• Beluc halkı, kadınlar öncülüğünde Pakistan devletinin zorla kaybettirme ve baskılarına karşı eylemini sürdürüyor. Başbakan Anvarul Hak Kakar, zorla kaybettirilenleri ‘terörist’ ilan ederek, aileleri ve siyasi aktivistleri tehdit etti. Ayrıca, ‘devletin protestocularla bir sorunu olmadığını ve toplanma haklarına saygı duyduğunu’ iddia etti.
• Eylemlere öncülük eden Dr. Mahrang Baloch ise, devletin barbarlığını dünyaya duyuracaklarını belirterek, “Gerekirse tüm Belucistan’ı İslamabad’a getiririz” dedi. Dr. Mahrang, Beluc halkıyla dayanışma için Pakistan halkına yarın yapılacak kepenk kapatma eylemine destek vermeye çağırdı.

Beluci kadınlar Pakistan’da devletin zorla kaybetme, yargısız infaz, Belucileri yaşanmaz ve şiddet dolu koşullara maruz bırakan askeri operasyonlara verilen tarihe protestolara öncülük ediyor. Yüzlerce kişi, 23 Kasım’dan bu yana başlayan protestolar için Turbat kentinden bin 600 kilometreden fazla yol kat ederek İslamabad’a geldi. Polis şiddetinin kol gezdiği protestolarda şu ana kadar yüzlerce kişi yaralandı ve gözaltına alındı. Ancak halk polis şiddetine rağmen bir adım geriye atmıyor.

Pakistan Başbakanı Anvarul Hak Kakar, Pazartesi günü yaptığı açıklamada ‘devletin protestocularla bir sorunu olmadığını ve toplanma haklarına saygı duyduğunu’ iddia ederek, polis şiddetine tepki gösteren aktivistleri ve gazetecileri hedef aldı. Kakar aynı zamanda zorla kaybettirilenleri ‘terörist’ ilan ederek, aileleri ve siyasi aktivistleri tehdit etti.

 

 

Talebimiz açık; İhlallere son ver!

Eylemlere öncülük eden Dr. Mahrang Baloch, başbakanın tehditlerine yanıt olarak, “Hareketimizin başlangıcından bu yana taleplerimiz açıktı; Belucistan'daki her türlü insan hakları ihlaline son verilmesi ve Beluc soykırımının durdurulması. Bu taleplerimizi açık bir şekilde medya aracılığıyla devlete sunduk” dedi.

Taleplerine ilişkin müzakere yapılmasını istediklerini ancak barışçıl protestocuların işkenceye ve tutuklamalara maruz kaldığının altını çizen Dr. Mahrang, şöyle devam etti: “Ne yazık ki bu barışçıl harekete karşı devlet medyasının operasyonlarının yürütüldüğünü, devletin süreklileşen sorumsuzluğuna ve inadına dünya tanık oluyor.

Dünya barbarlığınızı görecek

Bugün Pakistan Başbakanı zorla kaybetme mağdurlarını ‘terörist’ olarak ilan etti. Başbakan, mağdur ailelerine hakaret etti ve barışçıl siyasi aktivistlere tehditkâr bir konuşma yaptı. Ancak bu devlete ve hükümete, yaptığınız baskı ve barbarlığı tüm dünyaya duyurmaya devam edeceğimizi ilan ediyoruz. Bu hareket burada kalmayacak gerekirse tüm Belucistan’ı İslamabad’a getiririz.”

Genel grev çağrısı

Dr. Mahrang, geçtiğimiz Perşembe günü devlete kayıp kişiler ve yargısız infazlar sorununu çözmesi için 7 günlük süre vermişti.

Öte yandan, Baloch Yakjahti Committee – Kech’in X hesabında yapılan paylaşımda ise, "3 Ocak’ta ültimatomumuzun süresi doluyor. Devlet, taleplerimize karşı en başından gönülsüz ve ilgisiz bir tutum sergiledi. Beluc Soykırımı’nın ciddiyetine rağmen, devlet yetkilileri #MarchAgainstBalochGenocide'ın sadece propaganda olduğunu ileri sürerek kendini haklı göstermeye çalışıyor.

Bu doğrultuda, 3 Ocak'ta Pakistan genelinde kepenk kapatma eylemi çağrısı yapıyoruz. Toplumun her kesimini, kimliğimizi korumayı amaçlayan, insanlık ve Beluc halkı adına #ShutterDownStrike çağrımıza destek vermeye ve saygı duymaya çağırıyoruz” dedi.

*****

‘Uzun Yürüyüşü’ destekliyoruz

Kadınlar Geleceği Örüyor Ağı, yaptığı yazılı açıklamada kadınlara ve Beluc halkına destek verdi. “Belucistan halkıyla birlikte Beluci kadınların, devlet tarafından gerçekleştirilen insan kaçırmalara, yargısız infazlara ve askeri operasyonlarına son verilmesini talep ediyoruz. Beluc Uzun Yürüyüşü'nün taleplerini destekliyoruz. Beluci kardeşlerimizin kilit suçlular olarak tanımladıkları ‘ölüm mangalarının’ ve Terörle Mücadele Departmanı’nın lağvedilmesini talep ediyoruz.”

Omuz omuza güçlüyüz

“Şiddet yanlısı ve ataerkil devletler tarafından benzer zulümlere maruz bırakılmış insanlar olarak onların acılarını paylaşıyoruz” denilen açıklamada, şöyle devam edildi: “Kurdistan'dan Belucistan'a, Filistin'den Keşmir'e, dünyanın dört bir yanındaki ırkçılık karşıtı ve yerli hareketlerine kadar, omuz omuza mücadele ettiğimiz sürece daha güçlü olduğumuza inanıyoruz." İSLAMABAD