• Mêrdîn Tabip Odası Başkanı Şehmus Ekinci, Mêrdîn’de yanık tedavi ünitesi olsaydı can kaybının daha az olacağını söyledi.
• Mêrdîn Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Ahmet Türk, 3 bakanlığında "gece görüşlü helikopter yok" dediğini paylaştı.
• Elektrik Mühendisleri Odası Amed Şubesi Eşbaşkanı Ufuk Bulut, DEDAŞ'ın uyarılarını dikkate almadığını belirtti.

Mêrdîn’de yanık tedavi ünitesi olmadığı için yaralıların üç hastane gezdirildiğini aktaran Mêrdîn Tabip Odası Başkanı Şehmus Ekinci, "Eğer yanık ünitesi olsaydı hayatını kaybeden sayısı 15 değil de 10 olabilirdi” dedi.

Amed’in Xana Axpar (Çınar) ve Mêrdîn’in Şemrex (Mazıdağı) ilçeleri arasında 20 Haziran gecesi çıkan yangında 15 yurttaş yaşamını yitirdi, onlarca kişi de yaralandı. Görgü tanıklarının yanı sıra meslek odaları ve Çınar Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan ön inceleme raporları, yangının Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş.’nin (DEDAŞ) elektrik nakil hatlarından kaynaklandığına işaret etti. Arazi yapısı ve fırtına karadan müdahaleyi zorlaştırırken, “gece görüşlü helikopter yok” denilerek havadan müdahale edilmedi. Konuya ilişkin bir rapor hazırlayan Mêrdîn Tabip Odası, özellikle kentteki hastanenin durumuna dikkat çekti. İncelemeyle birlikte Mardin Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Tıp Fakültesi’nin bulunduğu kentte, yanık tedavi ünitesinin olmadığı ortaya çıktı. Raporda, yanık ünitesi olmadığı için yangında yaralananların saatlerce tedavi edilemediği yer aldı. Yurttaşların kendi imkanlarıyla İlçe Devlet Hastanesi’ne taşıdığı yaralılar, oradan Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne daha sonra ise yanık ünitesi bulunan Amed ve Riha gibi kentlere kaldırılmak zorunda kalındı. 

MA'ya konuşan Mêrdîn Tabip Odası Başkanı Şehmus Ekinci, Mêrdîn gibi nüfusu 1 milyona yaklaşan büyükşehirdeki hastanelerde yanık ünitesinin olmamasının vahametine işaret ederek, şunları paylaştı: “Bölgemizde sadece Riha ve Amed’de yanık ünitesi var. Ambulanslar bölgeye ulaşana kadar yurttaşlar kendi imkanlarıyla birçok yaralıyı özel araçlarla Şemrex’teki hastaneye ulaştırdı. Şemrex’deki hastane küçük olduğu için yaralılar, Mêrdîn ve Qoser ilçesindeki hastanelere sevk edildi. Bu hastanelerde de yanık ünitesi olmadığı için Riha ve Amed’de bulunan hastanelerine sevk edildiler. Yani yaralılar üç kez yer değiştirdi. Böyle 3. derece yanık hastaları için zaman çok kritiktir. Bir an önce müdahale edilmesi gerekiyor. Üç yer değiştirilmesi o hastalar için çok büyük zaman kaybı oldu. 

5 kişi daha kurtarılırdı

Eğer Mêrdîn’de yanık ünitesi olsaydı hayatını kaybeden sayısı 15 değil de 10 olabilirdi. Aradaki zaman kaybı daha çok insanın yaşamını yitirmesine neden oldu. 6-7 kentten yanık hastaları Riha ve Amed’deki hastanelere sevk edildiği için çoğu zaman bu hastanelerde de yer sorunu yaşanıyor. Bundan dolayı bazen hastalarımızı Elezîz, Dîlok, hatta Adana’ya kadar gönderdiğimiz oluyor. Bu ünite biraz maliyetli olduğu için açılmıyor ama bu maliyet bir devlet için hiçbir şeydir. Bu bölgedeki halka ikinci sınıf muamelesi yapıldığı için bu ünite açılmıyor.”

 

 

'Gece görüşlü helikopter yok'

Mêrdin Büyükşehir Belediyesi, 239 personel ve 41 itfaiye aracıyla; Amed Büyükşehir Belediyesi ise 28 araç ve 108 personelle yangına müdahale etti, ancak yangının söndürülmesinde yeterli olmadı. Yangına havadan müdahale edilmesine dair çağrılar ise karşılık bulmadı. MA'ya konuşan Mêrdîn Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Ahmet Türk, hükümetin hem yangınan faili DEDAŞ'ı koruduğunu hem 'afet bölgesi' ilan etmediğini belirterek, "Zaten çok yoksul bir köy. Binlerce dönüm buğday tarlaları yandı. Hayvanları telef oldu. Tarım alanında sulama için getirdikleri boruların hepsi yandı. Hepimiz el birliğiyle yardım etmeli ve bu acıyı azaltacak bir çalışma içinde olmalıyız" dedi.

Yangının büyüklüğünü hatırlatan Türk, şöyle devam etti: "Uçaklar olmadan o yangını söndürme imkânı yoktu. Çevre ve Şehircilik Bakanıı, Tarım ve Hayvancılık Bakanı ve İçişleri Bakanı'nı aradık. ‘Gece görüşlü helikopterimiz yok’ diyerek, müdahale edemeyeceklerini söylediler.”

DEDAŞ dikkate almadı

Bölgede incelemelerde bulunan Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Amed Şubesi de, yangın bölgesinde anız olmadığını ve hatların geçtiği güzergahlarda yangına karşı bir önlem alınmadığını açıkladı. MA'ya konuşan EMO Amed Şubesi Eşbaşkanı Ufuk Bulut, yangının çıkış yerlerinde enerjinin verildiği ikisi demir biri ağaç olmak üzere üç direk tespit ettiklerini belirterek, “Ağaç olan direk, iki demir direğin ortasında kalıyor. Enerji bu üç direkte vardı. DEDAŞ’ın iddiasını aksine bu üç direkte de enerji var” dedi. Bakım ve onarımların düzgün ve düzenli yapılması gerektiğinin altını çizen Bulut, “Mevsim farklılıkları nedeniyle iletkenlerde genleşme olur, sarkmalar olur ve bu genleşme ile sarkmalar arklara sebebiyet verir. Bu nedenle yangının birçoğu direk tepesindeki izolasyon ve iletken bağlantılarından kaynaklı oluşur. Bu bağlantı noktalarından direğin altına arklar düşer. Eğer direk dibi temizlenmemişse, etrafı sürülmemişse bu kolaylıkla çevreye yayılabilen bir yangına dönüşebilir. Biz bunlara işaret ettik. Bunların tedbirlerinin alınması, düzenli olarak bakım onarımının yapılması ve kaliteli bir enerji verilmesi yönünde uyarılarımızı yaptık” diye konuştu. AMED/MÊRDÎN

 

* * *

Çermûg’de orman yangını

Amed'in Çermûg (Çermik) ilçesine bağlı Deuk (Ağaçdiken) bölgesindeki ormanlık alanda dün yangın çıktı. Yurttaşların kendi imkanlarıyla müdahale etmeye çalıştığı yangın, rüzgarın etkisiyle yayıldı. Edinilen bilgilere göre, yangın 3-4 yıl önce mangal kömürü için devlet ihalesiyle ağaç kesimi yapan personeller için DEDAŞ tarafından kurulan trafodan kaynaklandı. AMED

 

* * *

Elektrikten yangın kayıtta

Amed'in Yenişehir ilçesine bağlı Yukarı Nasırlar kırsal mahallesinde 20 Haziran'da çıkan yangının, DEDAŞ elektrik hatlarından kaynaklandığı ortaya çıktı. Güvenlik kamerasına yansıyan görüntüler, şiddetli rüzgar nedeniyle elektrik tellerinin birbirine çarpması sonucu ortaya çıkan kıvılcımlar arazideki ekinleri tutuşturuyor. 23 Haziran'da Mêrdîn’in Dêrik ilçesi Xirar (Dumanlı) kırsal mahallesine bağlı Hofî mezrasındaki yangının da elektrik hatlarından çıktığı kameralara yansımıştı. AMED