Kıbrıs Ayaz için harekete geçmeli
Yurt Dışı Haberleri —
- Kürt siyasetçi Kenan Ayaz’a Alman yargısı tarafından 4 yıl 3 ay hapis cezası verilmesi siyasi oturumunun olduğu Kıbrıs’ta tepkiyle karşılandı. “Kenan Ayaz ‘terörist’ değil bir özgürlük savaşçısıdır’ diyen siyasetçiler, Ayaz’ın Kıbrıs’a iade edilmesini istedi.
- Karara tepki gösteren Kıbrıs Parlamentosu AKEL Milletvekili Giorgos Koukoumas, “Alman mahkemesi ne karar verirse versin, bizim için Kenan Ayaz suçlu değildir. O ‘terörist’ değil, halkının hakları için mücadele eden bir özgürlük savaşçısıdır” dedi.
BARAN HEBÛN/LEFKOŞA
Almanya’nın talebiyle Kıbrıs’ın iade ettiği Kürt siyasetçi Kenan Ayaz’ın Hamburg Eyalet Mahkemesi’nde görülen davasında mahkumiyet kararı Kıbrıs’ta siyasetçiler ve aktivistlerin tepkisi ile karşılandı. Hiç bir kriminal olayda adı geçmeyen Ayaz, Almanya’da 2018-19 yıllarında PKK içerisinde faaliyet yürüttüğü gerekçesiyle 4 yıl 3 ay hapisle cezalandırılıyor.
Kıbrıs Parlamentosu’nda ana muhalefet partisi Emekçi Halkların İlericisi Partisi (AKEL) Milletvekili, daha önce Kenan Ayas’la dayanışma için birçok kez Almanya’ya gelen ve mahkemesini de yakından takip eden Giorgos Koukoumas, “Alman mahkemesi ne karar verirse versin, bizim için Kenan Ayaz suçlu değildir. O ‘terörist’ değil, halkının hakları için mücadele eden bir özgürlük savaşçısıdır” dedi.
Kıbrıs hükümeti harekete geçmeli
AKEL ve Kıbrıs solunun ilk andan itibaren Lefkoşa sokaklarında, mahkeme ve cezaevi önünde Kenan Ayaz ile dayanışma içerisinde olduğunu hatırlatan Koukoumas, “Şimdi, kararın ardından, diğer gruplar ve yurttaşlarla birlikte, Kenan Ayaz’ın cezasını burada çekmek üzere Kıbrıs’a dönmesini talep ediyoruz” diye konuştu. Kıbrıs hükümetini harekete geçmeye davet eden Koukoumas, “Hükümetin bu konuda ne yapmayı planladığını, Alman makamları nezdinde nasıl bir girişimde bulunacağını açıklamasını bekliyoruz” mesajı verdi.
İadesi utanç verici bir hata
Ayaz’ın Almanya’nın talebiyle Kıbrıs’tan iade edilmesinin büyük bir hata olduğunun altını çizen Koukoumas, “Halkımıza, ülkemiz hükümetinin 2023 yılında Alman makamları tarafından Kenan Ayaz hakkında çıkarılan tutuklama emrini infaz etme yönündeki siyasi kararıyla tarihi ve utanç verici bir hata yaptığını hatırlatmaktan asla vazgeçmeyeceğiz” diyerek şöyle devam etti: “Her şeyden önce, Kıbrıs Cumhuriyeti PKK’yi bir terör örgütü olarak görmemektedir. İkincisi; Kenan Ayaz herhangi bir şiddet, suç ya da terör eylemiyle değil, siyasi faaliyetleri nedeniyle suçlanıyor. Üçüncüsü; Kıbrıs mevzuatında bile, siyasi nedenlerle zulüm görme riski söz konusu olduğunda, Avrupa tutuklama emrinin uygulanmasının zorunlu olarak reddedilebileceği belirtilmektedir ki Kenan Ayaz’ın durumunda da tam olarak bu olmuştur. Bu zulmün bizzat Türk hükümetinin emriyle başlatılmış olması, Kenan Ayaz’ın Kıbrıs’tan iadesinin, Öcalan’ın Yunanistan’dan Türkiye’ye iadesi ile kıyaslanabilecek bir rezalet olduğunu teyit etmektedir.”
Kıbrıs’a iade şartı uygulanmalı
Sosyal Demokrasi Hareketi (EDEK) Yürütme Kurulu Üyesi Elena Limbouri Kozakou de Ayaz’ın Kıbrıs’a iade edilmesi gerektiğini belirterek şöyle konuştu: “Kıbrıs hükümetinin devreye girmesi ve Kenan Ayaz, Almanya’ya iade edildiğinde Kıbrıs Yüksek Mahkemesi tarafından konulan şartların, özellikle de Almanya’da mahkum edilmesi halinde cezasının Kıbrıs’ta çekileceği şartının uygulanmasını talep etmesi gerekiyor.”
Özgürlüğe kavuşana dek
Kenan Ayaz’la Kıbrıs’ta bulunduğu süreçte siyasal faaliyetler de yürüten Kozakou, “Kenan Ayaz’la ve Kürt mücadelesine verdiği destekle gurur duyuyorum. Özgürlüğüne kavuşana kadar onun yanındayım ve birlikte Kürdistan’a özgürlük ve Kıbrıs’a özgürlük için mücadeleye devam edeceğiz” diye ekledi.
Yeşiller Partisi Genel Başkanı George Perdikes de karara tepki göstererek, “Şimdi daha kötüsünün olmamasını bekliyoruz. Kıbrıs hükümetinin Kenan Ayaz’ın cezasını çekmek üzere Kıbrıs’a iadesini talep etmesini bekliyoruz” dedi.
* * *
Almanya zulmünün bir halkası
Azadî Hukuk Bürosu, Kenan Ayaz’ın siyasi faaliyetlerinden dolayı ceza aldığına işaret ederek, “PKK üyeliği davalarında sıklıkla olduğu gibi herhangi bir bireysel suçla itham edilmedi. Ayaz, özellikle toplantı ve etkinlikleri organize etmek ve bağış toplama faaliyetlerine katılmakla suçlanıyordu” hatırlatmasında bulundu. Ayaz’ın siyasi faaliyetleri nedeniyle 12 yıl Türkiye’de hapis yattığını, 2013 yılından bu yana Kıbrıs’ta tanınmış bir siyasi mülteci olarak yaşadığını, kamuoyu tepkisi ve protestolara rağmen 2023’te Almanya’ya iade edildiğini hatırlatan Azadî şu açıklamada bulundu: “Ne yazık ki bugünkü karar, Alman devletinin Kürt Özgürlük Hareketi’ne karşı arttırdığı zulümle birebir örtüşüyor. Sözde jeopolitik çıkarlar giderek daha fazla temel hakların ve insan haklarının üzerinde tutuluyor ve insanlar şiddet içermeyen siyasi çalışmaları nedeniyle giderek daha fazla cezalandırılıyor. Bu karar, Kürt toplumuna yönelik baskı ve sömürüye karşı mücadele eden Kürtlere yönelik utanç verici ceza zincirinin bir başka halkasıdır. Alman hükümeti savaş yanlılarının yanında yer almaya devam etmektedir. Ortadoğu'da barış için sorumluluk almak ve Kürdistan sorununa siyasi bir çözümün yolunu açmaya yardımcı olmak yerine, kendisini ve siyasi tutumunu yargının arkasına saklıyor.”
* * *
Adaletle ilgisi yok
Hamburg Parlamentosu'ndaki Die Linke (Sol Parti) parlamento grubunun adalet politikaları sözcüsü Cansu Özdemir de karara tepkisini şöyle dile getirdi: “Bu karar, hukuk devleti olduğu gibi Türkiye ve Kürdistan’daki muhalif kesim için de ciddi bir uyarı. Bu bir saçmalık: Ayaz’ın suçlandığı legal eylemlerin suç olarak kabul edilmesinin sebebi Almanya’nın PKK yasağı bahanesi ile Erdoğan rejimine verdiği desteğin sonucudur. Eğer Alman hukuk devleti bu tarz siyasi kararlara müsaade ediyorsa burada adaletten söz edilemez. Bu nedenle PKK yasağının derhal kaldırılması şarttır.”