Türk mallarını satmak için Başûrê Kurdistan ile Türkiye arasındaki sınırı açmak ve Başûrê Kurdistan ile Irak’ı Türkiye’nin pazarı haline getirmek istiyorlar.” HABER MERKEZİ