Korku Cumhuriyeti’ne teslim olmayız
- 100 yıllık Kürt politikasının güncellenerek bir “Korku Cumhuriyeti” yaratıldığına dikkat çeken Sebahat Tuncel, “Bundan çıkış için herkesin sorumluluk alması gerek” dedi.
7.5 yıl rehin tutulan ve yargılandığı Kobanî Kumpas Davası’ndan tahliye olan Kürt siyasetçi Sebahat Tuncel, ETHA’dan Nadiye Gürbüz’e konuştu. Kürtlere karşı inkar, imha ve asimilasyon politikalarının Türk devlet stratejisi olduğunu kaydeden Tuncel, yargının da bir sömürge hukuku olarak uygulandığına işaret etti.
Sömürge hukuku
“49'lar, DEP'liler, sayın Öcalan'ın Türkiye'ye getirildikten sonraki dava, Kobanî kumpas davası, siyasi soykırım davası dediğimiz KCK operasyonlarına baktığımızda hepsi dönem davası aynı zamanda. Hepsi Türkiye siyasetini dizayn etmenin bir parçası” diyen Tuncel, Kürtlere karşı sömürge hukukunun uygulandığını belirtti. “Kürtlerin demokratik siyaset alanında yaptığı her türlü faaliyet, örgütlenme kriminalize ediliyor, suç kapsamına alınıyor. Bu bir strateji. Birkaç hakimin yanlış ya da keyfi yorumlaması meselesi değil” dedi.
AKP-MHP-Ergenekon ittifakının devletin geleneksel yaklaşımını güncellediğinin altını çizen Tuncel, Türkiye’de yaşanan krizin nedeninin de Kürt sorununun çözümsüzlüğü olduğunu vurguladı. Tuncel şunları söyledi:
Sorumluluk üstlenilmeli
“Cumhuriyetin 100. yılında sistem ekonomik, siyasi olarak krize girmiş durumda. Bu krizin temel nedeni de Kürtlerin hak ve özgürlüklerinin gasp edilmesinden bağımsız değil. Son dönemlerde adalet talebi çok fazla. Çünkü Kürtlere karşı uygulanan hukuksuzluk, Kürtlerin dostlarına ve sonra da daha geniş bir kesime, iktidara laf söyleyenlere karşı da uygulandı. Devlet bir korku cumhuriyeti yaratmış. Bu korku cumhuriyetine teslim olmak demek bu sistemin sürmesi demek. Bu sistem herkesi açlığa, yoksulluğa mahkum ediyor. Türkiye mafya cumhuriyetine dönüştürdü. Hukuk, adalet yok. Şiddet toplumsal yaşamın parçası haline geldi. Bunlardan çıkmanın yolu demokratik hukuk düzenini kurmak. Bunun için herkesin sorumluluk üstlenmesi gerekir.”
Tutsakların sesi olalım
Kobanî Kumpas Davası’nın bitmediğini hatırlatan Tuncel, “Devletin bütün kurumları Kürtlere karşı bu davaya müdahil olmuştu. Bu ilk kez yaşanıyor. Aslında bu bir tavrı gösteriyor. Bu dava devam ediyor, bitmiş bir dava değil. Son sözümüzü sorduklarında biz son sözümüzü söylemediğimizi söyledik. Ezilenler, emekçiler, kadınlar olarak son sözümü söylemedik. Mücadele devam ediyor. Arkadaşlarımız zindanda devam ettiriyor, biz de dışarıda onların sesine ses olmaya çalışacağız” mesajını verdi. İSTANBUL