Qamişlo merkezine saldırı
- İşgalci Türk devleti, Qamişlo kentindeki Kalp ve Göz Hastanesi’nin çevresini hedef alarak, dört sivili yaraladı.
Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi, yaptığı yazılı açıklamada, şunları ifade etti: "Bir kez daha bölgelerimize saldıran İşgalci Türk devleti, bu saldırıyla bölgenin huzurunu bozmayı ve Şam rejimiyle iş birliği içinde Dêrazor'da fitne ve karışıklık çıkarmaya yönelik projelerinin başarısızlıkla sonuçlanmasının intikamını almayı amaçlıyor. Qamişlo'daki Kalp ve Göz Hastanesi çevresini hedef alarak dört sivilin yaralanması, işgalci Türk devletinin soykırım politikalarında, bölgenin istikrarını bozma, hizmet ve sağlık alanındaki gelişmeleri engelleme planlarında ısrar ettiği anlamına geliyor. Bölgeyi 'açık savaş’ alanına çevirmeyi amaçlayan bu saldırılara karşı asla sessiz kalmayacağız. Terörle mücadele eden, hukuki ve insani tarafları, uluslararası kuruluşları ve ortak güçleri, uluslararası tüm sınırları aşan bu suçları sona erdirmeye çağırıyoruz.” QAMIŞLO
* * *
Dêrazor'da halkın direnişi kazanıyor
Şam hükümetine bağlı ve İran'ın desteklediği çetelerin Dêrazor Kantonu’na yönelik plan ve saldırıları, daha önce olduğu gibi bir kez daha halkın direnişiyle boşa düşürüldü.
DAIŞ çetesi, Ağustos 2014’te Şiêtat aşiretinin yaşadığı Dêrazor'un köy ve beldelerinde katliamlar gerçekleştirdi. Katliamlarda bin 700 kişi şehit oldu, binden fazla kişi kaçırıldı. DAIŞ’in yaptığı katliamların yıl dönümünün yaklaştığı bir dönemde, 7 Ağustos'ta bu kez Şam hükümetine bağlı güçler ve İran'ın da desteklediği çeteler, Dêrazor'un doğu bölgesinde aynı aşiretin yaşadığı yerlere saldırdı. Yaklaşık bir hafta süren saldırılarda 15 sivil şehit oldu, 24 sivil ise yaralandı. Bir yıl önce de tıpkı bu günlerde yapılan saldırılar gibi farklı isimler adı altında Dêrazor Kantonu’na saldırılmıştı. Tüm bunlar bölgede birçok plan ve hesabın olduğunu gösteriyor. ANHA, Dêrazor'un neden hedef alındığını, kimlerin saldırdığını, amaçlarını ve halkın tutumunu derledi.
Dêrazor'un yapısı
17 bin kilometre genişliğinde olan Dêrazor Kantonu (Fırat Nehri'nin doğu yakasında) Özerk Yönetim tarafından yönetiliyor. Dêrazor Kantonu, özellikle doğu ve kuzeydoğu kırsalı, Suriye'yi Irak'a bağlayan stratejik bir öneme sahip. Dêrazor Kantonu’nun bir diğer önemi de petrol ve doğalgaz açısından çok zengin olmasıdır. Ayrıca QSD'nin DAIŞ’in elinde kalan son yeri de bu kentte özgürleştirdi. Dêrazor Kantonu, 8 şehir (Kisra, Cezrat, Siwer, Bisêra, Hecîn, Fırat, Şihêl, Suse) ve 33 belde ile köyden oluşuyor. Bölgedeki en büyük aşiret ve kabileler de Dêrazor Kantonu’nda bulunuyor. Begera kabilesi kentin batı ve kuzeybatı kırsalında, Igêdat ise doğu ve kuzey doğu kırsalında yer alıyor.
Suriye krizi ve Dêrazor
Suriye'de 15 Mart 2011'de başlayan halk hareketi ile birlikte Dêrazor'da da protestolar başladı. Protestoların başlamasıyla kentte karışıklık ve kaos yaşanmaya başlandı. Silahlı gruplar da birçok yere saldırdı. Önce Cephet El Nûsra çetesi, daha sonra da DAIŞ çetesi, Dêrazor’u işgal etti. Dêrazor'u 5 yıl yıl boyunca işgal altında tutan DAIŞ çetesi, 2014'te Dêrazor'un doğu bölgesindeki köylere saldırarak, Şiêtat aşiretinden bin 700 kişiyi katletti, bin kişiyi de kaçırdı.
Dêrazor'un özgürleştirilmesi
Demokratik Suriye Güçleri (QSD), Mart 2019'da Dêrazor Kantonu’nu DAIŞ çetesinden özgürleştirdi. Kentin özgürleştirilmesinin ardından Dêrazor Sivil Meclisi bünyesinde bölge halkı örgütlenme ve inşa çalışmalarına başladı. Bu temelde komiteler, meclisler ve hizmet, sağlık ile eğitim kurumları kuruldu. 2023’ün sonunda özgürleştirilen bölgeler kanton ilan edildi. Dêrazor’un özgürleştirilmesinden sonra DAIŞ hücrelerinin, Şam hükümetine bağlı çetelerin ve İran destekli çetelerin üyelerinin kentti işgal etme ve Özerk Yönetim statüsünü yok etme yönündeki saldırıları hiç bitmedi. İşgalci Türk devleti de aynı amaçla saldırılarını sürdürdü.
Şam güçlerini gönderdi
Asayiş Güçleri ve QSD, Ağustos 2023’te yolsuzluklara ve DAIŞ hücrelerine karşı başlattığı operasyonla ilgilenirken, bu durumu fırsat bilen Şam hükümeti, bölgede karışıklık çıkarmak için kendisine bağlı güçleri Dêrazor’a gönderdi. Dêrazor Askeri Meclisi, QSD kontrolünde "Güvenliği Güçlendirme Operasyonu"nun başlatıldığını duyurdu. Operasyon ilk etapta DAIŞ hücrelerine, uyuşturucu tacirlerine, yurttaşlara ve kurumlara karşı suç işleyen kişilere yönelik yürütüldü. İşgalci Türk ordusu ve çeteleri de eş zamanlı olarak Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik işgal saldırılarını artırdı. İşgalci Türk devleti ve çetelerinin Dêrazor'un doğu kırsalındaki saldırılara destek amaçlı yaptığı belirtildi. QSD’nin operasyon sırasında yakaladığı Şam destekli çete üyeleri, "Aşiretler" adı altında QSD'ye yönelik saldırı emirlerini Şam hükümetinin güvenlik biriminden aldıklarını itiraf etti
Bu seneki 7-12 Ağustos saldırıları da doğrudan Şam hükümeti güçleri ve Difa El-Weteni denilen Şam ve Tahran destekli çete tarafından gerçekleştirildi. Çete, 7 Ağustos'ta Fırat Nehri'nin batısındaki noktalarından Dêrazor Kantonu’nun doğu bölgesinde bulunan köylere saldırdı. Saldırıda 15 sivil şehit oldu, 24 sivil ise yaralandı. Bu saldırılarla eş zamanlı olarak işgalci Türk devleti, Cizîrê Kantonu’ndaki QSD noktalarını SİHA’larla hedef aldı. Minbic, Efrin ve Şehba kantonlarındaki köyleri bombaladı.
Bölge halkına komplo
Hecîn Askeri Meclisi komutanlarından Hemze Eşara, "Bunların amacı, Ortadoğu savaşında rol sahibi olan devletlerin desteğiyle bölgeyi savaş alanına çevirmek ve huzuru yok etmektir. Ayrıca Özerk Yönetim projesinin de yenilgiye uğratmaktır. Dêrazor'a yönelik saldırılar, aynı zamanda bölgeye yönelik saldırıların da bir parçasıdır. İşgalci Türk devleti başta olmak üzere pek çok devlet, rejim ve rejime destek veren bazı taraflar, bölge halkına komplo kuruyor" dedi.
Birlik ve örgütlülük siperi
Dêrazor'a yönelik saldırıların toplumun birlik ve örgütlülüğü sayesinde boşa çıkarıldığını dile getiren Hemze Eşara, şöyle devam etti: "Bu saldırılar, askeri güçlerin varlığı sayesinde yenilgiye uğratıldı. Bölgeyi savunmaktan başka yol yok. Cevabımız direniştir. Sonuna kadar mücadele edeceğiz ve topraklarımızdan asla vazgeçmeyeceğiz. Stratejimiz bellidir; Kuzey ve Doğu Suriye Bölgesi’ne yönelik tüm saldırıları bertaraf etmektir. Çetelere her zaman, her yerde cevap vereceğiz."