• Süleymaniye’de yılın son gününde kadın kimliği, özgürlüğü ve hakkı için mücadele eden medya kurumları ve örgütler, hiçbir yasal gerekçe olmadan kapatıldı. Karara tepki gösteren kadınlar, hakikati ortaya çıkarmaya ve kadının sesinden korkanları teşhir etmeye devam edeceklerini söyledi.

Süleymaniye Asayişi, önceki gün Irak hükümeti, KDP ve bölgesel asayiş kurumlarının işbirliğiyle hiçbir resmi bildirim veya mahkeme kararı olmadan kadın hakları için çalışma yürüten medya kurumları ve örgütlere baskın düzenledi. Sanat alanında faaliyet gösteren Niwêger Örgütü, kadına yönelik tehdidi ve şiddeti belgeleyen Merziye Örgütü, Jin Tv için program yapan prodüksiyon şirketi Kompanya Gizîngê Berbeyan ve kadın özgürlüğü için mücadele eden Rêxistina Jinên Azadiya Kurdistan’ın (Kurdistan Özgür Kadın Hareketi-RJAK) merkezleri baskın sonucunda kapatıldı.

 

 

Kadın hakların saldırı

Kompanya Gizîngê Berbeyan, kurumun kapatılmasına tepki göstererek, “Bu karar, basın özgürlüğü ve insan haklarına aykırıdır. Ayrıca Kürt kadınlarının haklarını desteklemek amacıyla medya aracılığıyla yürütülen çabaları baltalamayı hedeflemektedir. Yedi yıldır Kürdistan Bölgesi’nde faaliyet gösteren Kompanya Gizîngê Berbeyan olarak bu kararı tamamen reddediyoruz” dedi.

Kürt kadınlarını desteklemekten asla vazgeçmeyeceğini belirten şirket, “Bu karar sadece ifade özgürlüğünü ihlal etmekle kalmamış, aynı zamanda bölgedeki kadınların haklarına da zarar vermiştir. Hakların şiddet veya keyfi kararlarla ellerinden alınamayacağına inanıyoruz. Haklarımızı ve kadınların haklarını korumak için yasal yollardan mücadelemizi sürdüreceğiz” diye kaydetti.

 

 

Zamanlama manidar

RJAK ise ‘Kürt sorununun çözümünün gündemde olduğu bir dönemde; ayrıca, kadınların sosyal ve eğitimsel açıdan zor bir durumda bulunduğu ve bireysel yaşam haklarının tehdit altında olduğu bir ortamda’ sözleriyle baskının zamanlamasına dikkat çekti.

Kadınların yaşadığı sorunla çözüm üretmek ve haklarını savunmak için durmaksızın çalıştıklarını ifade eden RJAK, şu çağrıyı yaptı: “Kadınların ilerlemesi için birçok fırsat sunduk, çevresel etkinlikler gerçekleştirdik ve yüzlerce kadın davası ile dosyasını çözümledik. Federal Mahkeme’nin, özgürlük hareketiyle ilişkisi bulunan tüm örgüt ve kurumların kapatılmasını gerektiren kararına dayanılarak yapılan bu uygulamayı reddediyoruz. Kurumumuz hiçbir siyasi parti veya başka bir yapı ile ilişkili olmayıp bağımsızdır.

Yetkililere çağrımız şudur; dışarıdan herhangi bir gücün etkisi olmadan, bu kararınızı gözden geçirin ve kurumumuzun faaliyetlerini sürdürmesine izin verin.” SÜLEYMANİYE

 

* * *

Gurbetelli’nin izinden

“Kadın gazetecilerin seslerini kısamazsınız. Gurbetellilerden Gülistanlara, Denizlerden Hêrolara, Cihanlara hakikat mücadelemiz devam etti, ediyor ve edecek” diyen Mezopotamya Kadın Gazeteciler (MKG) Derneği, karara tepki gösterdi. 

MKG, “7 yıldır bölgede faaliyet yürüten ve çalışanlarının tamamı kadın olan prodüksiyonşirketi, bölgede kadınların sesi olmuştur. İlk kadın televizyonu olan JIN TV’ye programlar yapan prodüksiyon şirketi; Hewlêr’den Süleymaniye’ye Kelar’dan Dihok’a ve Doğu Kürdistan’ın birçok kentinde kadınlara ulaşmış, yakılarak katledilen kadınların akıbetine ayna tutmuştur” dedi.

 

* * *

Utanç verici

Yekîtiya Ragihandina Jin (Kadın Basın Birliği-YRJ), “Erkek egemen iktidarın yaşamın her alanında hakim olduğu Başûrê Kurdistan’da, kadın kimliği ve özgürlüğü için çalışma yürütmek büyük bir suç olarak görülüyor. Kapatma kararı bunun somut örneğidir. Kadınların burada irade ve güç sahibi olmasını istemiyorlar. Gücümüz yettiği sürece, hakikatten ve kadının sesinden korkanları teşhir etmeye, mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz. Bu olay kararı verenler için utanç vericidir. Bizim için ise mücadele konusudur” dedi.